Varoluşçuluk 'un babası sayılan Sartre (1905-1980) Aydınlanma Çağı'nda bu yana çağının tanığı ve bilinci (vicdanı) olabilmiş, edebiyata, felsefeye ve politikaya ilişkin görüşleriyle çağını etkilemiş, tartışmalara yol açmış ender bir yazar. 'Duvar'da yazarın beş öyküsü de yer alıyor. Kitaba adını veren 'Duvar' adlı öyküde, Frankocular tarafından ölüme mahkum edilen bir cumhuriyetçinin direncinin yitirip bir arkadaşını ele verişi; 'Oda' da kocasının deliliğini paylaşmaya çalışan Eve'nin çabaları; çağçıl 'Erostrates'te kalabalığın üzerine ateş ettikten sonra teslim olan Paul Hilbert'in gerçeküstücü eylemi; 'gizlilik'te iktidarsız kocasını daha erkeksi biri için terkeden 'soğuk' bir kadının öyküsü ele alınıyor. Son öykü 'Bir Yöneticinin Çocukluğu'nda ise bir sanayi yöneticisi olmaya hazırlanan Lucien'in cinsel gelişimine koşut olarak düşünsel bunalımları işleniyor.
Varoluşçuluk 'un babası sayılan Sartre (1905-1980) Aydınlanma Çağı'nda bu yana çağının tanığı ve bilinci (vicdanı) olabilmiş, edebiyata, felsefeye ve politikaya ilişkin görüşleriyle çağını etkilemiş, tartışmalara yol açmış ender bir yazar. 'Duvar'da yazarın beş öyküsü de yer alıyor. Kitaba adını veren 'Duvar' adlı öyküde, Frankocular tarafından ölüme mahkum edilen bir cumhuriyetçinin direncinin yitirip bir arkadaşını ele verişi; 'Oda' da kocasının deliliğini paylaşmaya çalışan Eve'nin çabaları; çağçıl 'Erostrates'te kalabalığın üzerine ateş ettikten sonra teslim olan Paul Hilbert'in gerçeküstücü eylemi; 'gizlilik'te iktidarsız kocasını daha erkeksi biri için terkeden 'soğuk' bir kadının öyküsü ele alınıyor. Son öykü 'Bir Yöneticinin Çocukluğu'nda ise bir sanayi yöneticisi olmaya hazırlanan Lucien'in cinsel gelişimine koşut olarak düşünsel bunalımları işleniyor.
"Kendimi öldürüyorum, çünkü var değilim. Ve siz de, insan kardeşlerim, hiçsiniz!"
bir yalan olduğunu bildiğin bir şey söylersin ve doğru çıkar. peki bu yalan mıdır?
düşünsel bunalımlar..
"Çok ender görülen cinsten böceklere bakar gibi merakla baktım onlara.."
Arkdaşımdan ödünç aldığım bir kitaptı. Güzeldir, tavsiye ederim.
İnsanın varoluşu, ölüm, öldürmek, delilik, eylem eylemsizlik..... İnsana dair ne varsa değişik yaş ve sosyoekonomik düzeyde insan öyküleriyle karşımızda. İnsanca olana bir tepki gibi. Her hikâyede neler olacağını kestiremiyorsun. Her biri bir tokat gibi patlıyor. Önyargılarımiz yok mu iste? Hep bildik hikâye deyip sonunda farklı bir noktaya vardıriyor konuyu Sartre.
Yazan Jean-Paul Sartre, kitabin adi DUVAR.. Eh dedim, okumasi kolay olmaz herhalde... Yanilmisim, gayet akici sekilde yazilmis hikayelerden olusuyor kitap...
Her hikayenin kahramani kendini, icine gomdugu kalin duvarlardan kurtarmaya calisirken, hayatda varoldugunu da gene kendine! kanitlamaya calisiyor.
Cinselligin, oldurme durtusunun ve de depresyonun cok acik olarak anlatildigi hikayeler nedense beni bunalima sokmadilar:) Varoluscu Sartre"in insani (kadin ve erkegi ayri ayri) irdeleyisi muthis ve kitapda O"nun felsefi goruslerine sik sik rastlamak mumkun...
Karton Cilt, 206 sayfa
2000 tarihinde