Hasan Fehmi Nemli çevirisi,
Sandra Tomc’un önsözüyle,
Benjamin Franklin Fisher sonsözüyle,
Yazar ve dönem kronolojisiyle,
Edgar Allan Poe, insan ruhunun dehlizlerindeki dillendirilemeyen duyguları, yüzyıllara meydan okuyan bir ustalıkla kaleme alıyor.
Amerikan edebiyatına Gotik türünü tanıtan ve 19. yüzyıldan bugüne kadar hem doğrudan hem dolaylı olarak etkisi devam eden Poe’nun öyküleri de hayatı gibi karanlıkla bezelidir. Korku, gerilim, fantastik kurmaca ve polisiye gibi türlerin temellerinde bıraktığı iz, günümüz kitaplarının pek çoğunun merkezinde ansızın belirir. “Dehşet Öyküleri”, “Gizemli Öyküler ve Dedektif Öyküleri” ve “Politik ve Edebi Taşlamalar” başlıkları altında toplanan öykülerin bu ilk cildinde ürperti, korku, gerilim gibi insan hayatındaki tüm ilkel içgüdüler, okuru iç dünyasında görmezden geldiği, kaçındığı yönleriyle yüzleştiriyor.
“Poe’yu ‘Sıradışı Ekolünün Lideri’ olarak adlandırabilirsiniz.”
JULES VERNE
“Poe’nun sadece kendine has olan ve onu bütün diğer yazarlardan ayıran özelliği, hayal gücünün olağanüstü genişliğidir.”
DOSTOYEVSKİ
Hasan Fehmi Nemli çevirisi,
Sandra Tomc’un önsözüyle,
Benjamin Franklin Fisher sonsözüyle,
Yazar ve dönem kronolojisiyle,
Edgar Allan Poe, insan ruhunun dehlizlerindeki dillendirilemeyen duyguları, yüzyıllara meydan okuyan bir ustalıkla kaleme alıyor.
Amerikan edebiyatına Gotik türünü tanıtan ve 19. yüzyıldan bugüne kadar hem doğrudan hem dolaylı olarak etkisi devam eden Poe’nun öyküleri de hayatı gibi karanlıkla bezelidir. Korku, gerilim, fantastik kurmaca ve polisiye gibi türlerin temellerinde bıraktığı iz, günümüz kitaplarının pek çoğunun merkezinde ansızın belirir. “Dehşet Öyküleri”, “Gizemli Öyküler ve Dedektif Öyküleri” ve “Politik ve Edebi Taşlamalar” başlıkları altında toplanan öykülerin bu ilk cildinde ürperti, korku, gerilim gibi insan hayatındaki tüm ilkel içgüdüler, okuru iç dünyasında görmezden geldiği, kaçındığı yönleriyle yüzleştiriyor.
“Poe’yu ‘Sıradışı Ekolünün Lideri’ olarak adlandırabilirsiniz.”
JULES VERNE
“Poe’nun sadece kendine has olan ve onu bütün diğer yazarlardan ayıran özelliği, hayal gücünün olağanüstü genişliğidir.”
DOSTOYEVSKİ
3 kitabını da bitirdikten sonra hakkında uzun uzun yazmak istediğim bu yüce insanla ilgili şimdilik söyleyeceğim tek bir şey var: Edgar Allan Poe ve öyküleri, edebiyatın geldiği son nokta olabilir.
Edgar Allan Poe için söylenecek çok şey var aslında. Kısaca o bir deha, edebiyat dehası. Bir çok yazara ilham olan Poe'nun bu kitabının çevirisi oldukça başarılı. Diğer çevirilerden farkı, bahsi geçen yer,kişi ve olaylarla ilgili detaylı dipnotlar var.Ekstra olarak kitabın sonunda öykülerin çıkış hikayeleri çevirmen tarafından ele alınmış.İlk önce hikayenin tarihçesini ve sonrada öyküyü okumak güzel oldu.
Mükemmel bir hayal gücü, muhteşem bir yaratıcılık. İnsan psikolojisini bu kadar güzel tanımlayabilen yazarlardan biri Edgar Allan POE, belki de en yeteneklisi :-D
Edgar Allan Poe ve hikayeleriyle ilgili daha önce defalarca yazılmış övgüleri tekrar bende burada yazmıcam. Belli okuma potansiyeli olan her okur illa ki bir kaç öyküsünü okuma keyfini yaşamıştır. Öykülerle ilgili küçük bir detay olarak Yunan mitolojisine de vakıf olmanın iyi olacağı yönünde. Hem bu kısım hem diğer her türlü detaylar için yayınevinin sunmuş olduğu dipnotlar son derece bilgilendirici ve yeterli. İletişim yayınevini kaliteli yayıncılığından ötürü kutlarım.
İkinci cilt için de önümüzdeki dönemlere okuma zamanı planlamalıyım.
Bir çok tür ve tarz kitaplar, hikayeler okuyorum başka ne var? Diyen okurlara başka başka kapılar açacağını umuyorum.
İç karartıcı hikayelerin yanı sıra birkaç dedektif hikayesi vardı. Bu örnekler türünün ilkleriymiş. Sherlock Holmes, Dedektif Priot gibi ünlü karakterlerin atası sayılıyormuş. Hatta bu dedektif hikayelerinden birisi gerçek bir cinayetin çözümüne yönelikmiş.
701 sayfa
2015 tarihinde, İletişim Yayınları tarafından yayınlandı