Annem sevmiş miydi babamı? Şimdiki ağzına bakarsan seviyor. Çocuk gözlerime doluşmuş görüntüler hiç de böyle söylemiyor oysa. Bir hızlı trendi benim babam; içinde mor menekşelerin yüzdüğü, ceylan serpintilerinin seğirdiği, ela yeşili kahverengi gözleri vardı babamın, yatağımda üzerime eğilmiş, ok kirpikleriyle anımsıyorum onu. Nasıl da çomçoktu kirpikleri. Bir çerçeveden bakarlardı sanki.M. Sadık Aslankara, Uykusu Sakızdan tam yedi yıl sonra, yeni bir öykü kitabıyla okurlarının karşısına çıkıyor. Cicoz, birbirinden güzel çocukluk anılarıyla, tadı damağınızda kalacak bir Türkçeyle yazılmış bir öykü kitabı. Öykülerin anlatıcısı, bir taşra tiyatrocusunun küçük oğlu. Büyüme sancısına, tiyatro sevgisine adanmış, birbirine bağlanan bu on iki öyküyü bir roman gibi de okuyabilirsiniz.
Annem sevmiş miydi babamı? Şimdiki ağzına bakarsan seviyor. Çocuk gözlerime doluşmuş görüntüler hiç de böyle söylemiyor oysa. Bir hızlı trendi benim babam; içinde mor menekşelerin yüzdüğü, ceylan serpintilerinin seğirdiği, ela yeşili kahverengi gözleri vardı babamın, yatağımda üzerime eğilmiş, ok kirpikleriyle anımsıyorum onu. Nasıl da çomçoktu kirpikleri. Bir çerçeveden bakarlardı sanki.M. Sadık Aslankara, Uykusu Sakızdan tam yedi yıl sonra, yeni bir öykü kitabıyla okurlarının karşısına çıkıyor. Cicoz, birbirinden güzel çocukluk anılarıyla, tadı damağınızda kalacak bir Türkçeyle yazılmış bir öykü kitabı. Öykülerin anlatıcısı, bir taşra tiyatrocusunun küçük oğlu. Büyüme sancısına, tiyatro sevgisine adanmış, birbirine bağlanan bu on iki öyküyü bir roman gibi de okuyabilirsiniz.
122 sayfa