Dokuz yüz elli altida, bir yazimda, komünizm propagandasi yaptigim gerekçesiyle -ki bu yazidan, bir buçuk yil agir hapis, alti ay sürgün, ömür boyu amme haklarindan yoksunluk cezalarina çarptirildim- savcilik önüne çikartildim. Komünizmle ilgili, bilimsel anlamda dise dokunur bilgim yoktu. Durumumu en açik biçimiyle savciya anlatmaya çalistim. Marks, Engels, Lenin ve diger devrim ustalarinin bir tek kitabini okumadan nasil komünist olunurdu. Bana dedi ki biz sizin ne oldugunuzu, ne olacaginizi biliriz.Boynu Bükük Öldüler Nevsehir Cevaevinde, siyasiler kogusunun en dip kösesinde, rutubetli bir duvara komsu bir ranzada, geceli gündüzlü on alti aylik bir çalismanin ürünüdür. Ranzamdan hiç indirmedigim küçük bir masam vardi. Yatma zamani gelince, ayakucuma çeker, ayaklarimi altina sokar uyurdum. Çogunlukla, anlattigim insanlari görürdüm düslerimde, onlarla yasardim.Altmis üç haziraninda sürgünden döndügümde, bir gazetede yayinlanmasi olanaklarini aradim, bulamadim.Altmis altida, bir arkadas basmak istedi. O günlerde ünü giderek artan bir sinema oyuncusuydum. Adim Çirkin Kraldi..-Yilmaz Güney-
Dokuz yüz elli altida, bir yazimda, komünizm propagandasi yaptigim gerekçesiyle -ki bu yazidan, bir buçuk yil agir hapis, alti ay sürgün, ömür boyu amme haklarindan yoksunluk cezalarina çarptirildim- savcilik önüne çikartildim. Komünizmle ilgili, bilimsel anlamda dise dokunur bilgim yoktu. Durumumu en açik biçimiyle savciya anlatmaya çalistim. Marks, Engels, Lenin ve diger devrim ustalarinin bir tek kitabini okumadan nasil komünist olunurdu. Bana dedi ki biz sizin ne oldugunuzu, ne olacaginizi biliriz.Boynu Bükük Öldüler Nevsehir Cevaevinde, siyasiler kogusunun en dip kösesinde, rutubetli bir duvara komsu bir ranzada, geceli gündüzlü on alti aylik bir çalismanin ürünüdür. Ranzamdan hiç indirmedigim küçük bir masam vardi. Yatma zamani gelince, ayakucuma çeker, ayaklarimi altina sokar uyurdum. Çogunlukla, anlattigim insanlari görürdüm düslerimde, onlarla yasardim.Altmis üç haziraninda sürgünden döndügümde, bir gazetede yayinlanmasi olanaklarini aradim, bulamadim.Altmis altida, bir arkadas basmak istedi. O günlerde ünü giderek artan bir sinema oyuncusuydum. Adim Çirkin Kraldi..-Yilmaz Güney-
cok iyi yazilmis. surukleyici kuvvetli bir anlatim,bu kadarini beklemiyordum iyi bir aktör olmasi disinda bir cok yazarim diye gecinen yazarlardan cok daha iyiydi.tavsiye ederim okumayanlara.
Yılmaz güneyin 1962 yılında yazdığı ilk romanı. uzun zamandır okumayı istediğim ama bi türlü bulmadığım kitabı 5 ayın sonunda pamukkale üniversitesinin kütüphanesinde buldum bi haftada da okuttu kendini. Öncelikle şunu söyleyeyim her yönüyle çok başarılı bi roman olmuş ama beni en çok etkileyen yönü doğa tasvirleri, kitabın şiirsel dili ve karakterlerin olayların sonunda farkına vardıkları iç dünyaları yani piskolojileri oldu.. Beğendiğim altı çizilebilecek bi çok cümle buraya yazmak istediğim bi çok paragraf var hangi birini yazayım... Çukurova insanı tanımak o coğrafyaya mistik bi yolculuk yapmak isterseniz kesinlikle okuyun derim çünkü karekterler arasındaki her diyalog her söz bi zamanlar gerçekten söylenmiş..
Boynu Bükük Öldüler, Yılmaz Güney'in 1971'de yayımlanan ve ilk Orhan Kemal Roman Armağanı'nı kazanan romanı.
Yılmaz Güney'in feodaliteyi Yüreğir toprakları üzerinden anlattığı duygu yüklü bir köy romanıydı, Boynu Bükük Öldüler. Romanın başkahramanlarından Halil; ağasına bağlı, Siverek'ten göç eden yetim bir Kürt. Romanı okurken Halil'i Yılmaz Güney'in kendisiymiş gibi hayal ettim ve hep bir sonraki sayfada bu zulme, haksızlığa ne zaman isyan edecek, diye düşünürken kitabın bitişi canımı sıktı. Bin Muhteşem Güneş'in etkilerinden henüz kurtulamamış olacağım ki, akabinde bu roman duygusal anlamda fazlasıyla yordu.
Sanki tüm olaya ben de tanık olmuşum gibi. Aşırı acıklı bir hikaye. Neresinden tutup ne desem bilemiyorum, kitabı da hep bu duygu durumunda okudum. Yılmaz Güney çok başarılı bir eser çıkarmış. Ellerine sağlık.
Karton Cilt, 408 sayfa
2005 tarihinde, GÜNEY YAYINLARI tarafından yayınlandı