Ateşten hâlâ duman tütüyor, yaşlı bir kadın, Marienin oraya yığdığı kuru odun artıklarını topluyordu. Germain ona da sormak için durdu. Kadın zar zor işitiyordu. Sorularını yanlış anlayarak:- Evet oğlum, dedi burası Lanetli Göl. Uğursuz bir yerdir, suya sol elle üç tane taş atmadan yaklaşmamalı ve sağ elle de istavroz çıkarmalı. Bu, kötü ruhları kovar. Yoksa etrafında dalaşanların başına felaketler yağar.- Size bunları sormuyorum, diye kadına yaklaşarak avazı çıktığı kadar bağırdı Germain. Ormandan geçen bir kız ve çocuk görmediniz mi?- Evet, dedi kocakarı, küçük bir çocuk suda boğulmuştu!
Ateşten hâlâ duman tütüyor, yaşlı bir kadın, Marienin oraya yığdığı kuru odun artıklarını topluyordu. Germain ona da sormak için durdu. Kadın zar zor işitiyordu. Sorularını yanlış anlayarak:- Evet oğlum, dedi burası Lanetli Göl. Uğursuz bir yerdir, suya sol elle üç tane taş atmadan yaklaşmamalı ve sağ elle de istavroz çıkarmalı. Bu, kötü ruhları kovar. Yoksa etrafında dalaşanların başına felaketler yağar.- Size bunları sormuyorum, diye kadına yaklaşarak avazı çıktığı kadar bağırdı Germain. Ormandan geçen bir kız ve çocuk görmediniz mi?- Evet, dedi kocakarı, küçük bir çocuk suda boğulmuştu!
george sand, ülkemizde az kişi tarafından bilinen değerli bir fransız yazar. yayınevine bu kitabı okumamızı sağladığı için teşekkür ediyorum.
135 sayfa