... Gittikçe esâret hafifliyorsa da, tahammül de azalıyor. İnsanın sinirleri çelikten değil ki, ilânihâye metanetini muhafaza etsin; fakat bende, felsefe gibi kuvvetli bir sinir ilâcı bulunduğu için, metânetim eksilmiyor. Hâdiseleri herkes başka türlü görür; filozof başka türlü görür. Filozof hâdiselere bakmaz, bu hâdiselerin bir araya gelince ifâde ettikleri tekâmül hareketine bakar. Cemiyetler terakkiye, tekâmüle doğru gidiyorlar mı? Filozofun aradığı budur. Tekâmül varsa, istikbâl iyidir. O hâlde gam yoktur. Meselâ ipekböceği kozanın içine bir tırtıl hâlinde gelir. Kozava röntgen şuâiyle bakıldığı zaman tırtılın büzülmeye başladığı görülür. Başkaları bunu görünce, eyvah ipekböceği ölüyor, der. Hâlbuki filozof bakınca der ki, hayır, ipekböceği ölmüyor, belki tırtıl hâlinden, kelebek hâline geçiyor. İpekböceği gibi, cemiyetler de tırtıl hâlinden, kelebek hâline geçebilirler. İşte bugün dünyadaki karışıklıklar bundan ileri geliyor. ...Ziya Gökalp(Felsefe Derslerini kaleme aldığı Maltadaki sürgün günlerinde, kızı Senihaya Polveristadan yazdığı 14 Haziran 1920 tarihli mektubundan
... Gittikçe esâret hafifliyorsa da, tahammül de azalıyor. İnsanın sinirleri çelikten değil ki, ilânihâye metanetini muhafaza etsin; fakat bende, felsefe gibi kuvvetli bir sinir ilâcı bulunduğu için, metânetim eksilmiyor. Hâdiseleri herkes başka türlü görür; filozof başka türlü görür. Filozof hâdiselere bakmaz, bu hâdiselerin bir araya gelince ifâde ettikleri tekâmül hareketine bakar. Cemiyetler terakkiye, tekâmüle doğru gidiyorlar mı? Filozofun aradığı budur. Tekâmül varsa, istikbâl iyidir. O hâlde gam yoktur. Meselâ ipekböceği kozanın içine bir tırtıl hâlinde gelir. Kozava röntgen şuâiyle bakıldığı zaman tırtılın büzülmeye başladığı görülür. Başkaları bunu görünce, eyvah ipekböceği ölüyor, der. Hâlbuki filozof bakınca der ki, hayır, ipekböceği ölmüyor, belki tırtıl hâlinden, kelebek hâline geçiyor. İpekböceği gibi, cemiyetler de tırtıl hâlinden, kelebek hâline geçebilirler. İşte bugün dünyadaki karışıklıklar bundan ileri geliyor. ...Ziya Gökalp(Felsefe Derslerini kaleme aldığı Maltadaki sürgün günlerinde, kızı Senihaya Polveristadan yazdığı 14 Haziran 1920 tarihli mektubundan