Elizabeth Stroutun Pulitzer ödüllü çok satan kitabı Kül Mevsimi, bütün kusurlarına rağmen olağanüstü bir insancıllığa sahip kahramanı Olive Kitteridgein eşliğinde okurlarını sıradan insanların gündelik detayların büyüsüyle örülü yaşamlarında bir gezintiye çıkarıyor.
Bazen inatçı, bazen sabırlı, bazen anlayışlı bazense hazin bir inkâr içindeki Olive Kitteridge bilerek ya da bilmeyerek birçok hayata dokunur: Olivein aşırı hassaslığından bıkmış bir oğul; evliliğine olan sadakati hem bir lütuf hem de bir lanet olan bir koca; geçmişte yaşadığı bir aşk macerası peşini bırakmayan bir piyanist; yaşama isteğini kaybetmiş eski bir öğrenci...
Stroutun geçmişin yakıcı acılarının bıraktığı küllerle hesaplaşan, hayatlarının olgunluk dönemindeki karakterleri canlılıkları ve tanıdıklıklarıyla bize ancak Salinger gibi büyük yazarlarda rastlayacağımız türden inceliklerle dolu bir dünyayı hatırlatıyor.
Elizabeth Stroutun Pulitzer ödüllü çok satan kitabı Kül Mevsimi, bütün kusurlarına rağmen olağanüstü bir insancıllığa sahip kahramanı Olive Kitteridgein eşliğinde okurlarını sıradan insanların gündelik detayların büyüsüyle örülü yaşamlarında bir gezintiye çıkarıyor.
Bazen inatçı, bazen sabırlı, bazen anlayışlı bazense hazin bir inkâr içindeki Olive Kitteridge bilerek ya da bilmeyerek birçok hayata dokunur: Olivein aşırı hassaslığından bıkmış bir oğul; evliliğine olan sadakati hem bir lütuf hem de bir lanet olan bir koca; geçmişte yaşadığı bir aşk macerası peşini bırakmayan bir piyanist; yaşama isteğini kaybetmiş eski bir öğrenci...
Stroutun geçmişin yakıcı acılarının bıraktığı küllerle hesaplaşan, hayatlarının olgunluk dönemindeki karakterleri canlılıkları ve tanıdıklıklarıyla bize ancak Salinger gibi büyük yazarlarda rastlayacağımız türden inceliklerle dolu bir dünyayı hatırlatıyor.
Bu kitabi ilk Oprah Winfrey"in Kitap Klubu icin onerdigi bir Talk Show unda duymustum...Uzun bir sure sonra turkcesi basilinca aldim, okumak simdi firsat oldu..Sunu da demeliyim ki kitabin tercumesini kizkardesim Zeynep Esin in yapmis olmasi da cok hos bir tesaduftur...
Kucuk bir kasabada yasayan insanlar hakkinda, 13 farkli hikayeden olusan bir roman bu. Her bir kahramanin ise ortak noktasi kasabanin yasli, sert, huysuz ama aslinda kendince ozgur ! yasayan matematik ogretmeni Olive Kitterage... Cok etkileyici bir karakter...ve yaslilik... Soyle diyor yazar kitabin son satirlarinda: "....Ah genclerin bilmedigi bir sey. Onlar, bu yamru yumru,yasli ve kiris kiris bedenlerin de kendi genc ve diri bedenleri kadar ihtiyqac icinde oldugunu bilmiyorlar.Sevginin sanki servis tabaginda elden ele dolasip duran bir turtaymis gibi gelisiguzel firlatilip atilamayacak bir sey oldugunu. ....." Ne kadar dogru, di mi?
Begendigim tavsiye edecegim bir kitap.Yazarin bir diger eserinide aldim.Degisik bir anlatma sitili var.hic bir satirini aksatmadan dikkatlice okudugum bir yazar.Karakterler cok ilginc,degerlendirmeler tarafsiz bir sekilde yapilmis.herkesin sevecegini sanmam...
Yazarin alışılmadık bir tarzi varmis. İlk kez okudum kendisini garip geldi bana. Tek bir karakterin etrafinda donen 13 ayri hikaye ama bazilarinda karakterin sadece adi geciyor. Bazilarinin kitapta neden olduğunu hic anlamadim. Sonu bir yere varmayan 3 5 hikaye de cabasi. Cok sevdigimi soylemem. Daha cok sinir bozucu buldum.
Ciltsiz, 343 sayfa
Nisan2010 tarihinde, pegasus tarafından yayınlandı