Zengin, yakışıklı ve kendini beğenmiş Drew Evans ile güzel, zeki ve hırslı Katherine Brooks buluştuğunda işlerin karmakarışık hale gelmesi şaşılacak bir şey değildir. Drew Evans’ın işi, milyon dolarlık anlaşmalar yapmak ve New York’un en güzel kadınlarını tek bir gülümsemeyle baştan çıkartmaktır. Peki, öyleyse neden yedi gündür evden dışarı çıkmıyor? Neden mahvolmuş, sefil bir halde ve depresyonda? Ona sorduğunuzda size sebebinin grip olduğunu söyleyecektir fakat hepimiz bunun doğru olmadığını biliyoruz. Katherine Brooks, Drew’un babasının yatırım bankacılığı firmasında işe başladığı anda gösterişli playboyun hayatındaki her alanın bir karmaşaya sürüklenmesine sebep olmuştur. Profesyonel alandaki yarışları Drew’un cesaretini kırıyor, Katherine’e karşı hissettiği çekim dikkatini dağıtıyor ve onu yatağa atma girişimlerindeki başarısızlığı ise tamamen sinirlerini bozuyordur. Nasıl oluyordu da kadının biri çıkıyor ve ağzı iyi laf yapan çapkın bir adamı mahvolmuş, umutsuz biri haline getirebiliyordu? Hayatta asla sahip olmak istemediği tek şeyi gerçekleştirerek. ‘Karmakarışık’ dünyada en çok kullanılan kitap sitesi Goodreads’de yapılan oylamalar sonucu 2014’ün en iyi çıkış yapan kitabı seçilmiştir.
Zengin, yakışıklı ve kendini beğenmiş Drew Evans ile güzel, zeki ve hırslı Katherine Brooks buluştuğunda işlerin karmakarışık hale gelmesi şaşılacak bir şey değildir. Drew Evans’ın işi, milyon dolarlık anlaşmalar yapmak ve New York’un en güzel kadınlarını tek bir gülümsemeyle baştan çıkartmaktır. Peki, öyleyse neden yedi gündür evden dışarı çıkmıyor? Neden mahvolmuş, sefil bir halde ve depresyonda? Ona sorduğunuzda size sebebinin grip olduğunu söyleyecektir fakat hepimiz bunun doğru olmadığını biliyoruz. Katherine Brooks, Drew’un babasının yatırım bankacılığı firmasında işe başladığı anda gösterişli playboyun hayatındaki her alanın bir karmaşaya sürüklenmesine sebep olmuştur. Profesyonel alandaki yarışları Drew’un cesaretini kırıyor, Katherine’e karşı hissettiği çekim dikkatini dağıtıyor ve onu yatağa atma girişimlerindeki başarısızlığı ise tamamen sinirlerini bozuyordur. Nasıl oluyordu da kadının biri çıkıyor ve ağzı iyi laf yapan çapkın bir adamı mahvolmuş, umutsuz biri haline getirebiliyordu? Hayatta asla sahip olmak istemediği tek şeyi gerçekleştirerek. ‘Karmakarışık’ dünyada en çok kullanılan kitap sitesi Goodreads’de yapılan oylamalar sonucu 2014’ün en iyi çıkış yapan kitabı seçilmiştir.
Ne kadar güldüm öyle. Okuduğum birçok güzel yorumu her yönüyle hak ettiğine gözlerimle tanıklık ettim.
Bütün kitap Drew’un bakış açısından, okuyucuyla sohbet eder bir havayla yazılmış. Ve Drew beni kendine hayran bıraktı. Çoğu zaman tavsiyeleri ve yaptıkları sinirlerimi bozsa da genel itibariyle tatlı, yemelik bir şekerdi adeta. Duymasın genel de tatlı lafını erkekler sevmezmiş. Bu da tavsiyelerinden biriydi.
