Etkileyici bir hikâye… Turistik bir merkez haline gelmeden önceki Hawaii’nin canlı bir yansıması.”
Larry McMurtry
Bir Havai Hikâyesi
1890 Honolulu’sunda büyüyen Rachel Kalama geniş ve sevgi dolu bir Hawaii ailesinin ferdidir ve denizlerde tüccarlık yapan babasının ziyaret ettiği uzak diyarları görmeyi hayal etmektedir. Fakat yedi yaşındayken, Rachel’in hayalleri cüzam teşhisi konmasıyla yıkılır. Ailesinden zorla alınır ve Kalaupapa’ya, Moloka’i adasındaki izole edilmiş cüzam kolonisine yollanır.
Sürgünde kaybettiği ailesinin yerine geçecek bir aile ve yeni arkadaşlar edinir: daha sonra üvey “halası” haline gelen ve Rachel’a halkının zengin kültürünü ve mitolojisini gösteren yerli şifacı Haleola; Kalaupapa’daki genç kızlara bakan Fransisken Rahibelerinden biri olan Rahibe Mary Catherine Voorhies; ve beklenmedik bir sürpzie gebe, güzel ve zevk düşkünü Leilani. Ve aynı zamanda Kalaupapa’da evleneceği adamla tanışır.
Tarihi olaylara dayanan Moloka’i, sıra dışı bir insanlık dramının daha önce hiç anlatılmayan kurgusuyla, dokunaklı bir olayın hikâyesi. Fakat hastalık, soyutlanma ve trajediyle bezenmiş olsa da, Rachel’ın hayatı neşe, cesaret ve onur doludur. Bu ölümle değil, yaşamla; çaresizlikle değil, umutla ilgili bir hikâye. İnsan etinin zaafını değil, insan ruhunun gücünü konu alıyor.
“Moloka’i pasifik cennetinde gerçekleşen trajedinin unutulmaz hikayesidir. Kitap, akıl almaz güzelliklerle, korkunç bir hastalık ve korkuyla dolu bir dünyaya kapı açıyor; yüz yıl öncesinin Hawaii’sinde yaşamış genç bir kadının cesaretini yansıtıyor.
Gerçek bir zafer kikayesi.”
-Gap Creek’in yazarı, Robert Morgan
“Cesur ve dolu dolu bir hayatın zengin, ilham verici olduğu kadar yürek burkan portresi–Rachel Kalama’nın hastalığı onu sıkıntılı Rahibe Catherine’le, yanlış beden ile doğan oda arkadaşı Leilani’yle, gerçek aşkı Kenji’yle ve diğerleriyle iyileştirici dostluklara sürükler. Ve hepsi de hem hapishaneleri hem de sığınakları olan güzellikler diyarında gerçekleşir. Alan Brennert seksen yıllık az bilinen bir tarihe ilginç şekilde hayat veriyor.”
-A Circle Around Her’ün yazarı Jonathan Strong
“Derin bir araştırmanın ürünü olan Moloka’i, beni gitmeyi hiç istemeyeceğimi düşündüğüm bir yere–on dokuzuncu yüzyıl Havai cüzam kolonisine–görürdü. Fakat Alan Brennert bu dünyayı mucizevi şekilde süslüyor, her hastalığın politize edildiği ve ahlaki bir konu haline getirildiği dünyamızla etkileşime geçiriyor. Sürgün edilen bahtsızların trajedisi içinden, bir zafer ve gelişim hikayesi anlıyor.
-Kleopatra’nın ve Pharaoh’un yazarı Karen Essex
Etkileyici bir hikâye… Turistik bir merkez haline gelmeden önceki Hawaii’nin canlı bir yansıması.”
Larry McMurtry
Bir Havai Hikâyesi
1890 Honolulu’sunda büyüyen Rachel Kalama geniş ve sevgi dolu bir Hawaii ailesinin ferdidir ve denizlerde tüccarlık yapan babasının ziyaret ettiği uzak diyarları görmeyi hayal etmektedir. Fakat yedi yaşındayken, Rachel’in hayalleri cüzam teşhisi konmasıyla yıkılır. Ailesinden zorla alınır ve Kalaupapa’ya, Moloka’i adasındaki izole edilmiş cüzam kolonisine yollanır.
Sürgünde kaybettiği ailesinin yerine geçecek bir aile ve yeni arkadaşlar edinir: daha sonra üvey “halası” haline gelen ve Rachel’a halkının zengin kültürünü ve mitolojisini gösteren yerli şifacı Haleola; Kalaupapa’daki genç kızlara bakan Fransisken Rahibelerinden biri olan Rahibe Mary Catherine Voorhies; ve beklenmedik bir sürpzie gebe, güzel ve zevk düşkünü Leilani. Ve aynı zamanda Kalaupapa’da evleneceği adamla tanışır.
