Kitabın en çarpıcı kısımlarından biri olan “harese” tanımı gerçekten Ortadoğu için yapılabilecek en iyi tespit. Fakat kitabın tamamında bu isabet sürdürülemiyor. Acı ve önyargıdan bolca nasibini almış bir konuda ilgi uyandıracak kadar bilgi verip derinine inmemek, biraz da şundan olsun bundan olsun tarzında araya konu serpiştirmek etkiyi oldukça azaltmış. Bir de şahsen hem birinci hem üçüncü ağızdan yazılmasını dikkat dağıtıcı buldum. İbrahim’in olayı kitaplaştırmasını okumak yerine direk yaşayışını okumayı tercih ederdim. Konu olarak etkileyiciyse de edebi olarak Livaneli’nin diğer eserlerinin gerisinde kalıyor.