Şaşırdığım nokta yazarın kadın olması. Ama yazılanlar sanki bir erkeğin yazabileceği, bir erkeğin iç dünyasından çıkabilecek şeylerdi. Tebrikleeer Emma.. Dili ve anlatımı harikaydı. Şimdiki zamanla yazılmış olsa da bu durum ilk kez beni etkilemedi. Normalde o ekle yazılan kitaplarda kapıda kalmış gibi hissederim ama tam tersi bana böyle bir şey hissettirmedi. Ve çevirmene teşekkürlerimi sunuyorum. Çünkü bilmemiz gereken her şeyi çevirmiş. Bazı kitaplarda başınıza gelmiştir mutlaka, çeviri esnasında bazı kısaltmalar veya bir film hatta bir kaç kelime aynen o şekilde, sayfanın sonunda açıklaması yapılmadan bırakılır ve bizler de netten yardım almak zorunda kalırız. Heh işte kitapta bunların hiç birine gerek kalmadı. Bu yüzden çevirmene minnettarım. Bu arada adı geçen filmleri bulabilirsem izlemeyi düşünüyorum.
Karakterler arasında ki diyaloglar en çok güldüğüm noktalardı. Zekice yapılan göndermeler, ince manalar vardı. Ve öyle bomboş, küfürlü konuşmalarla gülmeyi amaçlayanlardan kesiinlikle değildi. Tamam, belki azcık edepsizlik vardı ama Drew bunu bize bilimsel bir şeymiş gibi yansıttı bana göre. Adam çok iyi kelime oyunları yapıyor yahu! Kate’e gelirsek onun için pek bir şey diyemeyeceğim ama çetin cevizdi. Hırslı ve zeki. Drew’u alt edebilecek türden biri. Hatta ‘tam bir Alexandra’ dyebiliriz. ;) Bence okuyun Drew’u tanıma fırsatını kaçırmayın. Pardon Drew’un grip olma macerasını kaçırmayın diyecektim.
Elimde olsa bütün kitabı alıntı şeklinde paylaşacaktım ama bunlarla idare edin okuyana kadar :)
"Sen, ona Salak Sally demiyor muydun?"
"Evet," diye buyuk bir ciddiyetle başını sallayarak onaylıyor. "Diyordum. Ve ona aşıktım."
Hala hicbir şey anlamış değilim.
"Bütün üçüncü sınıfların onu, Salak Sally diye çağırmasına sen sebep olmadın mı?"
Tekrar başıyla onaylıyor ve "Aşk, insana aptalca şeyler yaptırıyor işte." diyor, sesinin bilgece çıkmasına özen göstererek.
Sanırım öyle. Çünkü...
"O kız, sırf sen başına bela oldun diye, haftada iki kez terapiste gitmek icin dersten erken cıkmıyor muydu?"
Bunu bir sure duşunuyor. "Evet, doğru. Bilirsin, aşkla nefret arasında cok ince bir cizgi vardır, Drew."
"Sally Jansen, o sene okul değiştirmemiş miydi, hani-“
"Bak dostum, demek istediğim, o kızdan hoşlandım. Onu sevdim. Harika olduğunu duşunuyordum. Ama bu duygularla başa cıkamıyordum. Bunları nasıl doğru şekilde ifade edebileceğimi bilmiyordum."
Ne zaman birisi - bu birisi de genellikle ben oluyorum - küfür etse, içine bir dolar koymaları gerekiyor. Bu hızla giderse, Mackenzie üniversite parasını o kavanozdan çıkaracak.
Görünüşe göre, pek çok kadının ant içtiği 'karşı cinsin yanında salatadan başka bir şey yemem' kuralını pek takmıyor gibiydi. Hem kadınlar bu fikri nereden edindiler ki? Sanki bir adam kalkıp arkadaşına, "Oğlum, kız çok çirkindi ama o marulu öyle güzel yedi ki, ona sahip olmak zorundaydım," diyecekmiş gibi.
“…şu çocuğa Sindirella'yı seyrettirme. O çizgi filmin nasıl bir örnek teşkil etmesi gerekiyor cidden? Başkahramana bak bir kere. Lanet olası ayakkabısını nerede bıraktığını bile hatırlamayan, malın teki. Sonra bir de kalkıp tayt giymiş bir puştun ayakkabıyı getirmesini bekliyor. Böyle boktan şey görmedim."
