All the Kings Men serisinin ikinci kitabı kısa sürede bitirmeme neden olacak kadar akıcı, eğlenceli ve heyecanlı bir tarihi aşk romanıydı.
Leydi Isabel Hume, elinde kalan en iyi seçenek olması sonucu siyasi bir evlilik yapmaya karar verir. Kral Henry'nin ona seçtiği Fransız bir asilzade ile evlenerek ülkesine ve kralına olan sadakatini kanıtlayacaktır. Yüzyıl Savaşları sürerken gittiği Normandiya da, kralın askerlerinden Sör Stephen Carleton ile karşılaşması ise işlerini duygusal açıdan oldukça zorlayacaktır.
Stephen, ilk kitabın kahramanı William FitzAlan'ın kardeşi. Kendisi henüz bir çocukken seriye giriş yapmıştı. Yıllar sonra ise onu kralın en güvendiği adamlarından biri olarak buluyoruz. Bir hayli çapkın, yakışıklı ve evlilikten köşe bucak kaçar halde tabi ki.
Ava giden avlanır mı dersiniz, yasak olan cezbedicidir mi bilmiyorum ama her iki sözden de bir parça bulabilirsiniz. Kitap geniş bir zaman diliminde ve mekanda geçiyor. Üstelik ilk kitapta yer alan müzisyen Robert, William ve Jamie'de bu kitapta yer alıyorlar. Onların olduğu sahneleri okumak bayağı keyifli oldu benim için.
Savaş, vatan hainleri ve casusluğun bolca bulunduğu bir kitaptı. Kesinlikle ilkinden daha çok beğendim. Ortaçağ kitaplarını ayrı bir seviyorum. Hele bir de içinde gerçekten yaşamış karakterlerde varsa. Baştan söyleyeyim okurken bolca nefret kusacağınız karakterler mevcut. Yoksa zevki kalmazdı : )))