Modern Avrupa uygarlığının en önemli metinlerinden Melankolinin Anatomisi, yayımlandığı 1621 yılından bu yana birçok yazara ilham kaynağı oldu. Bir rahip ve bilimadamı olan Robert Burton'ın tıbba, tarihe, edebiyata, bilime olan derin ilgisi onu tüm insanlığın duygu ve düşüncelerini kavramaya yönelttiğinde, aynı zamanda insanlık durumunun alegorisini ortaya koyacağı bu metni yazmaya karar verdi. Bir anlatı ustası olan Burton, Anatomi'de, ruhbilimsel sorunları modern denebilecek bir yaklaşımla ele alırken, okuruna günlük dile ait canlı bir üslup sunar. Melankoli tıbbi bir çerçevenin konusu gibi görünmekle birlikte Burton'ın keskin zekâsı onu, tarihin, edebiyatın, psikolojinin, astronominin ve teolojinin ilgi alanına sokar. Hippokrates'ten Aristoteles'e, Ortaçağ âlimlerinden biliminsanlarına, Latin dili edebiyatından Yunan metinlerine kadar birçok farklı referansa başvurarak metnini zenginleştirir. Elinizdeki metin, insan olma halinin bu en hakiki duygudurumunun etraflıca bir çözümlemesini yapmaya çalışırken, yüzleşmekten korktuğumuz karanlık taraflarımızı, kendimize itiraf edemediğimiz olumsuz yönlerimizi de su yüzüne çıkarmaya cesaret ediyor.
(Tanıtım Bülteninden)
Modern Avrupa uygarlığının en önemli metinlerinden Melankolinin Anatomisi, yayımlandığı 1621 yılından bu yana birçok yazara ilham kaynağı oldu. Bir rahip ve bilimadamı olan Robert Burton'ın tıbba, tarihe, edebiyata, bilime olan derin ilgisi onu tüm insanlığın duygu ve düşüncelerini kavramaya yönelttiğinde, aynı zamanda insanlık durumunun alegorisini ortaya koyacağı bu metni yazmaya karar verdi. Bir anlatı ustası olan Burton, Anatomi'de, ruhbilimsel sorunları modern denebilecek bir yaklaşımla ele alırken, okuruna günlük dile ait canlı bir üslup sunar. Melankoli tıbbi bir çerçevenin konusu gibi görünmekle birlikte Burton'ın keskin zekâsı onu, tarihin, edebiyatın, psikolojinin, astronominin ve teolojinin ilgi alanına sokar. Hippokrates'ten Aristoteles'e, Ortaçağ âlimlerinden biliminsanlarına, Latin dili edebiyatından Yunan metinlerine kadar birçok farklı referansa başvurarak metnini zenginleştirir. Elinizdeki metin, insan olma halinin bu en hakiki duygudurumunun etraflıca bir çözümlemesini yapmaya çalışırken, yüzleşmekten korktuğumuz karanlık taraflarımızı, kendimize itiraf edemediğimiz olumsuz yönlerimizi de su yüzüne çıkarmaya cesaret ediyor.
(Tanıtım Bülteninden)
Yazıldığı dönemi düşününce verdiği bilgiler çok kıymetli. Ama günümüzde sahip olduğumuz bilgi birikimine bakınca çok şey kazandırmadıgını söyleyebilirim. Bir de çevirmenin altta verdiği dipnotlar sürekli bir bölünme yaşamanıza sebep oluyor. Altı çizilecek cümleler var ama 160 sayfalık kitapta yaklaşık 10 sayfası beni etkiledi desem abartmış olmam sanırım.
"Ey dost bırakın beni yalnız,
Benim arzumdur tek başıma kalmak;
Her zaman hoş olmasa da,
Düşüncelerim ve ben hükmederiz
mahremiyetimizde.
Hiçbir cevher, hiçbir hazine denk olamaz buna,
Bu benim keyfim, benim zaferim, benim mutluluğum.
Tüm sevinçlerim budalalıktır,
Hiçbiri de tatlı değildir melankoli kadar." (S.32)
Burton son derece ilginç biri. Hem rahip hem bilim insanı… Tıbba, tarihe, edebiyata düşkün bir kişilik… Böyle çok yönlü bir kişiliğe sahip birinin kaleminin ne kadar zevkli olacağını kitabın arka kapağını okuduğumda tahmin etmiştim.
Metnin 1621 yılında yayımlandığını düşünürsek aradan geçen dört asırlık dönemde -günden güne kötüleştiğini görmezsek- insanın hep aynı “insan” olduğunu okuyoruz. Yazarımız çoğunlukla Batılı başka bir düşünür, bilim insanı, teoloğa atıfta bulunuyor kitap boyunca. Doğudan ise İbni Sina, İbn Rüşd göze çarpıyor. Çevirisinin kalitesi, dipnotlar ve çevirmenin ek olarak verdiği bilgiler kitabı daha da ilgi çekici hale getirmiş. Okuması oldukça zevkli. Okurken çevirmene karşı müteşekkir hissettiğimi fark ettim. İkinci fasikül biran önce gelmeli.
Felsefeye, Antik Yunan anlatılarına iyi derecede hakimseniz anlamlı gelecek bir kitap. Zaten bunlara iyi derecede hakimseniz de bu kitabı okumanıza gerek yok. Dipnotlar boğdu, alıntılar, atıflar boğdu. Bir çeşit derleme aslında. Beni sarmadı.
Okuduğum birkaç kitapta Melankolinin Anatomisi kitabına ait referanslarla karşılaşınca iki fasikülünü de edindim.
Kitap ilk yayımlandığı 1621 tarihinden bu yana birçok esere ilham kaynağı olmuş, Tristram Shandy bunlardan biri...
Melankolinin Anatomisi melankolinin ne olduğunu, nedenlerini ve nelere yol açtığını tıp, felsefe, din ve gelenekler üzerinden irdeliyor.
Önsözle başlayıp Girizgah ile sona eren (ve beş ara başlık) kitabın neredeyse üçte birlik kısmını oluşturan ilk bölüm içerdiği şiirler ve çizimli sayfalarla okunması çok keyifli.
Devamında melankolinin nedenleri iki başlık altında toplanmış. Birinci başlık altında ele alınan konular daha akıcı bir okuma sağlarken ikinci başlık altında toplanan konular felsefe ağırlıklı ele alındığı için temposu daha düşük bir okuma sağladı benim için.
Ikıncı Fasikülü henüz okumadım.
* Kitaptan birkaç alıntı yapmak istiyorum:
- Her kişiye bir hayat verilir,
Kısadır ve başkasına devredilemez.
- Bir kişinin diğer kişiyi yargılaması kadar haşinbir şey yoktur. / Erasmus
- Bir diğeri senin bildiğini bilmedikçe, bilginin bir faydası yoktur. / Persius
- Meşguliyetten daha iyi bir tedavi yoktur. / Razi
Güncel kitap yorumlarım için:
https://www.instagram.com/okuyann/
https://moonlightcat13.blogspot.com/
160 sayfa
2016 tarihinde, Aylak Adam Yayınları tarafından yayınlandı