New York Times Çoksatan Yazarı Julia Quinn yeni romanıyla okuyucularını hem güldürecek hem de onların kalplerini sızlatacak.
Hugh bu kadının can sıkıcı şekilde ukala olduğunu düşünüyordu...
Hugh Prentice hazırcevap kadınlara karşı asla sabırlı değildi ve eğer Leydi Sarah Pleinsworth utangaç ya da mahcup kelimelerinden haberdarsa bile onları çoktan lugatından çıkarmıştı. Pervasız bir düello matematik dehası olan Hugh’u sakat bir bacağa mahkûm etmişti ve şimdi Sarah gibi bir kadınla evlenmeyi hayal etmesi şöyle dursun, ona kur bile yapamazdı.
Sarah bu adamın delinin teki olduğunu düşünüyordu…
Hugh’un yaptığı düello neredeyse Sarah’ın tüm ailesini mahvedeceği için onu asla affedemezdi ama Sarah’ın asıl tahammül edemediği onun kişiliğiydi. Ancak bu ikili bir haftayı yan yana geçirmek zorunda kaldıklarında, ilk izlenimlerin o kadar da güvenilir olmadığını keşfedeceklerdi.
Sonra ilk öpücük ikincisine, üçüncüsüne ve dördüncüsüne yol açarken, matematik dehası lord hesabını şaşıracak ve her zaman hazırcevap olan leydi belki de ilk defa kendini nutku tutulmuş halde bulacaktı.
New York Times Çoksatan Yazarı Julia Quinn yeni romanıyla okuyucularını hem güldürecek hem de onların kalplerini sızlatacak.
Hugh bu kadının can sıkıcı şekilde ukala olduğunu düşünüyordu...
Hugh Prentice hazırcevap kadınlara karşı asla sabırlı değildi ve eğer Leydi Sarah Pleinsworth utangaç ya da mahcup kelimelerinden haberdarsa bile onları çoktan lugatından çıkarmıştı. Pervasız bir düello matematik dehası olan Hugh’u sakat bir bacağa mahkûm etmişti ve şimdi Sarah gibi bir kadınla evlenmeyi hayal etmesi şöyle dursun, ona kur bile yapamazdı.
Sarah bu adamın delinin teki olduğunu düşünüyordu…
Hugh’un yaptığı düello neredeyse Sarah’ın tüm ailesini mahvedeceği için onu asla affedemezdi ama Sarah’ın asıl tahammül edemediği onun kişiliğiydi. Ancak bu ikili bir haftayı yan yana geçirmek zorunda kaldıklarında, ilk izlenimlerin o kadar da güvenilir olmadığını keşfedeceklerdi.
Sonra ilk öpücük ikincisine, üçüncüsüne ve dördüncüsüne yol açarken, matematik dehası lord hesabını şaşıracak ve her zaman hazırcevap olan leydi belki de ilk defa kendini nutku tutulmuş halde bulacaktı.
Bridgertonlar Smythe-Smithler'i biliyorlar, siz biliyor musunuz?
Bu kitaptan sonra cevabım: Maalesef evet.
Kitabı tek bir kelimeyle özetleyecek olsam rezalet derdim. Brdigerton gibi güzel bir seriyi yazan kadın bu kitapta bildiğiniz çuvallamış. Halbuki serinin ilk 2 kitabını oldukça seven biriyimdir.
Öncelikle Epsilon'a biraz çemkirmek istiyorum. Siz ne yapıyorsunuz? Herhangi bir metinde paragraf diye bir şey var hatırladınız mı? Kitapta paragraf yok desem sizlere? Yani bu nasıl sorumsuzluk? Konu kolay para kazanma yeri Wattpad olunca şahane, yalvar yakar duruma geldiğimiz historicaller olunca sosyal medyanızdan ne bir duyuru ne de reklam görünüyor. Sonra "Bu kitaplara ilgi yok, biz de bilmem kimin yeni kitabını çevirmeyeceğiz." He canım he. Okuyucu da yedi mazeretini. İyi ki de zamanında 18 tl'ye orijinal dilinden almışım. Yoksa parama yazık olacaktı.
