Dougan Mackenzie'nin annesi Mackenzie toprak sahibinin evinde çalışan bir odacı kızdır. Dougan da toprak sahibinin bir sürü gayrimeşru çocuğundan biridir. Dört yıl annesi ile yaşamış annesi başka bir aşığının elinde can verince de yetimhanede yaşamaya başlamıştır. Orada ona iblis adını takan rahibeden sürekli dayak yemiştir.On bir yaşındayken de çok aç olduğu için mutfaktan ekmek çalınca rahibe kayış ile avucuna derisini yırtacak kadar çok vurmuştur. Elleri kanayıp ağlarken yanına sekiz yaşında ki Farah Leigh Townsend gelir.Farah'ın babası Kırım Savaşında yüzbaşı aynı zamanda da Northwalk Düküdür. Arkadaşını ziyarete gittiği askeri hastahanede kolera kapmış ve taşıdığı virüs büyük kızını,karısını ve kendisini öldürmüştür. Babasının çalışanı da onu yetimhaneye getirmiştir.
Dougan başından gönderse de Farah eteğiyle gözyaşlarını siler,malzemeler getirip elleri ile ilgilenir. Hayatı boyunca kendisine canını acıtmak maksadı taşımadan dokunan ilk insana peri adını koyar ve artık bir arkadaşı vardır. Farah bir daha onu aç bırakmayacağına söz verdiği için yemeklerinden kalanı getirir,okumayı öğretir,sevmeyi öğretir,ailesi yerine geçer. Birlikte iki mutlu yıl geçirirler.Dougan Farah'ın babasının yanında çalışan Warrington ile evleneceğini öğrendiğinde perisi kendisine ait olduğu için kiliseye gidip evlenirler. Papaz Farah'ı sıkıştırıp öpmeye çalışınca kaçmaya karar verirler, yakalanınca da Dougan papazı bıçaklayıp öldürür.
Aradan on yedi yıl geçer. Dougan tutuklandıktan sonra Farah'da yetimhaneden kaçmıştır. Dougan'ın gönderildiği yere yerleşip çalışmıştır. Dougan'a onu hiçbir zaman aç bırakmayacağına dair verdiği sözü tutup yedi yıl boyunca her akşam hapishaneye gidip peynir ekmek bırakmış,mektuplar yazmıştır. On yıl önce de Dougan'ın hastalanıp öldüğünü öğrenmiştir. Oda kimliğini gizleyip dul Farah Mackenzie olarak katiplik yapmaya başlamıştır.
Bir gün şeytan denilen en meşhur suç dehası,yeraltı dünyasını kontrolü altına alıp her yere sızan,özellikle çocuklarla ilgili derneklere bağışlar yapan,çok zengin olan Dorian Blackwell Ben More'un Blackheart'ı yakalanır ve sorgusuna Farah'da girer. Dougan ile aynı hapishane de olduğunu söyleyen Dorian böylece yıllardır aradığı Farah'ın yerini öğrenir ve hayatına girer. Farah'ı kaçırır Dougan'a güvende olduğundan emin olacağına dair yemin etmiştir. Ondanda intikamlarını almalarına yardım etmesini ister. Ayrıca Farah babasının düklüğünün tek varisidir ve kaçtığı nişanlısı Farah olduğunu söyleyen biri ile de evlenmiştir. Nişanlısı da Farah'ın peşine düşüp onu öldürmek istediğinden Dorian ona servetini geri vermesi için evleneceklerini söyler. Sadece göstermelik bir evlilik dese de Farah bir aile istediğinden ondan bir çocuk ister.
Farah'ın gerçek kimliğine kavuşması, Dougan Dorian gizemi,ikilinin arasında yaşananlar derken kitap hemen bitiyor.
Kitap ikilinin çocukluk halleri ile başladı ve tamamen çekti beni bayıldım o hallerine. Sonrası için çok meraklandım ne oldu,ne hale geldiler öğrenmek için hızla okudum. Farah'ın aç bırakmayacağı sözünü tutup yedi yıl her aksam peynir ekmek götürmesi,yanından ayırmayacağına söz verdiği kumaşı hep kalbinin üstünde taşıması çok güzeldi. Dorian'ın hapishanede yaşadıkları,yemeklerin Farah'dan geldiğini hiç öğrenmemesi, mektupları almaması,tutuklandıktan sonra Farah'a ne olduğunu bilmemesinin yaşattıkları,arkadaşlarına hep perisini anlatması,kabusları,Farah'ın elini bile tutamaması,temastan kaçması, zarar veririm korkusu çok üzücüydü. Kötü geçmişlerine,zor hayatlarına rağmen ikili muhteşemdi,bayılarak okudum. Sonu ve eski mahkumlarda çok iyiydi.