Je M`en Fiche Bilader`den, Haneler`den, kabareci yeteneklerini sevgi ile izlediğim Ferhan Şensoy`un taze, sıcak, halkçı bir mizahı var. Yazgıdaşları imişcesine yansıttığı Kazancı Yokuşu`nun insancıklarını da bu külfetsiz anlatısı içinde bizlere sevdiriyor. Bu insancıklar nasıl ezildiklerinin tortusunu günlük yaşam sevinci içinde unutuyorlarsa, yazar da sanki onlardan biriymiş gibi toplumsal ukalalıklardan, yazarca bilgiçliklere yeltenmeden anlatısının tadını çıkara çıkara onlara ayna tutuyor. Sade onları konuşturduğu diyalgolarr değil, benzetileri ve yorumları bile argo. Öylesine onlardan. Yazımı bile onlarınki gibi yanlış kullanıyor. Bence üslübunu sevimli yapan da bu...
Ben Ferhan Şensoy`un Kazancı Yokuşu`nu okurken zaman zaman Celine`i ya da San Antonio`yu okurken aldığım tada benzer haz duydum. Zaman zaman da Adnan Veli`nin Mapushane Çeşmesi`ndeki unutulmaz başarısını ansıdım.
-Haldun Taner
Je M`en Fiche Bilader`den, Haneler`den, kabareci yeteneklerini sevgi ile izlediğim Ferhan Şensoy`un taze, sıcak, halkçı bir mizahı var. Yazgıdaşları imişcesine yansıttığı Kazancı Yokuşu`nun insancıklarını da bu külfetsiz anlatısı içinde bizlere sevdiriyor. Bu insancıklar nasıl ezildiklerinin tortusunu günlük yaşam sevinci içinde unutuyorlarsa, yazar da sanki onlardan biriymiş gibi toplumsal ukalalıklardan, yazarca bilgiçliklere yeltenmeden anlatısının tadını çıkara çıkara onlara ayna tutuyor. Sade onları konuşturduğu diyalgolarr değil, benzetileri ve yorumları bile argo. Öylesine onlardan. Yazımı bile onlarınki gibi yanlış kullanıyor. Bence üslübunu sevimli yapan da bu...
Ben Ferhan Şensoy`un Kazancı Yokuşu`nu okurken zaman zaman Celine`i ya da San Antonio`yu okurken aldığım tada benzer haz duydum. Zaman zaman da Adnan Veli`nin Mapushane Çeşmesi`ndeki unutulmaz başarısını ansıdım.
-Haldun Taner
Güler eğlenirim, neşelenirim diye başlamıştım okumaya ama bitirdiğimde başladığımdan da kötü hale getirdi beni. Vay arkadaş...
Ferhan Şensoy'un 1978'de yayımlanan bu ilk kitabını 2012'de yayımladığı "Başkaldıran Kurşunkalem"in 48. bölümünden itibaren okumaya başlarsanız şaşırtıcı bir şekilde en ufak bir üslup farkı veya acemiliğe rastlamıyorsunuz.
Romanda Kazancı halkının haklı mücadelesine karşılık olarak 12 Eylül arifesindeki devletin koyduğu tavır, 2013 model demokratik devlet düzenini aratmıyor ne yazık ki. 1977'in ilk aylarını baharı beklemekle geçirirlerken 1 Mayıs sabahına uyanıyorlar, gerisini anlatmayayım.
Baskısı zor bulunuyor, bir yerde rastlarsanız kaçırmayın. Hem Yaşar Kemal de beğenmiş kitabı, biz beğenmesek ne yazar...
143 sayfa