Londra'nın aristokrat çevreleri için Cehennem Kulübü iyi yetişmiş hiçbir genç hanımefendinin hoş bakmayacağı erkeklerin oluşturduğu rezil bir topluluktur... Fakat bu adamlar düşünülebilecek her türlü ahlaksızlığın peşine düşmekle nam salmış olsalar da aslında kralı ve ülkelerini korumak için her şeyi yapabilecek güçlü birer savaşçıdırlar...
Mara bir zamanlar Falconridge Kontu'yla evlenecekti. Şimdiyse onu unutmak için her şeyini verebilir. Kont Jordan Falconridge, gizemlerle dolu bir hayat için onu terk ettikten sonra, Leydi Mara Pierson onu aklından uzak tutmayı zor da olsa başarmıştı. Ta ki Jordan herkesi şaşırtarak ortaya çıkıp onu tekrar kendine âşık edene kadar…
Mara'nın hayatına yine görevi nedeniyle dönen Jordan, aşkı tekrar canlandığında onun yanından hiç ayrılmak istemeyecekti. Jordan bu tutkulu, güzel kadını asla unutmamıştı ve kalbini kırmayı asla istememişti. Ancak bu yeni keşfettiği mutluluğu şimdi yine tehlike altındaydı. Cehennem Kulübü, üyelerinden birçok fedakârlık bekliyordu ve Jordan'a hayatlarını tehdit eden ölümcül bir planı ortaya çıkarma görevi verilmişti.
(Tanıtım Bülteninden)
Londra'nın aristokrat çevreleri için Cehennem Kulübü iyi yetişmiş hiçbir genç hanımefendinin hoş bakmayacağı erkeklerin oluşturduğu rezil bir topluluktur... Fakat bu adamlar düşünülebilecek her türlü ahlaksızlığın peşine düşmekle nam salmış olsalar da aslında kralı ve ülkelerini korumak için her şeyi yapabilecek güçlü birer savaşçıdırlar...
Mara bir zamanlar Falconridge Kontu'yla evlenecekti. Şimdiyse onu unutmak için her şeyini verebilir. Kont Jordan Falconridge, gizemlerle dolu bir hayat için onu terk ettikten sonra, Leydi Mara Pierson onu aklından uzak tutmayı zor da olsa başarmıştı. Ta ki Jordan herkesi şaşırtarak ortaya çıkıp onu tekrar kendine âşık edene kadar…
Mara'nın hayatına yine görevi nedeniyle dönen Jordan, aşkı tekrar canlandığında onun yanından hiç ayrılmak istemeyecekti. Jordan bu tutkulu, güzel kadını asla unutmamıştı ve kalbini kırmayı asla istememişti. Ancak bu yeni keşfettiği mutluluğu şimdi yine tehlike altındaydı. Cehennem Kulübü, üyelerinden birçok fedakârlık bekliyordu ve Jordan'a hayatlarını tehdit eden ölümcül bir planı ortaya çıkarma görevi verilmişti.
(Tanıtım Bülteninden)
Uzun zamandır bir kitap için ne diyeceğimi bilemiyorum. Bir şekil toplamaya çalışacağım düşüncelerimi, eğer anlatamadığım bir yer varsa bana mesaj atıp sorabilirsiniz.
Öncelikle kitabın çıkış süresini ele alayım. 2. ve 3. kitaplar arasındaki çıkış süresi 22 ayı bulmuş bir vaziyette. Başkası adına utanma durumunu bana bu kitap çok güzel yaşattı. Bir yayın evinin bir kitabı -hele de o kitap bir seriye aitse- canı istediği zaman çevirmesi kadar üzen hiçbir şey yoktur okuyucu için. Ki ben bundan önceki kitapta yorum olarak -Davetsiz Misafir- 4. kitap tahminimce 2 sene sonra çıkar demiş bir kişiyim. Ama neredeeee... Herhalde o 2 senelik bekleyiş şimdi başladı benim için.
Gelelim 2. soruna. Hadi bir Anna Campbell veya Julia Quinn gibi yazarların kitaplarında bu affedilebilir. Çünkü bu yazarlar daha çok karakterler arasındaki aşka ve yaşadıklarına odaklanıyorlar. Ama bu kitapta bu gecikme ters tepiyor. Çünkü Gaelen, karakterler arası aşka önem verse de asıl odak noktası bunların çevresinde gelişen olaylardır. Bu olayın adıysa seride Tarikat-Özgürlük kurumlarıdır. Yazarın bu kurumlar hakkında anlatmış olduğu her detay çok önemlidir ve bir şekil sonraki kitapta bunlar karşımıza çıkıyor, ister bazı gizemleri çözülsün, ister yeni sorunlar ortaya çıksın. Tabi kitap 22 ay arayla çıkınca Tarikat ve Özgürlük hakkında bildiklerimin çoğunu unutmuş bir vaziyetteydim kitaba başlarken.
Diğer bir sorunsa herkesin bir kitapta mutlaka şikayet ettiği çeviri sorunu. Yani sağ olsunlar her sayfada en az 1 cümle hatası gördüm. Ve ne demek istediğini hiç anlamadım cümlelerin. Ki bu durum kitabı 17 günde bitirmeme sebep oldu :D . Çünkü biliyorum ki bu facia devam edecek diğer sayfalarda ve okumaya teşvik etmedi beni. Yani zorlana zorlana bitirdim kitabı.
