Matrixi Stovenyada bir sinemada seyrederken, filmin ideal seyircisinin -yani bir budalanın-yanında oturmak gibi bir daha ele geçmez bir fırsata sahip oldum. Sağımda oturan, yirmili yaşlarının sonunda bir adam filme kendini kaptırmış, Aman Tanrım, vay be, demek ki gerçeklik mercektik yok!... gibi yüksek sesli nidalarla seyircileri habire rahatsız ediyordu. O kılı kırk yaran felsefi ya da psikanalitîk kavramsal ayrımları filmle bağdaştıran sözde-sofistike entelektüel okumalardansa böylesi naif kaptırmaları hiç düşünmeden tercih ederim. Yine de Matrisin entelektüel cazibesini anlamak zor değil...
Matrixi Stovenyada bir sinemada seyrederken, filmin ideal seyircisinin -yani bir budalanın-yanında oturmak gibi bir daha ele geçmez bir fırsata sahip oldum. Sağımda oturan, yirmili yaşlarının sonunda bir adam filme kendini kaptırmış, Aman Tanrım, vay be, demek ki gerçeklik mercektik yok!... gibi yüksek sesli nidalarla seyircileri habire rahatsız ediyordu. O kılı kırk yaran felsefi ya da psikanalitîk kavramsal ayrımları filmle bağdaştıran sözde-sofistike entelektüel okumalardansa böylesi naif kaptırmaları hiç düşünmeden tercih ederim. Yine de Matrisin entelektüel cazibesini anlamak zor değil...
Film uzerine yazılmış nefis bir kitap. Paradokslari ve ideolojiyi, lacan temelli analizlerle yorumlamis zizek efendi. Okunulasi.
"... gerceklik en nihayetinde direnç gösteren şeydir."
Küçük bir kitap ama zor okunuyor. Belki felsefe bilgimin az oluşundan , belki de çevirisi yüzünden bilemiyorum. Ama bazı önemli yerlere dikkat etmemi sağladı.Görünenin arkasındaki evren düşüncesi ve bunların çeşitleri ilginçmiş.
102 sayfa