Sıra meşhur De Warenne erkeklerinden Sör Rex'in oğlunun hikayesine gelmişti ve bence harikaydı.
Clarewood Dükü Stephen dönemin en zengin, en güçlü, en gözde bekarıdır. Üvey babası tarafından kusursuz bir dük olması için yetiştirilmiştir. Mükemmel olma ihtiyacı daha küçükken içine işlenmiştir. Bir dükün başarısız olmasına izin verilmezdi. Hayatı boyunca o ya da bu konuda ustalaşmak için çalışmadığı bir zamanı hatırlamazdı. Geceleri bile çalışmıştır ama hiç övgü almamıştır. Hep bunun eksikliği ile yaşamıştır. Dük ölüm döşeğindeyken de bir övgü duymak istemiştir ama dük Clarewood'dan asla vazgeçmemesi için yemin ettirmiştir. Uzun yıllardır gelinini arar ama aslında evliliğe hiç niyeti yoktur. İngiltere'nin sunabileceği en iyi eş adaylarını reddetmiştir.
Alexandra'nın kanser olan annesi gözlerinin önünde eriyip gitmiştir. En büyük abla olduğu için aileyi bir arada tutma görevi onun olmuştur. Babası ve kardeşlerine bakacağına dair annesine söz vermiştir. Bu yüzden sevdiği nişanlısından ayrılmıştır. Aileyi bir arada tutmak için elinden gelen her şeyi yapmıştır. Bir zamanlar kendisi ile partilere katılan kadınlar dikiş yaptığı müşterileri olmuştur. Giysileri eski moda ve çok fazla onarım görmüştü, çatıları akıyordu, yemekleri sınırlıydı ama yine de hiçbir şeyleri olmamasından iyi olduğunu düşünür. Annesi öldükten dokuz yıl sonra babası kont rolünü tamamen kaybetmiş, kumar düşkünlüğü ellerindekileri satmalarına neden olmuştur. Yoksulluk içindelerdir ve sürekli içen babası artık onlara bakamayacağını söylemiştir. Alexandra'nın yaşlı ve zengin bir talibi vardır. Kardeşlerinin iyi bir hayatı olmasını istediğinden kabul eder. Talibinin zorlaması ile kardeşleri ile birlikte uzun zamandır katılma şanslarının olmadığı bir davete katılırlar ve davette Stephen ile tanışır. Ertesi gün Stephen hemen çiçekler gönderir ama reddedilir. Sonra takı gönderir yemeğe davet eder. Kendisiyle evlenmek isteyen bir talibi vardır ve Stephen'in evlenmek gibi bir arzusu yoktur. Bu yüzden hediyesini iade etmek için evine gider ama Stephen vazgeçmemeye kararlıdır. Alexandra'da evlenmek istemediğine karar verir ve Stephen ile kardeşlerinin geleceğini garanti altına alacak bir anlaşma yaparak sevgilisi olmaya karar verir. Fakat Stephen masumluğu ile onu kandırıp evlenmeye zorlama niyetinde olduğunu düşünüp ona çeyiz yapması için bir çek yazar ve gider. Dedikodular yayılır Alexandra adını, saygınlığını, onurunu kaybeder. Babası onu evden kovar bir pansiyonda rezil diye anılıp, dikiş dikerek geçinmeye çalışırken bir sürprizle karşılaşır.
İkili ilk karşılaştıkları andan itibaren birbirinden etkilenir ama tabi ki engeller var ve bu yerleri okurken bazen sinirlensem de kitabı çok sevdim.
Alexandra'ı çok sevdim o kadar zorlukla baş etmek zorunda kaldı ki buna rağmen bir kez bile pes etmemesi, o sağlam duruşu beni çok etkiledi çokta üzüldüm o zor durumlarını okurken.
Yanlış anlamalardan bıktım artık. Stephen'ın o dinlemeyen, hemen kestirip atan halleri sinir etti beni asla pes etmeyen hayırı kabul etmeyen o haline ne oldu diye sorguladım. Neyse ki düzeldi durum ve Stephen de nihayet aşkını buldu. Bayıldım kitaba kesinlikle okunmalı.