Başlarken sıradan bir şeyler bekliyordum Jordan ve Mara hakkında ama kitap ikisi sonradan beni baya şaşırttı diyebilirim. Onun haricinde kitap bazı yerde durgun, bazı yerde çok hareketliydi. Durgun yerler daha çok Jordan-Mara arasındaki kırgınlıkların geçme süreciyle alakalıydı. Çeviri hatası olmasaydı belki kitaba 8 verebilirdim. Bundan sonra hiçbir şey anlatmayacağım kitap hakkında çünkü sizin de benim gibi kitabın içindeki sürprizleri görmenizi istiyorum. Sanırım yapabileceğim en uygun tanım "Şeytan Diyor ki" kitabının biraz daha hareketli versiyonu diyebilirim. Zira onda da çiftimiz arasındaki gelişmeleri sıkılarak okumuştum.
Seriye başlamayanlara tavsiye: Bence en azından 4. kitap çıktıktan sonra seriye başlayın, çünkü Epsilon'a kalsa 10 yılda anca biter çevirileri. Neyse ki yazar seriyi bitirdi.
Sıradaki ajanımız seriyi okuyanlar için en merakla beklenen kişi yani Drake. Bakalım, onun kitabından gerçekten iyi bir şeyler bekliyorum. Umarım macerası daha bol olan bir kitap okuruz.
Bu yazar bir başka :D Okuduğum 4. kitabı ve hepsi birbirinden güzel.Allah nazarlardan saklasın :D Serinin 3. kitabı beni yine hayal kırıklığına uğratmadı.Gerçekten de keyif alarak okudum.Yalnız Drake'ın hikayesini acayip merak ediyorum.Yayınevi inşallah bir an önce çıkarır.Historical roman severlere gönül rahatlığıyla tavsiye ederim :D
Jordan Falconridge Cehennem Kulübü üyelerindendir. Kötülüğe karşı savaşmaya yeminli, yüzyıllık gizli bir şövalyelik tarikatındandır. Kulüp tarikatın meraklı gözler tarafından görülmeden gizli işlerini gerçekleştirebildiği özenli yer altı geçitleriyle gizli bir kaledir. Yirmi iki yaşındayken yıllarca süren zorlu ajanlık eğitimini tamamlamıştır. Kardeş savaşçılarla birlikte tüm tehlikeli eğlencelerde ustalaşmıştır. Dik kafalı takım arkadaşlarından daha ihtiyatlı, makul ve sağduyuludur. Diğer casuslar insani iyiliğe inanmayacak kadar sert, karamsar, duygusuz ve buz gibidir. Jordan'da içi tamamen çürüyecek, kararmış, taşlaşmış bir odun parçasına dönüşmek istemez. Bunu yapmasının tek yolu ise ne kadar önemsiz görünürse görünsün normal hayatla ve normal insanlarla bağını kaybetmemesidir. Günlük hayatın sıradanlığına ilginç bir cazibe bulur. Gelecek vazifeleri onu nereye götürürse götürsün hayatının tarikat için çalışmaktan ibaret olmasına izin vermek istemezken on iki yıl önce göreve yeni başladığı zamanlarda aşık olduğu kadını bırakmak zorunda kalmıştır. Yıllarca düşmanları onu bulmasın diye yazdığı mektupları göndermemiş, aşık olduğu kadını başkasına kaptırmak zorunda kalsa bile tehlikeye atmamaya karar vermiştir.
Mara ise sevdiği adam ona bir açıklama yapmadan gidip uzun süre de dönmeyince sevilmediğini düşünerek baskıcı ailesinden kurtulabilmek için o zamanlar peşinde koşan kocası ile evlenmiştir. Evlendikten sonra kocası bambaşka biri olmuş mutsuz bir evliliğe mahkum olmuştur. Mara hamile iken kocası ölmüştür. Dul vikontes de tüm hayatını iki yaşında ki oğluna adamıştır. Kocası ölmüş istediği hayata yeni kavuşabilmiştir. Bunu mahvedecek, kendisine emirler yağdıracak bir erkeğe ihtiyacı yoktur. Fakat oğlunun vaftiz babası Prens George ile dedikodusu çıkmıştır. Prens kilosunu dert eden, duygusal, güvensiz biridir. Mara ailesinden dolayı temelleri kendine güvensizlik üzerine kurulan bir hayatı yaşamanın nasıl zor olduğunu bilir. Bu yüzden prense yakınlık duyar. Prensin yardımlarından sonra sağlam bir sadakatle prensin yanındadır. Zaten artık başkalarının fikirleri konusunda takıntılı, herkesi memnun etmeye çalışan, güvensiz, ailesinin sevgisiz evinden kaçmak için çaresizce koca peşinde olan genç kız değildir. Artık kendi hak ettiğini almak için birçok mücadele vermiş, bağımsız bir kadındır.
Jordan yıllar sonra dönünce yeniden karşılaşan ikili unuttum deseler de bazı duyguların hala kaldığını fark eder. Üstelik Jordan yeni görevi için girmesi gereken ortamlarda Mara ve tanıdıklarını kullanmak zorunda kalır. Başta görevi için yakınlaşsa da devamı öyle olmaz ve ikili birbirinden uzak kalamaz. Jordan bir süre aşk ve iş hayatı arasında kalır ama yıllar sonra kavuşmuşken tekrar kaybetmemeye kararlıdır. Neyse ki kaybetmek zorunda da kalmadı.
Kitap bol bol ajanlık maceraları ile dolu bir kitap aşk daha az dengeyi sağlayamamış yazar. Önce ki kitaplarda sık sık okuduğumuz durumunu bildiğimiz Drake ise daha çok yer alıyor onun kitabını daha çok merak ettim. Yazarı severim ama bu kitap bazı yerlerde çok durağanlaştı. İkili fazla yer almadı hep ajanlık maceraları etrafında döndü kitap. Yazarın en az sevdiğim kitabı oldu.
Çok kötü.Aralarında ki aşk hiç inandırıcı değildi .
Karton Cilt, 456 sayfa
Ağustos2015 tarihinde, Epsilon Yayınları tarafından yayınlandı