Ünlü Meksikalı ressam Frida Kahlonun, beyazperdeye de aktarılan yaşamöyküsü. Picasso, ünlü bir başka ressamla konuşurken, Ne sen ne de ben, Fridanın yaptığı portreleri resmedecek yeteneğe sahibiz demişti. Hayat dolu, zeki ve seksi bir kadın olarak pek çok erkeğin, yetenekli bir ressam olarak da tüm dünyanın ilgisini çeken Fridanın yaşam öyküsü, acılarla sona erdiği güne kadar eğlence ve ihtişamla dolu gibi görünse de gerçek öyle değil. Diego Riveranın karısı, Troçkinin sevgilisi ve Avrupa sanat çevrelerinin gözbebeği olan ressam, kısa yaşamına çocuk felci, korkunç bir trafik kazası, sayısız ameliyat ve iki yüze yakın tablo sığdırmış. Politik bilinçle beslenmiş sanata tutkunun, acıya dayanıklılığın, olağanüstü yeteneğin inanılmaz öyküsü bu kitap.
******
Hayatım, ünlü kişilerin arasında geçti. Hepsi de çok ünlü birçok kişi. Diego, Frida ve tabii daha pek çok kişi. Politikacılar, film yıldızları... Evet, artık nihayet film yıldızlarıyla tanışabiliyordum, hem de birçoğuyla. Ressamlar... Fotoğrafçılar. Troçki, Vasconcelos, Cantinflas, Dolores del Rio, Siqueiros, Lupeun birbirinden harika fotoğraflarını çeken Edward Weston. Pek çok, pek çok ünlü şahsiyet. Kimse orada olduğumu fark etmiyordu bile. Ama partilerine, toplantılarına, açılışlara ben de sürekli gidiyordum... Çünkü ben Frida Kahlonun kardeşiydim. Dünya çapında ünlü bir ressam ve bir kültür ikonu olan Frida Kahlonun hayatı aşırı uçlarda geçti hep. Felç yüzünden sakat ve on sekiz yaşında geçirdiği ölümcül bir kaza sonrasında da kısır kalan Frida, Meksikanın ünlü duvar ressamı Diego Rivera ile evlendi. İhtiras, aşk ve kıskançlıkla beslenen bu fırtınalı ilişki, bütün dünyanın hayalgücünü esir edecekti. Elinizdeki kitap, Diego ve Fridanın evliliğine ilk elden tanıklık eden bir kadının, Fridanın kızkardeşi Christinanın anlatımıdır. Kitap, hem parlak bir biçimde tasarlanmış bir kurmaca metin hem de aynı zamanda çekici ve benzersiz bir kadının gerçek bir portresidir. Frida, yirminci yüzyılın ilk yarısında aynı erkeğe âşık kızkardeşler arasındaki yoğun rekabetin içine ve Meksikanın büyüleyici tarihinden unutulmaz bir döneme çekiyor okuru. Rus devrimci Troçkiden güzel sinema yıldızları Maria Felix, Dolores Del Rio ve Paulette Godarda. Yazar Barbara Mujica, bu etkileyici ve olağanüstü insanların portrelerini gerçek bir dram duygusuyla çiziyor ve insanı altüst eden bir sonuca varıyor...
******
Ünlü Meksikalı ressam Frida Kahlonun, beyazperdeye de aktarılan yaşamöyküsü. Picasso, ünlü bir başka ressamla konuşurken, Ne sen ne de ben, Fridanın yaptığı portreleri resmedecek yeteneğe sahibiz demişti. Hayat dolu, zeki ve seksi bir kadın olarak pek çok erkeğin, yetenekli bir ressam olarak da tüm dünyanın ilgisini çeken Fridanın yaşam öyküsü, acılarla sona erdiği güne kadar eğlence ve ihtişamla dolu gibi görünse de gerçek öyle değil. Diego Riveranın karısı, Troçkinin sevgilisi ve Avrupa sanat çevrelerinin gözbebeği olan ressam, kısa yaşamına çocuk felci, korkunç bir trafik kazası, sayısız ameliyat ve iki yüze yakın tablo sığdırmış. Politik bilinçle beslenmiş sanata tutkunun, acıya dayanıklılığın, olağanüstü yeteneğin inanılmaz öyküsü bu kitap.
******
Hayatım, ünlü kişilerin arasında geçti. Hepsi de çok ünlü birçok kişi. Diego, Frida ve tabii daha pek çok kişi. Politikacılar, film yıldızları... Evet, artık nihayet film yıldızlarıyla tanışabiliyordum, hem de birçoğuyla. Ressamlar... Fotoğrafçılar. Troçki, Vasconcelos, Cantinflas, Dolores del Rio, Siqueiros, Lupeun birbirinden harika fotoğraflarını çeken Edward Weston. Pek çok, pek çok ünlü şahsiyet. Kimse orada olduğumu fark etmiyordu bile. Ama partilerine, toplantılarına, açılışlara ben de sürekli gidiyordum... Çünkü ben Frida Kahlonun kardeşiydim. Dünya çapında ünlü bir ressam ve bir kültür ikonu olan Frida Kahlonun hayatı aşırı uçlarda geçti hep. Felç yüzünden sakat ve on sekiz yaşında geçirdiği ölümcül bir kaza sonr... tümünü göster
582 sayfa