Aşkın, nefretin, intikamın ve saf arzunun özüne inen sürükleyici bir hikâye...
St. Bielli Prenses Gabrielle için İskoçya şaşırtıcı manzaraların, vahşi klan şeflerinin, aldatıcı vadilerin, dik gölgelerin - ve şimdi de hilekârlığın, ihanetin ve cinayetlerin diyarıdır. Muhteşem güzelliğiyle tanınan ve İngilterenin en güçlü baronlarından birinin kızı olan Gabrielle, aynı zamanda Highlands topraklarında barış isteyen kral için mükemmel bir pazarlık kozudur. Kral John, Gabriellein iyi huylu ve asil bir beyle evlendirilmesine karar verir. Ama bu evlilik asla gerçekleşmeyecektir.
Muhafızlarıyla birlikte akıl almaz bir zalimliğe tanık olan Gabrielle için her şey bir anda değişir. Okuyla tek atışla birinin canını alırken, bir başkasının hayatını kurtarır ve böylece savaş başlar.
Birkaç gün içinde eski ve yeni düşmanlar arasında büyük bir kavga alevlenirken Highlands tutkuyla tutuşur. Gabriellein sakladığı sır yüzünden İskoçyanın en korkulan adamı Colm MacHughun cesur olmak için yeni bir sebebi vardır. Colmun delici bakışlarının altında
Gabriellein ne bedeni ne de kalbi güvendedir.
"Sürükleyici ve ilgi uyandırıcı."
Publishers Weekly
"Garwood tarihi aşk romanı yazarları arasında parlayan bir yıldız."
The State
"İskoçyanın masalsı atmosferinde maceraya doyacaksınız."
The Roanoke Times
Aşkın, nefretin, intikamın ve saf arzunun özüne inen sürükleyici bir hikâye...
St. Bielli Prenses Gabrielle için İskoçya şaşırtıcı manzaraların, vahşi klan şeflerinin, aldatıcı vadilerin, dik gölgelerin - ve şimdi de hilekârlığın, ihanetin ve cinayetlerin diyarıdır. Muhteşem güzelliğiyle tanınan ve İngilterenin en güçlü baronlarından birinin kızı olan Gabrielle, aynı zamanda Highlands topraklarında barış isteyen kral için mükemmel bir pazarlık kozudur. Kral John, Gabriellein iyi huylu ve asil bir beyle evlendirilmesine karar verir. Ama bu evlilik asla gerçekleşmeyecektir.
Muhafızlarıyla birlikte akıl almaz bir zalimliğe tanık olan Gabrielle için her şey bir anda değişir. Okuyla tek atışla birinin canını alırken, bir başkasının hayatını kurtarır ve böylece savaş başlar.
Birkaç gün içinde eski ve yeni düşmanlar arasında büyük bir kavga alevlenirken Highlands tutkuyla tutuşur. Gabriellein sakladığı sır yüzünden İskoçyanın en korkulan adamı Colm MacHughun cesur olmak için yeni bir sebebi vardır. Colmun delici bakışlarının altında
Gabriellein ne bedeni ne de kalbi güvendedir.
"Sürükleyici ve ilgi uyandırıcı."
Publishers Weekly
"Garwood tarihi aşk romanı yazarları arasında parlayan bir yıldız."
The State
"İskoçyanın masalsı atmosferinde maceraya doyacaksınız."
The Roanoke Times
JG için ne yazılabilir ki ?? Yine çok güzeldi ! Bütün kitaplarımı arka plana alıp öncelikle bununla başladım özlemişim JG okumayı :)
Konuya çok fazla girmem (beni sinir eden argümanlar varsa,moral değerlerime ters düşerse o başka! ) karakterler ve yazarın anlatımı, kurgusu oluşturduğu karakterlerdir benim için önemli olan ...
Konusuna girmesem bile sevdiğimi belirtmeden geçmeyeceğim ;)
Geçmişten gelerek hikayenin kurulumu,yan karakterlerin işlenişini çok beğendim :) Ana karakterlerin - esas oğlan Colm ve esas kız Gabrielle ;) - ilk karşılaşmaları 166. sayfada mümkün olabildi o sayfalara gelene kadar kitabın konusunun bütün alt yapısını diğer karakterleri de çok güzel anlatılmıştı ilk karşılaşacakları anı beklemek heyecan vericiydi :)
Gabrielle'nin muhafızlarını ayrıca çok çok sevdim okuyunca anlayacaksınız ;)
Çeviri ve yayına sunumundaki edisyon redaksiyon bana göre çok güzeldi kitabın akıcılığına değer katmıştı :)
20 Nisan 2013
J.Garwood'un İskoçlarını her zaman sevmişimdir. Bu puanı da onun için verdim, aslında yedi.Neden mi?
