Karanlıkta neyle karşılaşacağınızı asla bilemezsiniz...
İki Yabancı
Makenna James daha kötü bir gün geçiremeyeceğini düşünüyordur; ta ki zifiri karanlık bir asansörde bir yabancıyla mahsur kalana dek. İnce çizgili tayyörünün içinde salınan şık muhasebecinin telefonu çalınca dikkati dağılır ve asansördeki adamda gözüne çarpan tek şey, elinin üstündeki ejderha dövmesidir.
Dört Saat
Kızıl saçlı bir kadın telaşla asansöre binip çantasında telefonunu aramaya başlayınca Caden Grayson keyiflenir. Birden elektrik kesildiğindeyse bu keyif yerini paniğe bırakır. Pirsinglerine, dövmelerine ve korkunç görünümlü yarasına rağmen karanlıktan ve dar alanlardan çok korkmaktadır. Şimdiyse en kötü kâbusunun içinde hapsolmuştur.
Zifiri Karanlık Bir Asansör
Şimdi Makenna ve Caden'ın korkuyla baş edebilmek için birbirlerine yardım etmeleri gerekmektedir. Dış görünüşe dayalı önyargıları olmayınca ne kadar çok ortak noktaları olduğunu fark ederler. Ortamı ısıtan karanlıkta aralarındaki çekim giderek büyür ve havada kıvılcımlar uçuşmaya başlar. Peki ama ışıklar tekrar yandığında da aynı şekilde hissedecekler midir?
"Laura Kaye yoğun bir duygusal atmosfer, tutkulu bir çekim ve eğlenceli diyaloglarla ilgi çekici bir okuma sunuyor. Tek kelimeyle muhteşem, şiddetle tavsiye ediyoruz."
-Manic Reviews-
"Karanlıkta, birbirinden çekici karakterleriyle çok romantik ve şehvetli. Bu kitabı çabucak bitireceksiniz ama kesinlikle tadı damağınızda kalacak."
-Book Wenches-
"Uzun zamandır böyle etkileyici, duygusal ve kahramanların psikolojik altyapısını başarıyla veren bir aşk hikâyesi okumamıştım. Bu kitap beni diğer Laura Kaye kitapları için sabırsızlandırıyor."
-One Good Book Deserves Another-
Karanlıkta neyle karşılaşacağınızı asla bilemezsiniz...
İki Yabancı
Makenna James daha kötü bir gün geçiremeyeceğini düşünüyordur; ta ki zifiri karanlık bir asansörde bir yabancıyla mahsur kalana dek. İnce çizgili tayyörünün içinde salınan şık muhasebecinin telefonu çalınca dikkati dağılır ve asansördeki adamda gözüne çarpan tek şey, elinin üstündeki ejderha dövmesidir.
Dört Saat
Kızıl saçlı bir kadın telaşla asansöre binip çantasında telefonunu aramaya başlayınca Caden Grayson keyiflenir. Birden elektrik kesildiğindeyse bu keyif yerini paniğe bırakır. Pirsinglerine, dövmelerine ve korkunç görünümlü yarasına rağmen karanlıktan ve dar alanlardan çok korkmaktadır. Şimdiyse en kötü kâbusunun içinde hapsolmuştur.
Zifiri Karanlık Bir Asansör
Şimdi Makenna ve Caden'ın korkuyla baş edebilmek için birbirlerine yardım etmeleri gerekmektedir. Dış görünüşe dayalı önyargıları olmayınca ne kadar çok ortak noktaları olduğunu fark ederler. Ortamı ısıtan karanlıkta aralarındaki çekim giderek büyür ve havada kıvılcımlar uçuşmaya başlar. Peki ama ışıklar tekrar yandığında da aynı şekilde hissedecekler midir?
"Laura Kaye yoğun bir duygusal atmosfer, tutkulu bir çekim ve eğlenceli diyaloglarla ilgi çekici bir okuma sunuyor. Tek kelimeyle muhteşem, şiddetle tavsiye ediyoruz."
-Manic Reviews-
"Karanlıkta, birbirinden çekici karakterleriyle çok romantik ve şehvetli. Bu kitabı çabucak bitireceksiniz ama kesinlikle tadı damağınızda kalacak."
-Book Wenches-... tümünü göster
Çerezlik, kolay okunabilen, kısa ve keyifli bir kitaptı. Ama hala alışamadığım şey 1,5 günde bu kadar şeyin olup bitmesi. Diğer novella tarzında okuduklarımda en azından araya birkaç gün giriyordu. Burada ise, asansörde başlayıp evde son bulan 1,5günlük bir macera vardı ve beni tatmin etmedi. Özellikle birbirlerini tanımayan iki yabancı hissini hiç alamadım. Yani her ne kadar öyle olsa da okurken sanki uzun bir flörtün ardından olan olaylarmış gibiydi. Yakınlaşmalarına amenna ama kısacık zamanda da birbirlerini çok iyi tanıdıklarına dair o konuşmalar pek olmadı. Başka ne diyebilirim diye düşünüyorum da kitap kısa olunca söyleyeceklerimde kısa oldu He unutmadan 160 sayfanın neredeyse hepsi yaşadıkları çekim üzerineydi. Yani 160=cinsellik. Neyse ki Caden’in hikâyesi birazda olsa o ortamı dağıttı yoksa sadece seks üzerine bir kitap okudum sanacaktım.
http://geceleylaktomurcuk.blogspot.com.tr/
Kitabin konusunu çok beğenmiştim.Gerçekte başima gelse asansörde taş gibi bir adamla değil,şansıma yaşlı birisi olurdu.O yüzden Allah korusun diyorum 😁 Şaka bir yana orta karar kitaplardan biriydi.Okuyacaksaniz beklentiye kapılmamanizi öneririm.