Yaşlı kadınların bana karşı bir şeyi oluyor. Nasıl açıklarım bilmiyorum ama yanağımdan makas alma, kafamı sıvazlama türünde bir şeyden bahsetmiyorum. Kıçımı avuçlama, şeyimi okşama ya da 'neden tekerlekli sandalyemi süpürge dolabına itmiyorsun, içeride neler neler yaparız' türden bir şeyi kastediyorum.
İnsanın psikolojisi bozuluyor.
NYU bir inceleme yaptı. Farelerle. Erkek farelerin beyinlerine elektrotlar yerleştirerek kafeslerine iki buton koydular. O küçük şanslı piçler mavi butona bastığında, elektrotlar orgazmı tetikliyordu. Kırmızı butona bastıklarında ise, yemek veriliyordu. Farelerin hepsine ne olduğunu bilmek ister misiniz?
Öldüler.
Açlıktan hem de.
Hiçbiri asla kırmızı butona basmadı.
“…Bana küfret, vur, içinde ne varsa dök. Hepsini kaldırabilirim. Çünkü sen beni ittikçe, ben bunun gerçek olduğunu ispatlamak için daha çok savaşacağım. Hiçbir yere gitmediğimi ve sana olan hislerimin değişmeyeceğini göstereceğim. Ve sonra bir gün — belki yakın zamanda değil, ama bir gün — sana, 'sen, Kate Brooks. Sen hayatımın aşkısın’ diyeceğim ve sen, bunun doğru olduğundan hiçbir şüphe duymayacaksın."
Kesinlikle komik, kesinlikle romantik,kesinlikle eğlenceli bir kitaptı.Okumaya başladığınızda bir bakmışsınız kitabı yüzünüzde gülümsemeyle bitirmişsiniz. DREW yani kitabımızın kahramanı sizi öyle etkisi altına alıyor ki kitabın sonunda helal be sana DREW diyorsunuz :)) Neyse okurken biraz keyiflenmek,gülmek isterseniz kitabı okuyun derim çünkü tam buna göre kitap.İyi okumalarr..
Kaç gündür yoğunluktan okuyamadım ama sonunda kitabı bitirdim.Konusu açısından söylenecek pek bir şey yok.Tek farkı erkek bakış açısıyla yazılmış olması.Baş karakterimiz egoist Drew bize zorla günlüğünü okutuyor :))) kitap içinde çok mantıklı cümleler vardı.Özellikle altlarını çizmemek için çok çaba harcadım.Kate bana biraz soğuk geldi ama sanırım kitabı erkeğin gözünden okuduğumuz için böyle.Normalde şimdiki zaman ekiyle yazılmış kitapları okuyamam ama bunda hiç rahatsız olmadım.Genel olarak baştan sona akıcı bir kitaptı ve bazı yerleri okurken çok eğlendim.İkinci kitabı mutlaka okumayı düşünüyorum.Tavsiye ederim. :)
Selamlar Kitap Canavarları,
Eğlenceli bir romantik komedi kitabı mı okuyasınız var? Bundan daha iyisini yakın zamanda okumadım. Gülmekten koptuğum yerler oldu. Bu kitaba denk gelirseniz okuyunnn :) Bazı yerleri uzatılmış olabilir, belki birazcık daha kısa olabilirdi ama yine de sıkmadı beni. Çok çok eğlendim okurken.
Uzun zamandır bir erkek tarafından anlatılan kitap okumamıştım. Zaten aklıma bi Christian Grey'in bakış açısı bölümleri geliyor nedense sadece ve sanırım bundan sonra da Drew gelecek :))) Ahh Drew, sonunda layığını buldun :)))
Baş kahramanımız Drew Evans bankacılık sektörünün yıldızlarından aynı zamanda hızlı bir playboy :)) Adamın tek bir bakışı yada cümlesiyle elde edemeyeceği hatun yok. Şeklimi Koyarım. Ta ki, Katherine ile karşılaşana kadar. Katherine ile bir barda tamda ımmmm bir görüşmeden(!) sonra karşılaşırlar ve o an peşine takılır. Katherine ne mi tepki verdi peki? Tabi ki Drew'e bakmadı neden mi? Çünkü nişanlııı :==))
Bundan sonraki olayların bilindik, amannnn klasik çapkın yakışıklı adam bir kıza saplanır ve doğru yolu bulur falan filan diye mi düşünüyosunuz?
