Hıfzı Topuzun çeşitil belgelerden, sandıklarda saklanan aile mektuplarından ve Pertevniyal Valide Sultanın 1880lerde dikte ederek yazdırdığı Sergüzeştnamesinden yola çıkarak kaleme aldığı bu tarihsel romanda, on dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısında Osmanlı İmparatorluğunun çöküşü sırasında yaşanmış olan bazı olaylar anlatılıyor. Romanda, Rusların Kafkasyaya saldırıları sırasında, 40 günlük bebekken annesiyle birlikte İstanbula getirilen ve Sarayda Pertevniyal Valide Sultanın yanında büyüyen Ubıh kökenli Meyyalenin önce besteci Nevres Paşa, sonra da vezir Hasan Hilmi Paşa ile evlilikleri, Sarayda yaşanan gizli bir aşk serüveni, cariyelerin ve haremağalarının çileleri sergileniyor. Pertevniyal Valide Sultanın 117 yıl boyunca gizli kalan ve Hfızı Topuz tarafından ortaya çıkarılan anıları, o dönemin siyasi entrikalarını, Abdülazizin devrilmesi ve intiharını, Abdülhamit dönemindeki günümüzü aratmayan yolsuzlukları, baskı ve işkenceleri, yargısız infazları, şeriatçıların devrimlere ve Batılı eğitime karşı direnişlerini aydınlatıyor.
Hıfzı Topuzun çeşitil belgelerden, sandıklarda saklanan aile mektuplarından ve Pertevniyal Valide Sultanın 1880lerde dikte ederek yazdırdığı Sergüzeştnamesinden yola çıkarak kaleme aldığı bu tarihsel romanda, on dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısında Osmanlı İmparatorluğunun çöküşü sırasında yaşanmış olan bazı olaylar anlatılıyor. Romanda, Rusların Kafkasyaya saldırıları sırasında, 40 günlük bebekken annesiyle birlikte İstanbula getirilen ve Sarayda Pertevniyal Valide Sultanın yanında büyüyen Ubıh kökenli Meyyalenin önce besteci Nevres Paşa, sonra da vezir Hasan Hilmi Paşa ile evlilikleri, Sarayda yaşanan gizli bir aşk serüveni, cariyelerin ve haremağalarının çileleri sergileniyor. Pertevniyal Valide Sultanın 117 yıl boyunca gizli kalan ve Hfızı Topuz tarafından ortaya çıkarılan anıları, o dönemin siyasi entrikalarını, Abdülazizin devrilmesi ve intiharını, Abdülhamit dönemindeki günümüzü aratmayan yolsuzlukları, baskı ve işkenceleri, yargısız infazları, şeriatçıların devrimlere ve Batılı eğitime karşı direnişlerini aydınlatıyor.
Masal gibi bir yaşam tabirini en çok hak eden yaşamlardan biri olsa gerek Meyyale'nin Osmanlı'nın son demlerinde geçen yaşamı. Gerçekten toprağından kopup gelerek saraya kadar uzanan, kendi dönemi için bile çok farlı bir hayat. O saltanat o şaşaa... Diğer yanda bitmek bilmez çekişmeler...
Hıfzı Topuz'un aile arşivlerinden faydalanarak hazırladığı bu bir nevi hatırat, söz konusu yaşam öyküsü ve Osmanlının hali açısından ilgi çekiciyse de derleme olarak pek başarılı denilemez. Romandan çok araştırma gibi duruyor ama araştırma şeklinde de yazılmamış. Tarihsel roman sınıfına girmek için biraz zayıf.
Osmanlı'nın son yıllarını masalsı bir dille anlatan kitabın tek olumsuz yönü kimi zaman tutarsız olması.Karakterlerin hikayeleri bazı bölüm sonlarında farklı anlatılmış...Ayrıca çok fazla imla hatası barındırmasını da Remzi Kitabevi'nin kalitesine yakıştıramadım.
Okuyalı uzun zaman oldu ama kitabın ismi hafızamdan silinmedi. Kafkaslardan saraya getirilen bir kız çocuğu meyyale ve onun hayatını anlatıyor. İlk okuduğumda beğenmiştim. Şu an yazı dilini yada hatları varmı hatırlayamıyorum.
Biraz yavan geldi.. Ama anlattığı dönem ve Hıfzı Topuz'a kadar dokunan hikayesi hoşuma gitti.
Ruslarin Kafkasya'ya saldirisi sonrasi yaşadığı topraklardan kaçıp Osmanli'ya sığınan,Pertevniyal Valide Sultan tarafından büyütülen Ubıh kökenli Meyyale'nin Nevres Paşa ve sonrasında vezir Hasan Hilmi Paşa ile evliliklerini konu edinen roman. Sarayda yaşanan aşk hikayeleri,cariyelerin ,haremagalarinin cileleri anlatilmakta. Abdulaziz , V.Murat ve Abdulhamit donemlerini kapsayan Osmanli Devleti'nin çöküş donemlerinin anlatildigi kisimlar ilgi çekici. Bozulan devlet duzenine paralel olarak devlet yonetimine nasil rahatca mudahaleler edildiği, kisilerin yonetimde nasil on plana çıktığı, israfin, şatafatin,halktan kopukluğun, sarsilan otoritenin neleri beraberinde getirdiği de yine detayli sekilde anlatilmis. 3 kitaya hukmeden devletin kendi icindeki hazin vaziyetinin görünümü...Ozellikle kitabin buyuk kisminda da Meyyale'nin surekli olarak surgunlere yollanan esi Hasan Hilmi Pasa ile duraganliktan uzak yaşamı ele alinmis.
Osmanlidaki padisahlik makaminin nasil itibarsizlastirildigi ,yonetim uzerindeki kisilerin nasil on plana ciktiklari, Abdulaziz'in tahttan indirilis bicimi ve sonrasinda maruz kaldığı muamele ve hakaretler neticesinde intihara yönelmesi de hazin vaziyetin çarpıcı sekilde ifade edilmesi diye düşünüyorum.
Bu kitap Meyyale adiyla, devsirme bir kadinin yasami ve daha da onemlisi Osmanli'nin çöküşüne sebep unsurlarin irdelenmesi ile olusturulmus diyebiliriz. Hifzi Topuz bu konulardaki yetkinliğini cesitli kaynak ve belgelerden elde ederek yola ciktigi bu kitapla bir kez daha gostermis.
224 sayfa