Kitapta iyi olan 3 şey vardı: Kapak, ikilinin aşık olma sürecinin iyi ayarlanmış olması ve küçük kardeş Frannie. Geri kalan tam hayal kırıklığı.
Sarah, yazarın şu ana kadarki en itici,en bencil karakteri olabilir. Ayrıca en küçük olayları dahi aşırı dramatize ediyor. İlk 100 sayfa tam bir boş kafa olarak karşımıza çıkıyor. Sonradan ufacık bir toparlaması oluyor, yine de boş kafalı biri. Zaten kendisini ilk kitapta da hiç sevmemiştim.
Hugh, önceki kitapta psikolojik olarak çökük ama sempati duyduğum biriydi. Kendi kitabında da sır olayına kadar güzel gidiyordu her şey. Sır ortaya çıkınca "Matematik zeka süper ama sorun çözmede IQ eksilerde" olan bir karaktere dönüşüyor. Yani öyle bir sebebe böyle dandik bir çözüm mü buldun sen? Matematikçi olarak daha analitik bir düşünce, keskin bir zeka beklerdim. Gerçi şimdi yazarken "Bütün olayların sebebi bu şaşkalozdu" düşüncesi geçti aklımdan. Yani Hugh, sen de antisempatiksin.
Hugh'un babasına hiç girmiyorum. O ayrı ruh hastası.
Julia sen ne yaptın? Bu kurgu gerçekten senden mi çıktı şimdi? "Son Söz Aşkın" kitabında Sophie'nin üvey annesi de gıcıktı ama Hugh'un babası gibi bir karakterin senden çıkması çok şaşırtıcı. Pleinsworth kardeşler arasındaki diyaloglar senin yazacağın tarz olmasa hayatta inanmazdım bu kadar kötü bir kitap okuyacağıma.
Bunu 2 seçeneğe bağlıyorum. Yazarın ya psikolojik olarak kötü bir zamanına denk geldiği için bu kurgu ortaya çıktı ya da yanına 1-2 kişi daha alıp bu saçma romanı yazdılar.
Eskiden seni severdim Julia, bu türdeki favori yazarımdın. Fakat araya 2 koca sene girmesi olsun, kurguları daha sağlam yazarlar okumuş olmam olsun, sanırım artık değil favorim ilk 10'umda bile yoksun :/
Kendisini okumaya devam eder miyim, ederim. Sonuçta bana kitap okuma aşkını geri kazandıran, "Şahane Bir Kadının Gizli Günlüğü" şaheserini yaratan bu kadındı. Sadece eskisi gibi yeni bir kitabı çıktığı zaman heyecan duyacağımı hissetmiyorum.
Ufak spoiler: Kitapta Leydi Danbury ufak da olsa yer kaplıyor ama ilk kez bu kadar ruhsuz ve sıkıcı bir Danbury gördüm karşımda. O bile kurtaramadı kitabı, düşünün.
http://belleninkutuphanesi.blogspot.com.tr/2017/05/to-sum-of-all-kisses-dudaklarmda-sarksn.html
Tipik bir Julia Quinn kitabıydı ama…
http://oldgirlsontheblog.blogspot.com.tr/2017/05/julia-quinn-dudaklarmda-sarksn-smythe.html#more
Çok keyif alarak okudum julıa Quınn kitapları çok sevilmesine rağmen ben çok emin olarak almam beni hüsrana uğratığı olmuştur çünkü ama dudaklarımda şarkısın güzel okunası bir kitaptı tavsiye edilir😊
http://dilarabook.blogspot.com.tr/2017/06/dudaklarmda-sarksn-smythe-smith-quartet.html
Yorumuma geçmeden önce belirtmek istiyorum ki sevgili Epsilon Yayınevi konu wattpad kitapları ve özellikle bir iki yazar olunca bünyenizdeki o gösterdiğiniz özeni şu tarihi aşk romanlarına gösterseniz ölür müsünüz? Hayır anlamıyorum ya çeviri de batırırsınız ya da düzenlemede. Bu sefer yine düzenleme kurbanı olmuş kitap. Koca kitap boyunca bir tane paragraf boşluğu yoktu. Evet koca kitap boyunca. Hayır bu nasıl bir düzenleme, yayın anlayışı. Sonra tarihi aşk satmaz diyorsunuz zaten ben bu kitabı almadan önce başka bir alışveriş yapmıştım sonra tesadüfen gördüğümde bu kadar beklediğim bir kitabın iki gün önce zaten çıkmış olduğunu gördüm. Reklam yok bir şey yok el birliği ile ülkemizden bu tür silinmeye çalışılıyor anlaşılan. Şu kitabı sattıran şey Julia'nın adı ve orjinal kullanılmış kapak olur anca.