İskoç Colt'un Gabriella ile karşılaşmaları bile kitabın yarısındaydı.Konuya vakıf olabilmek için bayağı okumak gerekti.Sonra da hızlıca gelişip çabucak bitti. Yazarın daha önceki İskoç kitaplarını okuduktan sonra bu kitabı çok çok yavan geldi bana. Kitap eğer İskoçların dillere destan aşklarından biri anlatıyorsa,ben hissedemedim, üzgünüm. Hissettiğim ruhsuz, soğuk, öylesine bir aşktı...
8 puanı benden sadece garwood romanı olduğu için aldı.açıkçası bundan önce okumuş olduğum romanlarına kıyasla çok vasat ilerledi.
Jule Garwood'un diğer kitaplarına göre aşktan daha az bahsetmiş. Açıkçası biraz daha farklı umuyordum...
Bir JG klasiği daha...Kitap muhteşemdi, çeviri çok akıcıydı bu yüzden epsilona teşekkürler. Kitaba gelirsek... leydi ya da daha doğrusu prenses gabrielle müstakbel kocası öldürülünce akıl almaz bir iftiraya uğrar ve ingiltere'den sürgün edilir. Onunla evlenmek, daha doğrusu çeyizini ele geçirmek isteyen iki baron ise gabrielle'nin peşine düşer. Gelgelelim Colm MacHugh'a... Arkadaşı brodick buchanan'ın isteği üzerine sürgün edilmiş gabrielle'yi kendi beyliğine götürmeye karar verir. Manastırdaki bir rahiple MacHugh klanlığına doğru yola çıkarlar ve macera bundan sonra başlar...
Kitapta Gabrielle'nin muhafızları favorilerimdi.Sert ve cesur tavırlı bu aserlerin ne olursa olsun prenseslerini koruma istekleri ve azimleri hayranlık uyandırıcıydı. Hazinenin yeri ve gabrielle'nin ölü müstakbel kocasının katilleri gerçekten çok şaşırttılar. Bu mutlu sonlu kitapta üzüldüğüm tek karakter Isla'ydı. Durumuna sevinsem mi üzülsem mi bilemedim. Aşkın insanı hapse tıkacağını gördüğümüz bir romandı. Benden tam puan aldı. JG'nin yeni historical kitaplarını büyük bir merakla bekliyor olacağım ...
Hiç beğenmedim 😒aşk Roma'nı olarak satılıpta içinde aşk anlatılmayın tek kitap olsa gerek 😡
Artık emin oldum ki kitap zevkim cidden farklılık gösteriyor, büyük bir çoğunlukla. Çıktığından beri o kadar eleştiri gördüm ki bir türlü elim gitmedi, çok pişman oldum yahu. Bence Gelin'den sonraki en güzel kitabıydı.
Gabrielle ve Colm'un neredeyse yarısına kadar karşılaşmadığı özellikle sıkıntı yaratan yerdi okuduğum yorumlarda. Ki ben o kısımları daha çok beğendim. Bol olaylı bir kısımdı.
Gabrielle ve dört muhafıza, Gabrielle'in düğünü için Kuzey İskoçya'ya yol alırken Colm'un kardeşi Liam'ı ölümden kurtarıyor. Tabi ki bu da başlarına bir miktar iş açmakta. Kızımız da pek güzel olup talibi çok olunca seyreyle gümbürtüyü. Gabrielle'in dört muhafınza bayıldığımı da söylemiş miydim :D O yüzden bu kısımlar benim için oldukça heyecanlıydı ve çok beğendim.
