Canan Tan kitaplarını hep sınav dönemlerinde edebi eser niteliği taşıyan kitaplardan önce yani yemek öncesi aparatif niyetine okurum çünkü bildiğin Türk filmi:) Beyni yormuyor, çalıştırmıyor, bişeyde katmıyor. 422 sayfadan bilgi anlamında bir iki bişey bulursan ne ala..Bu kitabında organ bağışı konusunda hassasiyetimizi artırmayı hedeflemiş ki benim için çok önemli bir konu sırf bunun için okuma gereği hissettim. Verdiği bilgiler tatmin ettimi hayır ama kişiyi araştırmaya itiyor.
Benim organ naklinde merak ettiğim şey; tıbben rastlantısal olarak dile getirilen ve bir türlü çözülemeyen yeni beden & eski ruh kavramının kaosuydu..Yani kalple birlikte duygularda nakil olabiliyor mu? Burda Arda örneğinde olduğu gibi..İşte biraz araştırmayla ve kitapta Arda'nın "sana Deniz olarak değil Arda olarak aşık oldum" demesinde ki gibi "kalp sadece organ aslonan beyin" sonucuna varılabilir.
Her kitabında kadın kahramanlarına onca acıyı yaşatması, diplere vurdurması ama güçlenerek ayağa kaldırması nedeniyle Canan Tan'ın kesinlikle feminist bir yaklaşımı olduğunu düşünüyorum.
Ktiaptan altını çizdiklerim:
- Geç olmuştu zaten, ama çok önemli birşey öğrenmiştim. Hiçbirşeyi ertelememeyi..
- Neye inanacağınıza bazen tıp değil,kalp karar verir.