Önceki kitaplardan tanıdığımız, en yakın arkadaşını sarhoş bir anında düelloya davet eden, bunun sonunda ise o arkadaş yani bir önceki kitabın kahramanı Daniel ülkeden Hugh'un babası yüzünden kaçmak zorunda kalırken kendisinin bacağı ise sakat kalan Hugh Prentince'in hikayesini okuyoruz. Kadın kahramanımız ise bu olaylardan dolayı çıkan skandal yüzünden sosyeteye tanıtılamayan ve sonucunda korkunç Smythe Smith müzikalinin bir üyesi olan Sarah'tı ki onu da önceki kitaplardan hatırlıyorsunuz.
Sarah o sezonun suçunu tümüyle Hugh'a atar ve ondan nefret eder bunu da yüzüne karşı söylemekten çekinmez. İkilinin arası oldukça kötüdür anlayacağınız.
Ve çifte kumrular önceki kitaplardaki kahramanlarımızın düğünlerinde birbirlerine eşlik etmek zorunda kalırlar.
Ben Sarah ve Hugh'un dostluklarının yavaş yavaş gelişmesi ve özellikle Sarah'ın aslında Hugh'unda bir hatası yüzünden çok şey kaybettiğinin farkına varabilmesine sevindim. Ki Sarah okuduğum bütün Julia kitaplarındaki kadınlardan daha bencil ve dramatik bir karakterdi. Bencillik kısmını bazen abartsa da yaptığı şeylerin bazılarına hak vermedim değil. Ve onun kız kardeşlerine de bayıldım özellikle Frances ve Harriet'a keşke onları da yazsa yazarımız çok orijinal olmuş üçü de . Hugh benim beklentim olan bir karakterdi kumarda hiç yenilmeyecek ve üstüne bunu matematiksel işlemler ile halleden bir karakter bence biraz sığ kalmış. Kafadan çarpma sembolleri dışında hareketlerinde ve başka türlü yöntemler ile zekasının gösterilmesini ve karakterin analitik zekası ile ön plana çıkmasını tercih ederdim.
Bunun dışında kitabın arka planında ki düğün kısımlarını saymazsak pek bir olay yoktu, Allah'tan yoktu çünkü o korkunç düzenleme de bazen kim kimle konuşuyor onu bile karıştırdım ki sanırım çeviren kişi de karıştırmış. Çeviri idare eder boyuttaydı yoksa kitap zor okunurdu maalesef.
Genel olarak sevdiğim ama Julia'nın o kadar güzel kitaplarından sonra yazarın standartının oldukça altında bir kitaptı. Ve bir de Hugh'un nefret edilesi babası hakkında biraz daha şey okumak isterdim ki o karakterden içtenlikle nefret edeyim ama bahsi ve olayı biraz yüzeysel ve yazılmak için yazılmış gibi geldi bana.
Umarım serinin dördüncü ve sanırım son kitabında böyle bir hataya düşmez yazar ve özellikle yayınevi.
Julia'nın diğer kitaplarındaki tadı alamadım maalesef.
