Ya severek dinlediğiniz sıradan bir şarkı, bir gün 'Ölüm Şarkı'nız olursa?
Beş farklı ceset... Beş farklı yer... Beş farklı kadın...
Aynı katil tarafından öldürülmüş olmaları dışındaki tek ortak noktaları, sarışın olmalarıydı. Birbirleriyle olan bağlantılarındansa kimsenin haberi yoktu. Ta ki gazeteci Matt Owens, gözlerini bir anlığına kız kardeşinden ayırana kadar...
Miami Beach'te yaşayan kardeşini ziyarete gelen Mandy Owens, bir gece kulübünde eğlendikleri sırada aniden ortadan kaybolur. Çok geçmeden eski bir otel odasında cesedi bulunduğunda, suçluluk duygusuyla mücadele eden Matt'in elinde katile ulaşmak için tek bir ipucu vardır. Kaçırıldığı saatlerde kız kardeşinin iPod'una yüklenmiş olan tüyler ürpertici bir şarkı ve onun sözleri.
Paris'te bir sevgili... Başını kestim...
Matt, bu ipucunun Paris'te işlenmiş bir cinayeti işaret ettiğini fark ettiğinde kendini kusursuzca kurgulanmış bir bulmacanın içinde bulur. Peki, bir sonraki kurbanını seçmeden önce bu saplantılı katilin aklını okuyabilecek kadar zeki midir?
Artık duyduklarınıza inanmayın. Bu oyunda hiçbir nota, hiçbir şarkı göründüğü kadar masum değil.
"Bu katilin hastalıklı aklının içine girdiğinizde çok şaşıracak ve bu kitaptan sonra şarkılara bir daha aynı gözle bakamayacaksınız."
Ya severek dinlediğiniz sıradan bir şarkı, bir gün 'Ölüm Şarkı'nız olursa?
Beş farklı ceset... Beş farklı yer... Beş farklı kadın...
Aynı katil tarafından öldürülmüş olmaları dışındaki tek ortak noktaları, sarışın olmalarıydı. Birbirleriyle olan bağlantılarındansa kimsenin haberi yoktu. Ta ki gazeteci Matt Owens, gözlerini bir anlığına kız kardeşinden ayırana kadar...
Miami Beach'te yaşayan kardeşini ziyarete gelen Mandy Owens, bir gece kulübünde eğlendikleri sırada aniden ortadan kaybolur. Çok geçmeden eski bir otel odasında cesedi bulunduğunda, suçluluk duygusuyla mücadele eden Matt'in elinde katile ulaşmak için tek bir ipucu vardır. Kaçırıldığı saatlerde kız kardeşinin iPod'una yüklenmiş olan tüyler ürpertici bir şarkı ve onun sözleri.
Paris'te bir sevgili... Başını kestim...
Matt, bu ipucunun Paris'te işlenmiş bir cinayeti işaret ettiğini fark ettiğinde kendini kusursuzca kurgulanmış bir bulmacanın içinde bulur. Peki, bir sonraki kurbanını seçmeden önce bu saplantılı katilin aklını okuyabilecek kadar zeki midir?
Artık duyduklarınıza inanmayın. Bu oyunda hiçbir nota, hiçbir şarkı göründüğü kadar masum değil.
"Bu katilin hastalıklı aklının içine girdiğinizde çok şaşıracak ve bu kitaptan sonra şarkılara bir daha aynı gözle bakamayacaksınız."
Tanıtım videosunu izledikten sonra bu kitabı kesinlikle benim olmalı diye düşünmüştüm. Arkadya'nın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde yaptığı çekilişle de benim oldu =D Güzel bir roman okuyacağımı biliyordum ama bu derece güzel olacağını hiç tahmin etmemiştim.
Kitabımız gazeteci Matt'in kardeşiyle gittiği bir barda başlıyor. Matt kardeşinden gözünü bir anlığına ayırıyor ve geri baktığında kardeşini göremiyor. Tüm barı aramasına rağmen kardeşini bulamıyor. Bir gün sonra terk edilmiş bir evde kız kardeşinin çıplak cesedi bulunur. Kardeşinin cinayetiyle ilgili tek ipucu vardır. Kız kardeşinin kaçırıldığı saatlerde Ipod'una yüklenmiş bir şarkı. "Pariste Bir Sevgili... Başını Kestim..." Matt bu ipucunun başka cinayetleri de işaret ettiğini düşünerek Paris'e gider...
Kitabın başından itibaren katilin duygularını öğrenmemiz hem heyecan kattı hemde kitaba çabucak kuru gerilim yerine katilin duygularını ve psikolojik durumunu anlayarak empati kurmamı sağladı. Benim gözümde Tess kitaplarından daha değerli bir kitap oldu. Temposu hiç düşmedi ama 250 sayfadan sonra kitabın temposu tavan yaptı. Bir türlü elimden bırakamadım. Hele o yeraltı mezarlığında geçen bölümler harikaydı!
