Martı, Üç Kız Kardeş ve Vişne Bahçesi gibi dünya tiyatrosunun ölümsüz oyunlarını kaleme alan Anton Çehov, tıpkı Martıdaki Nina gibi, Öyle Bir Hikâye adlı bu uzun öyküsünde de, büyük kentte geleceğini aramaya giden, ama düşkırıklığıyla geri dönen tiyatro oyuncusu Katyanın başından geçenleri anlatır. İnsanı yüreğinden vuran bu öyküde, hem taşra insanının büyük kent özlemine tanık oluruz, hem de 19. yüzyıl Rusyasının sanat ortamının içinde buluruz kendimizi.Modern öykünün en önemli ustalarından Çehov, bir kez daha, yaşamın yüzeysel gerçeklerinin ötesine geçer, kahramanının davranışlarının ardında gizlenen dürtüleri sergiler. Karmaşık olay örgüleri ve kestirme çözümler bulamazsınız.Çehovun bu uzun öyküsünü, iki kısa öykü eşliğinde, Nihal Yalaza Taluy çevirisiyle sunuyoruz.
Martı, Üç Kız Kardeş ve Vişne Bahçesi gibi dünya tiyatrosunun ölümsüz oyunlarını kaleme alan Anton Çehov, tıpkı Martıdaki Nina gibi, Öyle Bir Hikâye adlı bu uzun öyküsünde de, büyük kentte geleceğini aramaya giden, ama düşkırıklığıyla geri dönen tiyatro oyuncusu Katyanın başından geçenleri anlatır. İnsanı yüreğinden vuran bu öyküde, hem taşra insanının büyük kent özlemine tanık oluruz, hem de 19. yüzyıl Rusyasının sanat ortamının içinde buluruz kendimizi.Modern öykünün en önemli ustalarından Çehov, bir kez daha, yaşamın yüzeysel gerçeklerinin ötesine geçer, kahramanının davranışlarının ardında gizlenen dürtüleri sergiler. Karmaşık olay örgüleri ve kestirme çözümler bulamazsınız.Çehovun bu uzun öyküsünü, iki kısa öykü eşliğinde, Nihal Yalaza Taluy çevirisiyle sunuyoruz.
139 sayfa