Bende öyle düşünmüştüm
Uzun zamandır bu kadar eğlenceli bir kitap okumamıştım. :)
Olabildiğince kısa kısa aldığım bir kaç alıntıyı paylaşayım :)))
"Bana öyle bakmayın. Aslında kötü bir adam değilimdir. Mesela hiç yalan söylemem. Kadınları, onlarla beraber bir geleceğiniz olduğuna veya ilk görüşte aşka inandığıma dair, süslü püslü laflarla kandırmaya çalışmam"
****
"Ona nerede çalıştığımı söylediğimde, bu muhteşem kadının ağzını nasıl şaşkınlıkla açtığını gördünüz mü? Aslında yüzünün aldığı ifadeden bir şeyler çakmalıydım. Ama o an hiç fark etmedim. Göğüslerini kesmekle meşguldüm sanırım."
****
Uyarmadı demeyin, Drew çokkk yaramaz biri :)))
"Dönüp Kızıl Saçlı'nın kız kardeşine -daha doğrusu ikizine- bakıyorum. Bir anda planlarım değişiveriyor. Biliyorum, biliyorum... Aynı lunapark trenine iki kez binmem demiştim. Ama söz konusu ikiz trense?"
****
"Tamam, burada bir duralım; çünkü yüzünüzde beni yargılayan bir ifadenin belirdiğini görebiliyorum. Ayrıca tiz bir sesle söylediğiniz onaylamaz sözler de kulağıma geliyor, P içe bak. Bir kızla yatmış - gerçi bu durumda iki kız oluyor ama neyse- şimdi de arkadaşlarına anlatıyor. Ne kadaaarrrr saygısızca...
Öncelikle bir kadın ona saygı duymamı istiyorsa, saygıyı hak eden biri gibi davranmalıdır. İkincisi p içlik filan yapmaya çalıştığım yok, normal bir erkek gibi davranıyorum ve her erkek arkadaşlarıyla seksten bahseder.
Belki gözünüzden kaçmış olabilir diye tekrarlıyorum.
Her Erkek, Arkadaşlarıyla Seksten Bahseder.
Bir erkek size, konuşmadığını söylüyorsa hemen kıçına tekmeyi basın. Çünkü yalan söylüyordur."
****
Bu adamın radarından kaçabilen birisi yok mu yahu :)))
"Kız önünde duran biriyle konuşurken gözlerim sırtında geziniyor. İç güdüsel olarak bakışlarım kalçalarına yöneliyor ve... Bir dakika.
Dur, dur bir dakika.
Bu kıçı daha önce gördüm ben.
Hadi canım, yok artık!
kız bana doğru dönüyor.
Aynen öyle..!"
****
"Muhtemelen kadınlar senin dikkatini çekmek ya da onlara gülümsemeni sağlamak için önünde şekilden şekle giriyorlardır.' diye sürdürüyor sözlerini Kate, 'ama bu benim için geçerli değil. Takıldığın tiplerden biri yada karyola direğindeki bir çentik olmayı planlamıyorum, o yüzden repliklerini, gülümsemeni ve saçmalıklarını başkalarına saklayabilirsin." Dövmek
Kate cümlesini bitirir ve masaya doğru eğilir. Drew sizce bu cümleler karşısında ne düşünüyor? Ne.?? Ne.??
"Biraz daha eğilirse göğüs arasını görebilirim."
****
"Drew karşı konulmazlığını kaybediyor. Az önce fena fırça yedi. Hem de bir kadından." diyor Matthew, aşırı bir mutlulukla..
Steven acımasızca başını sallıyor. 'Dünyama hoş gelin dostum."
***
"Kate hemen 'Rüyanda görürsün' diyor.
Sırıtıyorum.
'Aslında rüyalarıma seni çekilirken değil.. bir şeye doğru yaklaşırken görüyorum.'
****
"Kız kaldırma moduna giren Matthew, 'Dolores. Muhteşem bir kız için muhtelem bir isim. Üstelik klitorisle de kafiyeli... O konuda uzmanım da."
