Ey uluslar, kulak verin bana! Yaşamın, insanın sırrına eren bir benim. Her şey boş. Sanat bayağı, zevklerimiz zavallı, şeref, kahramanlık da öyle, onlar daha da zavallı. Dünyaya, insanlara hükmeden ölümdür, ölüm! Ölüm her şeyi kemiriyor, her şey ölüm için yaşıyor. Ölüp de dirilme, uzak, pek uzak.
Gogol, daha çok toplumsal yergi denen mizahi öyküleriyle bilinir. Oysa fantastik öğeler içeren öyküleri de en az mizahi öyküleri kadar değerlidir. Rus edebiyatında gerçekliğin kurucusu olarak kabul edilse bile... Gogolün eserleri başka dillere çevrilince inceliklerinden çok şey kaybettikleri söylenir. Öyle sanıyoruz ki, elinizdeki bu derleme söz konusu nitelemenin dışında tutulabilir.
Nikolay V. Gogoldan Mehmet Özgül çevirisiyle altı öykü...
******
Klasikleşmiş Puşki, gerçekçi Tolstoy, tutucu Çehov; hepsi beklenmedik odak değiştirmelerin öncüsü olan, sözün yaygınlaştığı ve gizli anlamın ortaya çıktığı sıradışı bir yazınsal anlayışa sahiptiler.Ama Gogol ile bu odak değişimi sanatsal bir temel kazandı. Öyle ki geleneksel edebiyatın dolaylı anlatımını kullanarak yazmaya her çalıştığında, rasyonel fikirlere mantıkla her yaklaşışında, olanca yeteneğini kaybetti.Delinin Güncesi adlı ölümsüz yapıtında olduğu gibi gerçekten kendini sınırlamaktan vazgeçtiğinde ve cehennemin kenarında mutlu bir biçimde oyalandığında Rusyanın bugüne kadar yetiştirdiği en büyük sanatçı oldu.Vladimir Nabokov
******
Ey uluslar, kulak verin bana! Yaşamın, insanın sırrına eren bir benim. Her şey boş. Sanat bayağı, zevklerimiz zavallı, şeref, kahramanlık da öyle, onlar daha da zavallı. Dünyaya, insanlara hükmeden ölümdür, ölüm! Ölüm her şeyi kemiriyor, her şey ölüm için yaşıyor. Ölüp de dirilme, uzak, pek uzak.
Gogol, daha çok toplumsal yergi denen mizahi öyküleriyle bilinir. Oysa fantastik öğeler içeren öyküleri de en az mizahi öyküleri kadar değerlidir. Rus edebiyatında gerçekliğin kurucusu olarak kabul edilse bile... Gogolün eserleri başka dillere çevrilince inceliklerinden çok şey kaybettikleri söylenir. Öyle sanıyoruz ki, elinizdeki bu derleme söz konusu nitelemenin dışında tutulabilir.
Nikolay V. Gogoldan Mehmet Özgül çevirisiyle altı öykü...
******
Klasikleşmiş Puşki, gerçekçi Tolstoy, tutucu Çehov; hepsi beklenmedik odak değiştirmelerin öncüsü olan, sözün yaygınlaştığı ve gizli anlamın ortaya çıktığı sıradışı bir yazınsal anlayışa sahiptiler.Ama Gogol ile bu odak değişimi sanatsal bir temel kazandı. Öyle ki geleneksel edebiyatın dolaylı anlatımını kullanarak yazmaya her çalıştığında, rasyonel fikirlere mantıkla her yaklaşışında, olanca yeteneğini kaybetti.Delinin Güncesi adlı ölümsüz yapıtında olduğu gibi gerçekten kendini sınırlamaktan vazgeçtiğinde ve cehennemin kenarında mutlu bir biçimde oyalandığında Rusyanın bugüne kadar yetiştirdiği en büyük sanatçı oldu.Vladimir Nabokov
******
mevki takıntısı olan bir memurun delirmesi.
ankara devlet tiyatrolarında erdal beşikçioğlunun oynadığı metin.
açıkçası bu tür hikayelerden oluşan kitaplar bende bölünmüşlük hissi yaratıyor ama söz konusu gogol olunca değişir:) kitap 3 hikayeden oluşuyor bir delinin hatıra defteri, palto ve burun. beni en çok etkileyen palto hikayesi oldu.burun hikayesini pek sevmedim.delini hatıra defteri de çok güzeldi okunmaya değer bir klasik. kitabı satın alacak arkadaşlara önerim antik kitap yayınlarının çevirisi çok kötü imla hatatlarıyla dolu bilginiz olsun
Yazılışının üzerinden 173 yıl geçmesine karşın ilgiyle okunabilen, tiyatrolarda oynanan bir esere ölümsüz gözüyle bakmak gerek sanırım. Okuduğum basımın içerisinde 3 öykü bulunmakta; Bir Delinin Güncesi , İvan İvanoviç ile İvan Nikiforoviç Nasıl Bozuştu? ve Portre.
En sonda o olduğu için mi en çok ondan etkilendim yoksa en çok o mu bana hitap etti bilmiyorum ama Portre'yi daha bir ilgiyle okudum.
"Bayramlık giysideki bir leke, gündelik elbisedeki lekeye göre daha çok göze batar."
İşte size tertemiz bir bayramlık. Okumanızı tavsiye ederim. Mutlu okumalar.
Bütün öykülerin çok keyifli olduğu su götürmez bir gerçek lakin Palto, Burun ve Fayton en en çok beğendiklerimden oldu.
Akıcı bir dil, çok kıymetli bir Rus yazar, mütevazı cümleler.
Bir kahvehanede gogol'den öykü dinliyormuşsunuz gibi oluyor.
Beni çok etkiledi. Bu arada Dostoyevski:Hepimiz Gogl'un Paltı'sundan çıktık dedi diye paltodan başlamayın garip oluyor :D
kesinlik ile eldeki kitapları bitirdikten sonra okumak ve izlemek istiyorum. Eminimki Erdal Beşikcioğlunun bu metni harika bir şekilde tiyatro sahnesine uyarladığından.
klasıklerden olunca okunması gerekenler anlamına geliyor fakat okumayınca çok da bişey kaybedilmez...
Dünya'ca ünlü Gogol'un kaleminden güzel bir eser akıcı tavsiye ederim
bir delinin hatıra defteri 5/10
palto 9/10
Burun 4/10
174 sayfa