Rasyonel toplumların temsilcileri olan bir eşcinsel ressam, bir anti-komünist ve bir roman yazarı kaderci insanların yaşadığı bir ülkede; Tunusta karşılaşırlar. Çölde, bir türlü anlaşılamayan Araplar arasında ve her şeyi alt üst edebilen büyülü Afrikada bütün dış etkenlerden uzak kendileriyle başbaşadırlar... Highsmithin büyük bir ustalıkla kurguladığı bu buluşma ile Dostoyevskiden Nietzscheye kadar birçok fikir adamını meşgul eden suç, ceza, adalet ve vicdan kavramları hayattaki karşılıklarını bulup, yaşamaya başlarlar. Afrika güneşinin saklanmayı imkânsızlaştıran aydınlığı yalnız ve sevgisiz yaşayan ama kibirlerinden vazgeçmeyen aydınları bu hesaplaşmaya zorlar sanki. Üstelik bu, klasik polisiyenin vazgeçilmez öğeleri olan kan, silah ve kahramanlık figürlerine başvurulmadan yapılır.Edebi ve diri bir gerilimle insanlar hem kendi içlerindeki kara ayrıntılarla yüzleştikleri bir yolculuğa çıkarlar...
Rasyonel toplumların temsilcileri olan bir eşcinsel ressam, bir anti-komünist ve bir roman yazarı kaderci insanların yaşadığı bir ülkede; Tunusta karşılaşırlar. Çölde, bir türlü anlaşılamayan Araplar arasında ve her şeyi alt üst edebilen büyülü Afrikada bütün dış etkenlerden uzak kendileriyle başbaşadırlar... Highsmithin büyük bir ustalıkla kurguladığı bu buluşma ile Dostoyevskiden Nietzscheye kadar birçok fikir adamını meşgul eden suç, ceza, adalet ve vicdan kavramları hayattaki karşılıklarını bulup, yaşamaya başlarlar. Afrika güneşinin saklanmayı imkânsızlaştıran aydınlığı yalnız ve sevgisiz yaşayan ama kibirlerinden vazgeçmeyen aydınları bu hesaplaşmaya zorlar sanki. Üstelik bu, klasik polisiyenin vazgeçilmez öğeleri olan kan, silah ve kahramanlık figürlerine başvurulmadan yapılır.Edebi ve diri bir gerilimle insanlar hem kendi içlerindeki kara ayrıntılarla yüzleştikleri bir yolculuğa çıkarlar...