Matthew'la tanıştınız mı? Drew'in yakın arkadaşı olur da kendileri
***
Drew'a karşı koymak imkansız, adam ukalalık filan yapmıyor, İnanmıyor musunuz? Alın size bir alıntı:
"Yaşlı kadınların bana karşı bir şeyi oluyor. Nasıl açıklarım bilmiyorum ama yanağımdan makas alma, kafamı sıvazlama türünde bir şeyden bahsetmiyorum. 'Neden tekerlekli sandalyemi süpürge odasına itmiyorsun, içerde neler yaparız' türünden bir şeyi kastediyorum."
****
Aslında bu kitap sadece bir komedi değil, biz bayanların bazı olaylara daha farklı açıdan bakmaları gerektiğini de gösteriyor. Nasıl mı? Bu alıntı biz hatunlara gelsin..
"Kate çok zeki, açık sözlü ve hırslı bir kadın. Pek çok erkek böyle bir kadınla baş edemez. O yüzden ters strateji uygular ve çekindikleri bu nitelikleri, iticiymiş gibi gösterirler. Utanılacak bir şeymiş gibi."
****
Her zaman istediğini alan, şımartılmış, aşırı yakışıklı ve her şeye sahip Drew'in kafaya taktığı kız elinden gitmek istediğinde içinde yatan o muzip çocuk çok rahat ortaya çıkıyor. Bkz. Alıntı .
"Elini, hala kolunda duran elime yaslıyor. Sesi, bir çocuğa laf anlatmaya çalışıyormuş gibi sakin. 'Tamam, Drew. Önce Billy'yle konuşayım sonra seninle ofisinde buluşuruz olur mu?'
İki yaşındaymışım gibi ayaklarımı yere vurmak istiyorum. Hayır. Hiç de tamam değil.!"
****
Bunların yanı sıra, bu kitap acayip hiç kafa yormayacağınız bilgilerle dolu ve siz okudukça kopuyorsunuz. İşte bir örnek:
"204'te UCLA, kadınların sevişmeye -diğer günlük faaliyetlere kıyasla- ne kadar değer verdiğini belirlemek için bir anket yaptı. Peki sonuç ne oldu biliyor musunuz? Her on kadından sekizi seks ile uyku arasında bir tercih yapmaları gerekse, uykuyu seçeceklerini söyledi.
Aynı sene, NYU da bir inceleme yaptı. Farelerle. Erkek farelerin beyinlerine elektrotlar yerleştirerek kafeslerine iki buton koydular. O küçük şanslı p içler mavi butona bastığında, elektrotlar orgazmı tetikliyordu. Kırmızı butona bastıklarında ise, yemek veriliyordu.
Farelerin hepsine ne olduğunu bilmek ister misiniz?
Öldüler.
Açlıktan hem de.
Hiç biri asla kırmızı butona basmadı."
*****
Veee son alıntım.
"Herhalde mide bulandıracak derecede tatlı, vıcık vıcık laflar edeceğimi düşünmüyordunuz, değil mi? Sizi hayal kırıklığına uğrattıysam, üzgünüm."
Yüzümde hep bi gülümsemeyle okuduğum müthiş eğlenceli bir kitap. :))
İlk defa şimdiki zamanla yazılmış üstelik bir erkek kahraman ağzıyla yazılmış bir kitaba aşık oluyorum. Tamam kabul ediyorum daha dogrusu Drew Evans'a aşık oldum 🙈😂
kitap su gibi akıp gidiyor ve aşırı derecede komedi. Kahkahalarla güldüğüm bir dolu sahne var. Drew tam bir şebek yine de cok tatlı bir şebek oldugu dogrudur. Her şeyi batirmasina rağmen yılmadı ve tüm tatlılığıyla ve dürüstlüğüyle! (Aşırı dürüst iç seslere sahip😂) sonunda mutlu sona ulasmasını bildi.
Yastığına sarılıp ağlayan ve grip! oldugunu iddia eden bir adama hayran oldum... Nasıl olunmaz kii Drew bu onu anlatmaya kelimelerim yetersiz. Okuyun ve bu tatlı, şebek, ukala, zeki, çalışkan, umursamaz, çapkın, sersiri ama bir o kadar da tutkulu, içi dışı bir bla bla blaaa😂 adama aşık olun... cidden bu adam bütün bildiğimiz kitap karakterlerinden oldukça farklı ve dohdoğal.
