Meksika’nın en önemli yazarlarından Juan Rulfo sadece iki kitap yayımladı: tek romanı Pedro Páramo (YKY, 2005) ve yıkımlardan, hastalıklardan, ölümlerden, terk edilmişlikten, kavgalardan, sevdalardan damıttığı kelimelerle ince ince işlediği öykülerden oluşan Kızgın Ova.
Türkçeye daha önce çevrilmemiş iki öyküyle beraber ilk defa tamamını okuyacağınız bu eser sadece Latin Amerika edebiyatının değil, dünya edebiyatının başyapıtlarından biri.
TADIMLIK
Söyle Öldürmesinler Beni Söyle öldürmesinler beni, Justino! Haydi, git konuş onlarla. Yalvarırım! Söyle onlara. Yalvarırım söyle.Olacak şey değil. Bir çavuş var, seninle ilgili tek bir söz işitmek istemiyor. Kandırmayı dene. Kafanı işlet, beni yeterince korkuttuklarını söyle ona. Haydi, yalvarırım git bir konuş bakalım. Seni korkutmaya çalıştıkları falan yok ki. Seni öldürmeye kararlı görünüyorlar. Hem bir daha gitmek istemiyorum oraya. Bir yol daha git. N'olur, belki bir şeyler yapabilirsin. Hayır, gitmek istemiyorum. Bu kez senin oğlun olduğumu mutlaka anlarlar artık. İkide bir üstlerine varırsam, kim olduğumu anlayıp beni de kurşuna dizmeye kalkarlar. İyisi mi, her şeyi oluruna bırakalım. Dinle, Justino. Söyle onlara, biraz acısınlar bana. Bunu söyle yeter. Justino dişlerini sıktı, başını iki yana salladı. Albayı görmek için izin iste çavuştan. Albaya moruğun, işe yaramazın teki olduğumu anlat. Beni öldürmekle ne geçecek ki eline? Hiç. Herkes gibi onun da bir ruhu yok mu? Beni öldürmekten vazgeçerse, ruhunun selâmete erişeceğini söyle ona. Justino üstüne oturduğu taş yığınından kalktı, ağılın kapısına doğru ilerledi. Sonra arkasına dönerek, Peki, gidiyorum, dedi, ama beni de vurmaya karar verirlerse, karıma ve çocuklarıma kim bakacak? Tanrı onların rızkını verir, Justino. Şimdi git, bir şeyler yapmaya bak. Kurtar canımı.
Meksika’nın en önemli yazarlarından Juan Rulfo sadece iki kitap yayımladı: tek romanı Pedro Páramo (YKY, 2005) ve yıkımlardan, hastalıklardan, ölümlerden, terk edilmişlikten, kavgalardan, sevdalardan damıttığı kelimelerle ince ince işlediği öykülerden oluşan Kızgın Ova.
Türkçeye daha önce çevrilmemiş iki öyküyle beraber ilk defa tamamını okuyacağınız bu eser sadece Latin Amerika edebiyatının değil, dünya edebiyatının başyapıtlarından biri.
TADIMLIK
Söyle Öldürmesinler Beni Söyle öldürmesinler beni, Justino! Haydi, git konuş onlarla. Yalvarırım! Söyle onlara. Yalvarırım söyle.Olacak şey değil. Bir çavuş var, seninle ilgili tek bir söz işitmek istemiyor. Kandırmayı dene. Kafanı işlet, beni yeterince korkuttuklarını söyle ona. Haydi, yalvarırım git bir konuş bakalım. Seni korkutmaya çalıştıkları falan yok ki. Seni öldürmeye kararlı görünüyorlar. Hem bir daha gitmek istemiyorum oraya. Bir yol daha git. N'olur, belki bir şeyler yapabilirsin. Hayır, gitmek istemiyorum. Bu kez senin oğlun olduğumu mutlaka anlarlar artık. İkide bir üstlerine varırsam, kim olduğumu anlayıp beni de kurşuna dizmeye kalkarlar. İyisi mi, her şeyi oluruna bırakalım. Dinle, Justino. Söyle onlara, biraz acısınlar bana. Bunu söyle yeter. Justino dişlerini sıktı, başını iki yana salladı. Albayı görmek için izin iste çavuştan. Albaya moruğun, işe yaramazın teki olduğumu anlat. Beni öldürmekle ne geçecek ki eline? Hiç. Herkes gibi onun da bir ruhu yok mu? Beni öldürmekten vazgeçerse, r... tümünü göster
Şiirsel bir dili vardı yazarın. Farklı bir kültürün dinamiklerine tanıklık ediyor insan. Tekrar okumak istiyorum.
Karton Cilt, 1. baskı, 132 sayfa
Haziran2005 tarihinde, Yapı Kredi Yayınları tarafından yayınlandı