Sevgililer gününe saatler kala okudum Sabahattin Ali'nin "Değirmen"ini. İlkgençlik yıllarında yazdığı on altı öykünün yer aldığı kitapta; Değirmen, Kurtarılamayan Şaheser, Viyolensel, Kanal ve
Bir cinayetin Sebebi çok beğendiğim öykülerdi.
Gerçek "dostluk"u da, gerçek sevgiyi de kitapların satır aralarında olduğuna inanan ben; "Değirmen"in tam içinde buldum. "Özel gün" samimiyetsizliği, "yaşamanın" yerini "gösteriye" bıraktığı, ölçülenin de gösteriyle karşılaştırıldığı günümüz dünyasında, öykü gerçekliğini hâlâ koruyor.
"Siz sevemezsiniz adaşım, siz, şehirde yaşayanlar ve köyde yaşayanlar; siz, birisine itaat eden ve birisine emredenler; siz, birisinden korkan ve birisini tehdit edenler... Siz sevemezsiniz. Sevmeyi yalnız bizler biliriz... Bizler: batı rüzgârı kadar serbest dolaşan ve kendimizden başka Allah tanımayan biz Çingeneler...Dinle adaşım, sana bir çingenenin aşkını anlatayım..."