Bu türü sevenlere cok cok cok siddetle oneriyorum. Okuması cok keyifliydi^^
Serinin diğer kitabını merakla beklemekteyim😍
✧ Karmakarışık ✧ #10 puan
✴ Ramazanın ilk günü kitaba başlayarak çarpılmadan bitirdiğim için ayrıca mutluyum ∩﹏∩
➲ Sağolsun ana karakterimiz olan Andrew'in aklı bir karış, bir yerlerinde dolandığından ∩▂∩ ∩▂∩
❃ Kitap adı gibi karmakarışık
⇨ Drew'e bayıldım ya
➠ Benim için tam bir şebek o ♡
☞ Heleki şu beni benden alan tavsiyeleri yok mu ?
♚ Çok yaşa sen Andrew !!
➩ Kitap kapağı ise tam bir Andrew Evans ﺴ
✒ Bölüm numaralarını yazan yazı stili çok tatlı değil mi ? ✎ ∩△∩
~ ~ ~
✮ Yazar tam anlamıyla harika !!
❈ Anlatımı&yazımı bu kadar mı şahane yazıp oluşturabilir ya ? ✎
↬ Çok fazlaca keyif aldım ^_^
◈ Hatta bayıldım
~ ~ ~
✦ Andrew hayatını anlatırken kullandığı benzetmeleri beni benden aldı ∩▂∩ istemsiz şekilde yüzümde gülümsemeler oluşuyordu ✧ ♡
✺ Dediğim gibi hiç sıkılmadan okudum
▷ Çok keyifliydi
→ Kitabın sonu ise tam anlamıyla Drew Evans'a yakışır şekilde bitti ♥
→ Çok uzatmadan yerinde bir finaldi ✔
~ ~ ~
✺ Yazarın, 4 kitaptan oluşturduğu serinin diğer 3 kitabı da alıp, tamamlayıp, okumayı istiyorum
▦ Tabi goodread'de baktığıma göre 3 kitabın da kapaklarına diyecek laf yok ∩﹏∩
♢ Her yerde kitap okuduğumdan bu tarz kapaklarla elimde dolaşmayı sevmiyorum
❃ Ephesus'a ciltli çıkardığı için kendimce teşekkür etmem lazım gibi ∩▽∩
~ ~ ~
✴ Karmakarışık tam anlamıyla :
→ Çok akıcı ✔
→ Keyif verici ∩▽∩
→ Hızlıca okunaklı yapısı var ✎ ✎
✪ Drew Evans'ı sevmemek elde değil
↪ Fazlaca sevilesi tipi var pisliğin ♡
✪ Kate'i de çok sevdim ben ya
↪ Hiç bir şekilde gıcık ve ya sinir eden bir hali yoktu ♥
☞ Yazarın erkek karakter ağzından yazdığı 433 sayfalık kitabı çokça başarılı buldum ✔
☞ Tam bir erkek kafasıyla yazmış ve kadın başarmış ya ✦ ✦
❁ Kitap samimiyet kokuyo ❁
⇨ Çokça içten
❢ Masum bir kitap olmadığını da unutmayın tabi ki ∩▂∩
~ ~ ~
➥ Karmakarışık'ı okumak isteyen okurlara çokça tavsiye ederim
♥ Keyif alarak okuyacağınızdan eminim
~ ~ ~
➤ "Oysaki bir erkek, işleri batırdığını itiraf etmektense dilini rendelemeyi tercih eder."
➤ "Düşük bütçeli bir korku filminden fırlamış, testereyle kendi ayağını kestiğinde dahi tepki vermeyecek bir zombi gibiyim."
➤ "Küfür etmek insana iyi gelir."
➤ "Hiçbir çıkarımda bulunmayın. Her şeyi bildiğinizi düşündüğünüzde bile. Haklı olduğunuzdan emin olsanız dahi. Muhakkak her şeyi teyit edin. Çıkarımda bulunmak, insanı aptal durumuna düşürür. Ve dikkatli olmazsanız, yaşayabileceğiniz en güzel şeye mal olabilir."
