https://illekitap.blogspot.com.tr/2018/02/selvi-atc-yarasa.html
Selvi Atıcı'nın yayınlanan 6. kitabı Yarasa. Ve benimde okuduğum altıncı Selvi Atıcı kitabı olduğuna göre bu kadının kitaplarını, kurgularını, hikayelerini, karakterlerini sevdiğimi anlamışsınızdır.
Selvi Atıcı, asla kendini tekrar etmeyen, aşkı nefes kesecek ve iliklerinizi titretecek kadar eşsiz kaleme alan, polisiye ya da bir olay döngüsü ile gizemli bir kovalamacayla kurguya hareket katan ve asla vıcık vıcık bir aşkı değiş devleşmiş bir aşkı hikayelerine konu alarak okurlarını tatmin etmenin ötesinde zirveye çıkarıp yüzlerinde işte bu be dedirten gülümsemeyle kitaplarını kapattıran nadir yazarlardan biri.
Ciddi anlamda el üstünde tutulup, kitaplarının çok satanlar listesinde olması gereken nadir Türk yazarlardan biri benim nazarımda.
Kitabın konusuna dair bir yorum yapmayacağım çünkü bu konuda konuşmak bence fazlasıyla spoiler vermek olacak o yüzden susmayı tercih ediyorum. Ki zaten arka kapak yazısı yeterince de konuyu özetliyor.
Kitaptaki adrenalin olayları ve içlerinde barındırılan sırlar oldukça iyi kurgulanmıştı. Ben aşırı derecede beğendim çünkü bu tür şeyleri yabancı yazarlardan okumaya alışığız ama kendi yazarlarımızdan birinin böyle incelikle işlenmiş bu tür bir okay döngüsünde imzasının olması hayranlığımı kazandı.
Yarasa lakaplı Uğur'un karakteristik özellikleri, her daim tetikte olan varlığı, her an bulunduğu ortamı savaşmaya değer şeylerini aklına not etmesi, eşsiz gözlem yeteneği ve becerileriye FBI veya CIA ajanlarını aratmayacak cinstendi. Bu yüzden zaman zaman cidden bu karakteri bir Türk yazar mı yarattı diye düşünmeden geçmedim.
Yanlış anlaşılmasın yerli yazarlarımızı küçüksemiyorum sadece Yarasa gibi karakterlere bir Türk yazardan pek sık görmüyoruz bu yüzden de okumak ayrı bir tatmin hissi veriyor.
Mavi'nin Yarasa ile olan ilişkisi, aralarındaki bitmek bilmeyen nefret... bu nefretin arasına filizlenmek için atılan aşk tohumları o kadar güzel anlatılmış ki sanki ben o nefreti hissederken Yarasa'ya kapılıp gidiyormuşum gibi hissettim.
Ahh, bir de... Yarasa'nın aşkı var. Adam kelimenin tam anlamıyla aşkı dibine kadar yaşıyor... ölümüne yaşıyor... kendi hayatını önüne katarak yaşıyor...
Hani diyorlar ya senin için ölürüm diye... işte bunu yapabilecek değil yapan adamdı Yarasa.
Hele ki adamın, " bu işiten tek kazancım senin hayatta kalman" dediği anda bende ipler koptu. Direk bu cümleyi söylemedi konuşma arasında söylüyor bunu ama ben... Yarasa'nın aşkına, sevgisinin büyüklüğüne kitabın ilk sayfasından son sayfasına kadar eridim. Resme. O aşka ben tutuştum. Öyle güzel yazılmıştı.
Bence... çok iddialı olacak ama bence en güzel seven Selvi Atıcı erkeği Yarasa'ydı.
Mavi, Yarasa'yı bıçaklarken... ya da onu dereye ittiğinde... Yarasa, Mavi için ölümü göze alırken... nasıl da yürek burkan ama aşka imrendiren satırlardı.
Levent ve Eyüp ile olan ilişki güzeldi. Her ne kadar her daim sanki ihanet edeceklermiş gibi gelselerde onların hayranlığı ve sadaati onlardan şüphelendiğim için utanmama neden oldu.
Kitabın son kısımlarında hatta son 50 sayfasında yeminle nefesimi tuttum. Hayır, olamaz, nasıl yani gibi tepkilerle okudum ama o son yok mu o son...
Yarasa sen bu dünyada mutluluğu da aşkı da en hakeden kişisin dedirtti. Şimdi dibine kadar yaşa bu duyguları diye düşünerek kapattım kitabı.
Kitaptaki kovalamacalar, şehir şehir hatta ülke ülke gezmeler falan çok güzel kurgulanmıştı. Hatta İğne Operasyonu falan bile kusursuzdu. Bu tür ince detay gerektiren kurgular genelde bizim yazarların yazmadığı şeyler ve yazanlara denk gelince de baş tacı yapıp önünde ceket iliklemek lazım.
Çok fazla uzatmayacağım yoksa çok pis spoiler verir bir yorum yaparım. O yüzden kısa kesip yorumu bitiriyorum.
Selvi Atıcı kitapları daha önce okuduğunuz bilmiyorum ama mutlaka denemeniz gereken yazarlardan biri.
Kadın aşkı da heyecanı da dibine kadar muhteşem kurgulayıp yazıyor.
Sizi gülümsetirken hüzünlendirebiliyor. Aşkla titretirken nefretle öfkelendirebiliyor. Bu kadın kitaplarıyla duygularınızı alt üst ederken arka kapağı kapattığınızda yüzünüzde aşktan tatmin olmuş bir gülümseme oluşturabiliyor. Bu yüzden, evet beklentiniz yüksek bir şekilde okuyabilirsiniz bu kadının kitaplarını. Çünkü her bir satırı ve kelimesiyle beklentinizi karşılayacaktır.
Çok iddialı belki ama şiddetle tavsiye edebileceğim ve her kitabını gözüm kapalı, konusu bile okumadan alacağım nadir Türk yazarlardan biri.