Yazarın bir imzası olarak “orada” olan, ne sevilen ne yerilen sadece orada olan karakterleriyle dikkat çeken eser, diğer Murakami eserlerine göre daha derli toplu bir finale sahip. Fakat finalin son virajı biraz hızlı alınmış gibi. Bir yanda günlük yaşamın detaylarıyla alabildiğine sıradan diğer yandan simgesellikte çığır açacak kadar fantastik. Üstelik romanın başlangıcı son derece normal, hani Murakami olmasa bu sıradanlıktan iş buralara nasıl vardı dedirtecek derecede. Yine de tüm bu fantastikliğin son derece yalın neredeyse olağan bir şekilde ilerlemesi de dikkat çeken detaylardan. Tabi yine bir Murakami klasiği olarak sorulara cevap aramak yersiz. Askeri anılar diğer anılardan daha ayrıksı duruyor. Fakat açıkçası diğerlerine göre çok daha ilgi çekici. Bir Asya ülkesinin ilk kez batılı bir ülkeyi yenmesinin gerisindeki resme biraz yakından bakmak bu arayış kitabının beklenmedik getirilerinden olmuş.