~ ~ ~
❣ İyi Okumalar ∩▂∩
Yazarın ilk kitabı olan Karmakarışık Goodreads'ta da çokça beğenilen bir kitap. Geçen sene Ephesus'tan çıkan Karmakarışık'ı okuyalı 6 ay kadar oldu benim için. Sanırım tavsiyeler sonucu almış olduğum en güzel kitaplardan oldu benim için.
Kitap için klişe dolu deniliyor. Söylenilen şey yanlış demeyeceğim ama bazı yerleri de cidden güzeldi. Örneğin Kate için yapılan jestler bana orijinal geldi.
Kitabı okutturan temel etmen yazarın kendisi. Ben 1. şahıs ağzından anlatılan kitapları sevmem, baya sıkar beni. Ama bu kitabın sizinle konuşuyormuş gibi anlatımı ve esprileri diğer 1. şahıslardan fazlasıyla ayrılıyor.
Okuyucular drew için ölse de ben kendisini sevemedim. Yok, bu yanlış bir terim oldu, demek istediğim kendisini HİÇ AMA HİÇ SEVMEDİM! Fark ettiyseniz isminin baş harfini küçük yazdım. O derece nefret ettim yani. Çok ukala, çok aklı beş karış havada bir karakter. Her şeyden nem kapması da ayrı sinir bozucu.
Kate dünyalar tatlısı biri. *-* Fakat kendisine büyük geçmişler olsun diyorum çünkü böyle bir salakla sevgili olmakla çok büyük hata yaptı. Ki bu hatanın ne derece büyük olduğunu 2. kitapta anlaşılıyor. 2. kitap yorumumu üstte görebilirsiniz.
Ben Kate'in eski sevgilisi Billy'i daha çok sevdim. En azından şu şizofren gibi salakça şeyler yapmadı. Her şeyi büyük bir anlayışla karşıladı.
Yazarın anlatımı ve güzel bir kitap sunduğu için puanım 9. Ama o 9 drew için değil. Ona daha güzel bir puan buldum: -31 (Buradaki -31 bir şeye gönderme: drew sen bir "..." sin deyim, anlayın siz ;) )
http://belleninkutuphanesi.blogspot.com.tr/2016/02/karmakarsk-yorum.html
20.bölüme kadar fena değildi ama sonrasında çook sıkıldığım bir kitap oldu..Belki bu türün bana hitap etmemesinden de kaynaklanıyor olabilir.Sonuçta kapak kitap hakkında epeyce bilgi veriyormuş ama ben anlayamamışım.. :(
Bunun dışında kitabın yazım tarzını ya da anlatışını sevdim ,Drew'nun esprileri filan hoştu ama son kısımdaki gereksiz uzatmalar çok fazla gözüme battı.Bitirmekte epey zorlandım.
çok eğlendim kitabı okurken...
hani şu hepimizin deli olduğu kendini beğenmiş,seksi,iş sahibi,zengin,maço,
hovarda ve son derece yakışıklı erkek karakterler var yaaa!
işte Drew onlardan biri... lakin bu tip erkeklerin aklından neler geçtiğini bilmesek daha mutlu olurmuşuz gibime geldi anacım...
tüm kitabı Drew ile sohbet eder gibi okuyorsunuz...
kendisi sizinle birebir muhatap :)
gerek verdiği nasihatler gerekse hal ve tavırları ile sizi
erkekler konusunda son derece bilgi sahibi ediyor!!
genel de bu tip erkeklerin kendisini içinde bulduğu gibi
büyük bir aşkın içinde ve ne halt edeceğini bilemez halde buluyor...
o kibirli burnunun sürtülmesini de pek bi keyifle okuyorsunuz :)
ben yazarın anlatımını çok sevdim...
karakterin sizinle birebir iletişim içindeymişçesine olayları anlatması çok hoşuma gitti...
seriye devam edeceğim kesinlikle...
ve bence sizde güzel vakit geçirmek için hem de tatil havasına uygun bir kitap arıyorsanız bu kitabı KESİNLİKLE OKUYUN!!!
kesin seveceksiniz :D
Ciltli, 433 sayfa
2015 tarihinde, Ephesus Yayınları tarafından yayınlandı