Okuyacak bir şey bulamadıysanız bu kısa hikaye iyi gelebilir :)
Okuması keyifli, akıcı bir kitaptı. Zaten kısacık hemencecik bitiyor. Caden ve Makenna çok tatlılardı. Beklenen bir sondu ama oraya gelene kadar karanlıkta yaşadıkları kitabı güzel kılan şeydi. Her şeyin gözle görülen olmadığı, iç güzelliğin yüzeysel güzellikten daha önemli olduğunu anlatıyor kısaca. Birbirlerinin hassas noktalarına samimi şekilde duyarlı davranmalari da ayrı güzeldi. Tavsiye ederim ^^
Tabiri caizse tam bir çerezlik kitap. Konu güzel sıkmıyor okurken. Hani sonu tahmin ediyorsunuz zaten ama o arada karanlıkta asansörde yaşananlar okutturuyor kitabı size. Vay be diyorsunuz. Ben Makenna'yı da Caden'i de çok sevdim. Yaşadıkları, bunları birbirleriyle paylaşmaları çok güzeldi.
anlatım kurgu çok sürükleyici yaşamadan yazılamaz gibi geldi tavsiye ederim.
Yani aslında içine birkaç konu daha konsa süper olurdu .sanki bir kitabın orta yerinden bir bölüm çıkarılıp alınmış kitap yapılmış gibi :/
Yazarın okuduğum ilk kitabı sanırım başka da okumam. Sıradan, basit bir konusu ve de anlatım tarzı var. Kitap okumayı seven ve sürekli olarak okuyanlar için çerez olarak dahi tanımlanamaz. Zaman kaybından başka bir şey değil. Özellikle parayla almayı düşünenler için kesinlikle tavsiye etmem.
Makenna adli mahasebecidir. Bir davanın muhasebe ve iş uygulamaları gibi kısımlarını analiz eder. Erkeklerle dolu bir evde büyüdüğü için kendini bildi bileli erkeksi bir kız olmuştur. Üniversitede elbise, makyaj gibi şeylerle tanışsa da kendini yine erkek gibi görür. Kötü geçen bir günden sonra bitik halde asansöre bindiğinde asansörde Caden ile karşılaşır.
Caden sağlık görevlisidir. İnsanların pirsinglerine, dövmelerine bakmasını, eleştirel bakışları umursamaz. Yalnızlığı seven bir adamdır. Birkaç tane yakın arkadaşı vardır ve onlarda kendisini yıllardır tanıyan insanlardır. Tanımadığı insanlarla pek fazla konuşmazdı. Asansördeyken asansöre Makenna biner ve ikilinin berbat günü daha berbat olur asansörde kalırlar.
Caden ailesi ile geçirdiği kazada annesi ve erkek kardeşini kaybetmiştir. Kendisi de karanlıkta sıkıştığı için onda klostrofobi vardır. Makenna konuşurken oranın ne kadar dar ve boğucu olduğunu düşünmeden durabilir. Bu yüzden konuşmalarını ister. Makenna'nın açık sözlülüğünü sever, onu neşelendirir. En son ne zaman öyle hoş sohbet edip o kadar çok gülümsediğini hatırlamaz. Kendini iyi hisseder. Makenna'da Caden ile sohbetten hoşlanır. Yabancının biriyle zifiri karanlık bir asansörde kısılıp kalsa da rahat hisseder. Elektriğin geri gelip kendi yollarına gitmelerini iple çekmez. Birçok ortak noktaları olduğunu keşfederler. Görmediği bir adamın kendisine hissettirdikleri Makenna'nın hoşuna gider. Onun sert görüntüsüne, cüssesine rağmen tatlı, düşünceli, iç dünyasında kırılgan ve yumuşak bir adam olduğunu anlar. Konuştukça birbirlerini daha iyi tanırlar ve yakınlaşırlar. Çıktıktan sonrada geceyi birlikte geçirirler.
Caden kendini Makenna'nın yanında çok huzurlu hisseder. Huzur hissine pek aşina olmasa da Makenna'nın yanında bunu tadar. Makenna içinde durum farklı değildir ondan hoşlanır ve ikili asansörü sevmeye başlar.
Kısacık, farklı, kolay okunan bir kitap. İkili sevimliydi.
Karton Cilt, 160 sayfa
2015 tarihinde, Novella Yayınları tarafından yayınlandı