Daha sonrası evlilik, oyunlar, düşmanlar, altınlar vs vs uzayıp gidiyor. Gerçi bu kitapta aşk anlamında yapılan eleştirilere katılmadan edemiyorum. Colm çok kapalı kutuydu. Alec gibi değildi yani pek göstermedi sevdiğini ama sonuçta Garwood yazıyorsa sapına kadar aşıktır, aksini düşünemem :D
Gabrielle'yi de sevdim ya. Garwood kızlarını sevsem de bir bönlükleri oluyordu, iyilik timsali gibiler, Gabrielle bu açıdan biraz daha sağlam basıyordu. Hem Gabrielle hem de Colm'u sevmişken, dört muhafızına hasta olmuşken üstüne Brodick'i görmüşken sevmemek olur mu? Bence olmaz. O yüzdendir bayıldım bu kitaba :D Çeviri eleştiri alsa da benim sevdiğim bir çevirmen, o yüzden hata görmedim, görsem bile dikkat etmemişimdir, çünkü akıp giden bir çeviriydi.
Gerçi kitabı sevsem de 3. bir kitap yazacaksa Ramsey'i niye oldu bittiye getirdi, anlamış değilim. Dıdımın dıdısını yazacağına onu yazsaydı keşke (:
Görüldüğü üzere çeviri kurbanı olmayan Garwood kitapları candır :D
Ve bir Garwood klasiği daha bitti… Bu kadının kalemine bayıldığımı daha önce söylemiş miydim? Nasılda özlemişim ya… Immm mis gibi bir kitap ve enfes bir kalem okurken alınan muhteşem bir zevk… kesinlikle paha biçilemez!
Garwood kitaplarına zaten hastayım, kadının bağımlılık yaratan bir kalemi var. Ki o kadar bağımlıyım ki imzası olan kitapları konusunu okumadan alıyorum düşünün durumumu.
Dikkat!!! Kitap içeriğine girer bir yorum yapacağım :)
Kitaba bayıldım, tipik İskoçlar ve savaşları… Onların İngiliz nefretlerine karşılık aşık oldukları İngiliz kızları…
Kitabın başlangıcı çok güzeldi. Küçük bir geçmiş hatırlatması ve ardından olaylı bir başlangıç… Kitap tam formundaydı ya da Garwood kitabı yazarken formundaydı. Colm’un kardeşinin arama çabası Gabrielle’ye olan davranışları, Liam’ın Gabrielle’ye karşı davranışlarına karşılık kıskanması… Gabrielle’in muhafızları… Savaşlar, aşağılanmalar, hakaretler… Imm tam anlamıyla bir çırpıda okunup bitecek bir kitaptı.
Biliyoruz ki bu kitap “Highlanders’ Lairds” serisinin son kitabıydı. Diğer kitapları Sır ve Fidye… Ian Maitland’ı görmesek de ismen duyuyorduk ama Brodick Buchanan’ı aralarda görmek harikaydı. Nasılda özlemişim Vahşi erkek Brodick’i… Gerçi Colm, ne Brodick ne de Ian kadar bağımlılık yapacak bir karakterdi ama yine de İskoç erkeği daha ne olsun.
Gabrielle’in fahişelikle suçlandığı kısımlardaki asil ve kendinden ödün vermez duruşu – her ne kadar içinde fırtınalar kopsa da olanlara inanamasa da – hayranlık uyandırıcıydı. Ahh bir de Liam ve Brodick’in Colm ve Gabrielle’in düğün geceleri hakkında bir gece bir saat muhabbetinde çok eğlendim.
Kitapta hoşuma giden bir diğer nokta da muhafızlardı…Gabrielle’nin muhafızları… cidden sadakatleri, bağlılıkları çok güzeldi ama Gabrielle’i tamamen kocasının korumasına bırakmadan önce kocasının preseslerini koruyabileceklerinden emin olma çabalarıydı.
Ahhh ahhh… çoook beğendim!
Yalnız küçücük bir noktada şikayetim vardı o da çok kısa geldi kitap bana… İnsan biraz daha uzun yazar ki okuyucum tadına vara vara okusun der ama kısacıktı ve bir çırpıda bitti. Bu kötü oldu… İşin yoksa bekle bir sonraki kitabı…
Neyse ben kitabı çok beğendim ve şiddetle okumanızı tavsiye ederim. Gerçi Garwood arkadaş bu okumayacaksınız da ne yapacaksınız!
http://illekitap.blogspot.com/2013/07/julie-garwood-ask-seni-de-vurur.html
Bir Julie Garwood klasiği...komik, eğlenceli, klanlar arası anlaşmazlıklı, tatlı masum prensesli, kötü kıskanç kadınlı, çıkarcı ve habis baronlu, tatlı ve cesur muhafızlı....tekrar okunulur..
Ciltsiz, 392 sayfa
Nisan2013 tarihinde, Epsilon Yayınları tarafından yayınlandı