Tarihi olaylara dayanan Moloka’i, sıra dışı bir insanlık dramının daha önce hiç anlatılmayan kurgusuyla, dokunaklı bir olayın hikâyesi. Fakat hastalık, soyutlanma ve trajediyle bezenmiş olsa da, Rachel’ın hayatı neşe, cesaret ve onur doludur. Bu ölümle değil, yaşamla; çaresizlikle değil, umutla ilgili bir hikâye. İnsan etinin zaafını değil, insan ruhunun gücünü konu alıyor.
“Moloka’i pasifik cennetinde gerçekleşen trajedinin unutulmaz hikayesidir. Kitap, akıl almaz güzelliklerle, korkunç bir hastalık ve korkuyla dolu bir dünyaya kapı açıyor; yüz yıl... tümünü göster
Okurken biraz ara vermek zorunda kaldığım bir kitaptı ama eninde sonunda bitirdim.Rachel in zor geçen çocukluğu 7 yaşında ailesinden alınıp cüzzamlıların olduğu adaya gönderilmesi ve orada hayatta kalma çabası.Adda hiçbir şey yok bomboş.Ölen ve çürüyen bedenler. O zamanın şartlarında yaşanılan onca sıkıntı. Rachel büyüyor ve orada aşkını buluyor ama herşey daha yeni başlıyor daha çekilmesi gereken acılar ve kaybedilen nice canlar olacaktır. En acısı da insanın evladından ayrılmasıdır herhalde Okurken hüzünlendim ağladım.Gerçektende etkileyicidi.
Kitapta tek rahatsız eden şeyler fazlaca Hawai dilinin kullanılmış olması ve anlamını bilememek.
Kitabın konusundan dolayı biraz kasvetli bir havası var ama insanı bir şekilde içine çekiyor.Denk gelir ve uygun fiyata bulursanız mutlaka okuyun derim.
çok ilginç bi kitaptı diyebilirim..cüzzam hastalığıyla ilgili olarak anlatılanlar ve kitabın kurgusu çok değişikti .. sanırım etkisi uzun sürecek kitaplardan..
Gerçek bir hayat hikayesi tatil mekanı olarak bildiğimiz Hawaii'nin hiç bilinmedik acı dolu öyküsü. Kesinlikle tavsiye ediyorum.
Günümüzün turizm cenneti Hawai'nin pek bilinmeyen geçmişine dair destansı bir roman. "Koparan hastalık", çocukları ailelerinden aileleri sevdiklerinden koparan cüzzamın, yüksek derecede bulaşıcı kabul edildiği zamanların sürgün adası. Dünyadan soyut bir halde bırakılan, dışlanan, kendi toplumlarını oluşturmaya zorlanan insanların hikayesi. Gerçi hikaye deyip geçmek pek doğru olmaz zira gerek yaşanan olaylar, gerekse gerçek insanlardan kurgulanmış veya kayıtlarda geçen isimleri değiştirilerek yer almış karakterleriyle aslında bir nevi bir toplumun yaşam öyküsü denilebilir. Bu gerçeklik, birebir kendileri olmasa bile bunları yaşayan insanların olduğunu bilmek etkiyi çok daha artırıyor. Öyle ki yer yer gözyaşlarımı zaptedemedim. Eserin bir ilgi çekici yanı daha var ki o da dünyanın nasıl değiştiğini görmek. 1891 yılından 1970 yılına kadar geçen süreçte, sinemanın icadından Pearl Harbor'a, atom bombasından, troleybüse kadar iz bırakmış bir çok tarihi gelişme de yer alıyor. Kurgu olarak oldukça akıcı ve sürükleyici olmakla birlikte baskısı pek başarılı değil maalesef. Çok yerde harf hatta kelime hatası mevcut. Bir de keşke Hawaiice kelimelerin Türkçe karşılıkları dipnot düşülseymiş.
okurken sıkıldım açıkçası..her sayfada kelimelerde harf eksikliği sayılarda rakamların yanlış yerleşimi hawai dilinden pek çok kelime okuma hızını sekteye uğratıyor.. ilginç bir konu ama beni sürüklemedi bir an önce bitiripte kurtulmak istedim
Gerçek bir hayat hikayesi tatil mekanı olarak bildiğimiz Hawaii'nin hiç bilinmedik acı dolu öyküsü. Kesinlikle tavsiye ediyorum.
anlatımı sıkıcı gelen ama vurucu bir konusu olan kitap.50 küsur yıl dile kolay.
530 sayfa