Önce Çocuklar ve Kadınlar mı? Önce Kadınlar ve Çocuklar mı? Ya da kimse bu gemiyi terk etmek istemez mi?
Sunay Akın tarihimizin kıymetli batıklarını: gemilerini, şairlerini, gezginlerini, aşıklarını vd. okurunu saran, sarmalayan üslubuyla adeta karaya çıkarıyor kaleme aldığı öykülerde. Bu kitabı okurken çalan çanları, acele içinde koşuşturup bağrışan miçoları ve hatta ayaklarınızı ıslatan dalgaları bile fark edemeyebilirsiniz...
Telaşa lüzum yok, bu gemi hiç batmaz!..
Önce Çocuklar ve Kadınlar mı? Önce Kadınlar ve Çocuklar mı? Ya da kimse bu gemiyi terk etmek istemez mi?
Sunay Akın tarihimizin kıymetli batıklarını: gemilerini, şairlerini, gezginlerini, aşıklarını vd. okurunu saran, sarmalayan üslubuyla adeta karaya çıkarıyor kaleme aldığı öykülerde. Bu kitabı okurken çalan çanları, acele içinde koşuşturup bağrışan miçoları ve hatta ayaklarınızı ıslatan dalgaları bile fark edemeyebilirsiniz...
Telaşa lüzum yok, bu gemi hiç batmaz!..
Tarihimizdeki gemiler hakkında belki de hiç duymadığımız gerçekleri anlatan harika bir kitap.
Sunay Akın' ın saçma sapan G. Bell hikayesinden sonra artık yazdığı her hikayeye şüphe ile bakmaya başladım, dolayısıyla etkisini yitirdi bende anlattıkları. Şiirlerini çok severim ama onun dışında herhangi bir kitabını okur muyum artık bilmiyorum. Bu kitapta da yine şaşırtan bir sürü hikaye var lakin dediğim gibi inandırıcılığı kalmadı bende Sunay Akın' ın.
282 sayfa