Muazzez İlmiye Çığ, bu kitabında okuyuculara yepyeni ufuklar açıyor; Anadolunun ortasında en az 3 500 yıl önce bir imparatorluk kurmuş olduğu halde çok az tanıdığımız Hititleri, akıcı bir anlatımla gözler önüne seriyor. Annesi Sumerolog Hatice Kızılyay ile Hattuşaya giden 14 yaşındaki İştar yazmış bunları; bulunan her yeni tabletten öğrendiklerini günlüğüne geçirmiş. İki ayı kapsayan bu günlükte, Hititlerin saray entrikaları, cinayetleri, kralların yıllıkları, fermanları, kanunları, mahkemeleri, Tanrıları, efsaneleri, fal ve sihirleri, çeşitli törenleri, aile yapıları, hastalık, doğum, evlenme ve boşanmaları, kitaplıkları, dil ve yazılarının çözümü, müzik, dans ve içkileri hakkında bilgiler sunuluyor.
Muazzez İlmiye Çığ, bu kitabında okuyuculara yepyeni ufuklar açıyor; Anadolunun ortasında en az 3 500 yıl önce bir imparatorluk kurmuş olduğu halde çok az tanıdığımız Hititleri, akıcı bir anlatımla gözler önüne seriyor. Annesi Sumerolog Hatice Kızılyay ile Hattuşaya giden 14 yaşındaki İştar yazmış bunları; bulunan her yeni tabletten öğrendiklerini günlüğüne geçirmiş. İki ayı kapsayan bu günlükte, Hititlerin saray entrikaları, cinayetleri, kralların yıllıkları, fermanları, kanunları, mahkemeleri, Tanrıları, efsaneleri, fal ve sihirleri, çeşitli törenleri, aile yapıları, hastalık, doğum, evlenme ve boşanmaları, kitaplıkları, dil ve yazılarının çözümü, müzik, dans ve içkileri hakkında bilgiler sunuluyor.
Kitabı beğenerek okudum. 14 yaşındaki bir kızın kaleminden bu kadar güçlü bir anlatım beklemiyordum. Gerçekten de gördüklerinin ve de duyduklarının hakkını kalemiyle vermiş. 3500 yıl öncesinin hayatına dair bir şeyler okumak insanı etkiliyor. Özellikle de bazı geleneklerin günümüze kadar geldiğini görmek de bir yandan şaşırtıyor.
Arkeolojiye merakım gittikçe artmaya başladı Muazzez İlmiye Çığ sayesinde.
231 sayfa