Bir çöküşün, bir yok oluşun, bir kendi kendini yok edişin ve küllerinden yeniden doğuşun hikayesi...
Bir kız çocuğunun hayatın ona ofsayttan attığı gollere, kafasını gözünü patlatmak pahasına karşılık verme çabası... Sonuç mu? Mutlaka okuyun ve görün.
Kahramanın yaptıklarını ne kadar onaylamasanız da sebeplerini anladıkça içinizde istemeden de olsa bir acıma ve empati yapma gereği hissediyorsunuz. Tamda yaarın dediği gibi "okuyanı rahatsız eden ve belki de bu nedenle (kesinlikle) elinizden bırakamayacağınız bir öykü"
Ayrıca yazarın dili, kelime seçimleri, cümle kuruluşları (hatta küfürler bile) kahramanın duygularını çok güzel anlatmış. Sayfa 194: " Hayatımın baraj sorusu: Kemik kırığı mı daha çok acı verir, onur kırığı mı? Cevap: Kaçıncı kez kırıldığına bağlı. Kemik kırığı ile duyulan acı birbiriyle doğru orantılıdır. Kırığın şiddeti arttıkça acının şiddeti de artar. Onur kırığı ile duyulan acı ters orantılıdır. Darbe sayısı arttıkça hissedilen acı azalır, hassasiyet tabakası kalınlaşır. Onur dumur olur."