Normalde bir kitabı bir kereden fazla okumam ama Ölüm Şarkısını bir ara tekrar okumayı planlıyorum. Araştırma yapmadım ama yazarlarımızın birçok kitabının olmasını ve Arkadya'nın bizi bu kitaplarla bir an önce buluşturmasını umuyorum:)
http://kitapasigi.blogspot.com/2013/04/olum-sarks.html
Bir şarkının izinde ortaya çıkan gerçekler. Gerçekten de akıcı ve iyi bir kitaptı. İki kız kardeşin ortak kitap yazabilmesi de ayrı bir güzellik doğrusu.
Seri katillerin sıradışı psikolojilerini hep sevmiş ve merak etmişimdir. Müziğin de içinde olduğu bu kurgu ile Ölüm Şarkısı başarılı olmuş bence .. Yazarlarının ilk deneyimi olmasına karşın keyifle okunabilir .
O kadar akıcı ve sürükleyici ki ! Yerinde yapılan teşbihler , cümlelerde ki sadelik , özlü bir anlatım . Bu türden 2.kez okuyorum ve artık hrralde bu türlerden çok kitap okuyacağım ilkini 7.sınıftı okuyup ara vermeme rağmen . P.J.Parrish güzel iş çıkarmış ya da çıkarmışlar mı demeliyim :D
Hayatimda okudugum en mukemmel kitapti cok cok guzeldi. Kitabin ilk sayfasindan itibaren son son sayfasina kadar gerilim bitmiyor gercekten mukemmel bir kitapti. Yazarin ellrinden opuyorum ve onunde saygiyla egiliyorum...
Kitap güzeldi.Mükemmeldi,Bayıldım! diyemem belki ama zevk alarak okuduğum kesin.
Katil yüzünden sinirden uykularım kaçtı aslında zaman zaman ama değdi bence.
Yalnızca Ölüm Şarkısı başlığının kitaba uygun olduğunu düşünmüyorum.Yazarlar neden bunu seçmiş bilmem.Evet şarkılar cinayetlere yol gösteren büyük ipuçlarıydı ama ben olsam isim olarak seçmezdim.'o henüz çalınmamaış birnotaydı' yazınca insan kendi yaptığı bir besteyle insanları öldürmesinde bir bağlantı olacak falan diye bekliyor.Ama adam yalnızca öldürdüğü kızların yanına bir önceki cinayetiyle ilgili bilindik grupların şarkılarını yazıyor falan.O abartılı söze göre oldukça basit kalmış yani.
Neyse.Konuya dönecek olursak,çok sürükleyici bir kitaptı aslında.Katilin profilini öyle iyi çıkartmıştı ki,bayıldım.
Kesinlikle okunmalı diyemem ama okursanız eğer pişman da olmazsınız bence.Zevkliydi.
Begenerek okudugum ancak hayal gucunu zorlamayan , tahmınlerle yuruyen bir kitap
Miami'de sıradan bir gece, ödüllü gazeteci Matt Owens, kendisini ziyarete gelen kız kardeşiyle güzel bir gece geçiriyor, birlikte gittikleri bir barda bir anlığına gözlerini kardeşinin üzerinden ayırıyor ve bu her şeyin başlangıcı oluyor, çünkü Mandy bir anda ortadan kayboluyor ve ertesi gün kızın cesedi bulunuyor. Matt bunun için kendisini suçluyor ve olayın üzerine daha fazla gidiyor, eski sevgilisi Nora'da bir polis olunca ilk önce onun desteğini alıyor ve bazı ip uçlarına ulaşıyor, elde ettiği ip uçları Matt'i Paris'e, başka cinayetlere kadar götürüyor ve kapanan dosyalar yeniden açılıyor, bu konuda Paris'te bulunan dedektif Eve'nin çok yardımını görüyor zira kadın aslında bu cinayetleri beş yıldır araştırıyormuş ama ip ucu olmadığı için dosyaların hepsi kapanmış ve Eve bunu neredeyse bir saplantı haline getirmiş...
Miami'de başlayıp, Paris'in arka sokaklarına, oradan karanlık yer altı tünellerine kadar uzanan bir olay örgüsü sizleri bekliyor, kitapta olaylar Matt'in ağzından aktarılırken, katili yazarın ağzından dinliyoruz..
Güzel bir kitaptı fakat yazarlar yani kız kardeşler, ilk yarısını çok fazla detaylara boğmuş diye düşünüyorum ama kalan yarısı iyiydi kurbanların dosyaları açıldıkça elde edilen ip uçları onları çellocu katilimize doğru yaklaştırmaya başlıyor, kitabın final sahnesi güzeldi ayrıca hikayeye son anda dahil olan Pierre son dakika golünü güzel atıyor :)
Ciltsiz, 432 sayfa
2013 tarihinde, Arkadya Yayınları tarafından yayınlandı