Hugh Prentice bir markinin en küçük oğludur. Her şeyi fark edip,hatırlar.Bu yeteneği kart oyunlarında çok işine yaramıştır.Atılan her kartı sırasıyla aklında tutabilme yeteneğine sahip olduğu için hep kumar oynar.Kimse onu yenemezken sarhoş oldukları bir gece arkadaşı Daniel ile oynar ve Daniel kazanır. Kart oyunlarında asla kaybetmediği için hile yaptığını düşünür bir de kendisi ile dalga geçtiğini düşününce düelloya davet eder. Düello zamanı ise sakinleşmiştir ve arkadaşını gerçekten vurmayı düşünmezken onu yaralar. Uyandığında kendisi topal kalmış arkadaşı da babası yüzünden İngiltere'den gitmiştir. Abisinin bir kadınla evlenmek gibi bir düşüncesi asla yoktur. Hugh'da daha iyi bir aday olduğundan babası unvanın ona ve çocuklarına geçmesini ister. Tek istediği Hugh'un evlenip bir varis vermesidir. Oğlunun sakatlığından dolayı bu şansı elinden aldığını düşündüğü için Daniel'in peşine düşer. Hugh ise düelloya çağıran kendisi olduğu için arkadaşının suçsuz olduğunu düşünür. Bir senesini yeniden yürümeyi öğrenmeye harcadıktan sonra bir senede arkadaşını rahat bırakması için babasını ikna etmeye çalışmıştır.Sonra ki bir senede onu bulmaya çalıştıktan sonra nihayet onu bulup getirir.
Bu skandaldan sonra itibarını geri kazanabilmesinin tek yolu Daniel'in kendisini affettiğini göstermektir. Aralarında sorun olmadığını sosyeteye göstermek içinde Daniel'in isteği ile onun kardeşi Honoria'nın düğününe katılır.Birde gelin kendisinden kahvaltı masasının başında oturacak kuzeni hastalandığı için onun yerini alıp ana masada kendisine eşlik etmesini ister. Böylece uzak durmak istediği nadir insanlardan olan,nefret ettiği aynı şekilde nefret edildiği Sarah'ın yanında oturacak kişi olur.
Sarah Pleinsworth üç başarısız sezon geçirmiştir.Kuzeni Honoria evlenecektir.İki hafta sonrada onun abisi diğer kuzeni Daniel ile eski mürebbiyeleri evlenecektir.Baş nedime olmasına rağmen mutsuzdur. Aslında kendisi de evlenmek ister.Her sene Smythe Smith ailelerinden evlenmemiş dört en büyük kuzen var olmayan müzik yetenekleri ile çalmaya zorlanırdı.Evlenmek istemesinde ki nedenlerden biride önce ki serilerden bildiğimiz tarif edecek kelimelerin olmadığı bu korkunç gürültüden kurtulmaktır.Kuzeninin düğününde de ilk sezonunu düello yüzünden kaçırdığı için evlenememesinden sorumlu tuttuğu,hayatlarını,ailelerini mahvettiğini düşündüğü daha tanışmadan nefret ettiği Hugh ile eşleşince sinirlenir.
Sarah dışında herkes Hugh'ı suçlamaktan vazgeçmiştir.Birbirinden hiç hoşlanmayan bu ikili arka arkaya iki düğüne katılmak zorunda kalır.Aralarında ki atışmalar bir süre sonra ateşkese dönüşür. Sarah nefret ettiği adamı bir süre sonra takdir etmeye başlar.Vakit geçirdikçe de ikilinin başka duyguları hissetmesi fazla sürmez.
Seri boyunca geçen düello ve sonrasında yaşananları iki taraftan da öğrenmiş olduk. Hugh için hayatımızı mahvettiniz dendi ama asıl hayatı mahvolan oydu. Herkes mutlu mesutken sakat kalan o oldu onun suçlanması çok saçmaydı bu yüzden başta Sarah çok sinir bozucu geldi.Kitapta pek bir olay yok zaten düğünlerle geçiyor bu yüzden diğer iki kitabın kahramanları Honoria ve Daniel'i bol bol görüyoruz. Daniel Anne ile tanıştığında tek gözü mordu onunla evlenirken yine mor bu kitapta da harikaydı.Sarah'ın üç kız kardeşi de çok eğlenceli özellikle tek boynuzlu at sevdalısı Frances.Leydi Danbury bile var kitapta.Beklediğimden çok daha iyi,güzel bir kitaptı.
Karton Cilt, 344 sayfa
10Nisan2017 tarihinde, Epsilon Yayınları tarafından yayınlandı