Bayan Irene, âşığının dairesinden çıkmış, apartmanın merdivenlerini iniyordu ki, birden yine o mânâsız korkuya kapıldı. Gözlerinin önünde kara bir topaç vınlıyarak dönmeye başlamış, dizleri donup kaskatı kesilmişti. Ansızın yere kapaklanmamak için hemen parmaklığa tutunmak zorunda kaldı. Bu tehlikeli ziyareti ilk defa yapmıyor; bu âni ürpertiye alışmış bulunuyor, ama içindeki olanca mukavemete rağmen evine dönerken her seferinde o saçma ve gülünç korkunun beyhude buhranlarından kendini koruyamıyordu. Randevuya gelişi daha kolaydı şüphesiz. Arabayı sokağın köşesinde durduruyor, sağa sola bakmadan, hızlı hızlı birkaç adımda apartman kapısına geliyor, sonra birkoşu basamakları çıkıyor, içinde sabırsızlığın da tutuştuğu o ilk korku, hoşgeldin diyen bir kucaklayışta sıcak sıcak eriyip gidiyordu. Ama sonra, evine döneceği zaman korku, bir üşümeyle geliyor, Irene o esrarengiz dehşeti duyuyor, bu dehşete bir suç ürpertisiyle....
(Kitabın Girişinden Alıntı)
Bayan Irene, âşığının dairesinden çıkmış, apartmanın merdivenlerini iniyordu ki, birden yine o mânâsız korkuya kapıldı. Gözlerinin önünde kara bir topaç vınlıyarak dönmeye başlamış, dizleri donup kaskatı kesilmişti. Ansızın yere kapaklanmamak için hemen parmaklığa tutunmak zorunda kaldı. Bu tehlikeli ziyareti ilk defa yapmıyor; bu âni ürpertiye alışmış bulunuyor, ama içindeki olanca mukavemete rağmen evine dönerken her seferinde o saçma ve gülünç korkunun beyhude buhranlarından kendini koruyamıyordu. Randevuya gelişi daha kolaydı şüphesiz. Arabayı sokağın köşesinde durduruyor, sağa sola bakmadan, hızlı hızlı birkaç adımda apartman kapısına geliyor, sonra birkoşu basamakları çıkıyor, içinde sabırsızlığın da tutuştuğu o ilk korku, hoşgeldin diyen bir kucaklayışta sıcak sıcak eriyip gidiyordu. Ama sonra, evine döneceği zaman korku, bir üşümeyle geliyor, Irene o esrarengiz dehşeti duyuyor, bu dehşete bir suç ürpertisiyle....
(Kitabın Girişinden Alıntı)
Korku cezadan çok daha beterdir, çünkü ceza bellidir, ağır da olsa, hafif de olsa, hiçbir zaman belirsizliğin dehşeti kadar, o sonsuz gerilimin ürkünçlüğü kadar kötü değildir.
Stefan Zweig
"Bir sözcük, çarpan kalbinde bütün dünyanın alevlendiği o sonsuz ateşi söndürebilir mi?"
Okurken anlattığı bütün duyguları hissediyorsunuz.İnanılmazdı.
Okuduğum ilk Stefan Zweig kitabı.Kocasını aldatan Irene'in yaşadığı korku yazar tarafından gerçekten çok başarılı anlatılmış.
Irene'in yaşadığı korku ve psikolojisinin bozulması gerçekten üzücü bir durum ama şahsen kadına çok da üzülmedim. Aldatmak kadın veya erkek her türlü aşağılık ve affedilmeyecek bir davranış bence. Özellikle Irene'in durumunda ki gibi fazla mutlu olduğu için macera arayışı için yapılan ihanetler.
İnsanoğlu işte elindekinin kıymetini anlamak için kaybetmesi gerekiyor.
Stefan Zweig betimlemeleri çok güçlü bir yazar. Bu okuduğum beşinci kitabıydı ve kesinlikle karakterlerle birlikte siz de daralıyor sıkılıyor seviniyor heyecanlanıyorsunuz. Çok canlı, yaşatan bir üslubu var. Bunu da bitirdiğimde uyuşmuş haldeydim artık, Irene'e çok kızsam da onunla beraber ben de perişan oldum hissiyat olarak :D
Okuduğum Zweig kitapları içinde en beğendiğim Korku oldu.
Irene'nin içinde bulunduğu hisleri öyle bir tasvir etmiş ki okurken yüreğim hopladı, onunla beraber tuhaf ve ürpertici bir pişmanlık ve ürkeklik içine girdim sanki. Kocasının bakış açısı, durumu ele alışı da inanılmaz dikkatimi çekti. Zaten kısacık bir kitap ve asıl olay ile başlıyor. Nasıl bittiğini bile anlamıyorsunuz.
Okuyucuyu öykünün başından sonuna kadar içinde tutmak her yazara nasip olmaz ve Zweig bunu okuduğum üç öyküsünde de (Satranç, Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dör Saat, Korku) kanıtladı.
“Korku cezadan çok daha beterdir, çünkü ceza bellidir, ağır da olsa, hafif de, hiçbir zaman belirsizliğin dehşeti kadar, o sonsuz gerilimin ürkünçlüğü kadar kötü değildir.”
İnsan psikolojisinin ''korku'' karşısında verdiği reaksiyon bundan daha iyi anlatılamazdı.
İnsanın özellikle kaybetme korkusu karşısındaki acizliğine çok iyi bir örnek. Zweig yine her zamanki gibi insanın iç dünyasına akıcı bir üslupla ayna tutmuş.
Zweig bu kitabında da bir karakterin psikolojisini, düşüncelerini muazzam ve detaylı bir şekilde anlatıyor. Hikayenin konusu kısa ama korkuya ve Irene'nin düşüncelerine dair anlatımları çok iyi. Zevkle okuduğum kısa bir hikayeydi. Tavsiye ederim
Karton Cilt, 1, 70 sayfa
Ocak1960 tarihinde, Varlık Yayınları tarafından yayınlandı