Haliçli Köprü, iki dünya arasında gidip gelen yürekli bir gezginin romanı. E.Sevgi Özdamar, 60lı yılların sonunda, radikal bir kararla ailesinden kopup Berline giden genç bir Türk kızının öyküsünü keskin bir gözlem gücü ve şiirsel bir dille anlatıyor. Telefunken fabrikasında işçi olarak çalışan, bir yandan tiyatronun öte yandan yurdunun özlemini çeken, aşkın ne olduğunu keşfetmeye çabalarken doğup büyüdüğü ülkenin tabularından ve geleneklerinden kopamayan İstanbullu bir kızın kişisel öyküsünün içinde 60lı yıllarda yabancı işçi akımına kapılıp Türkiyeden Almanyaya giden ilk kuşağın yer yer gülünesi, yer yer trajik yaşamı da barınıyor. Türkiyenin çalkantılı döneminden kesitlerin yanında 68 kuşağının ve öğrenci hareketlerinin, dönemin fikir akımlarının da geniş yer verildiği roman, bu bağlamda bir dünya panoraması çiziyor.Tek kelimeyle: Büyük bir kitap.
Haliçli Köprü, iki dünya arasında gidip gelen yürekli bir gezginin romanı. E.Sevgi Özdamar, 60lı yılların sonunda, radikal bir kararla ailesinden kopup Berline giden genç bir Türk kızının öyküsünü keskin bir gözlem gücü ve şiirsel bir dille anlatıyor. Telefunken fabrikasında işçi olarak çalışan, bir yandan tiyatronun öte yandan yurdunun özlemini çeken, aşkın ne olduğunu keşfetmeye çabalarken doğup büyüdüğü ülkenin tabularından ve geleneklerinden kopamayan İstanbullu bir kızın kişisel öyküsünün içinde 60lı yıllarda yabancı işçi akımına kapılıp Türkiyeden Almanyaya giden ilk kuşağın yer yer gülünesi, yer yer trajik yaşamı da barınıyor. Türkiyenin çalkantılı döneminden kesitlerin yanında 68 kuşağının ve öğrenci hareketlerinin, dönemin fikir akımlarının da geniş yer verildiği roman, bu bağlamda bir dünya panoraması çiziyor.Tek kelimeyle: Büyük bir kitap.
264 sayfa