Asya ya da Latin Amerikada öyle ülkeler vardır ki, Batının kumarhanesi olmuşlardır. Batının özel fesat yuvaları haline gelen, sermayedarların (Kapitalist) arzularını ve eğlencelerinin gerçekleştiği ülkeler vardır. Dâhîleri ve şuurlu insanları yabancılaşmanın uşağı ve hizmetçisi olan ülkeler vardır. Ve yine öyle ülkeler vardır ki, sömürgeciliğin pençesinde yüzyıllardır kıvranan, yabancılaşmış, dış sömürgeci güce teslim olmuş, hattâ bu özellikler âdetâ onların karakteri olmuş, ulusal tüm değer ve özellikleri zillet içinde, halkı da bunu kanıksamış; bu duruma inanmış... Hattâ eğer bir toplumbilimci, bu toplumun çehresine baksa, daha birkaç yüzyıla kadar bu toplumdan en ufak bir umut bile taşımaz...
Asya ya da Latin Amerikada öyle ülkeler vardır ki, Batının kumarhanesi olmuşlardır. Batının özel fesat yuvaları haline gelen, sermayedarların (Kapitalist) arzularını ve eğlencelerinin gerçekleştiği ülkeler vardır. Dâhîleri ve şuurlu insanları yabancılaşmanın uşağı ve hizmetçisi olan ülkeler vardır. Ve yine öyle ülkeler vardır ki, sömürgeciliğin pençesinde yüzyıllardır kıvranan, yabancılaşmış, dış sömürgeci güce teslim olmuş, hattâ bu özellikler âdetâ onların karakteri olmuş, ulusal tüm değer ve özellikleri zillet içinde, halkı da bunu kanıksamış; bu duruma inanmış... Hattâ eğer bir toplumbilimci, bu toplumun çehresine baksa, daha birkaç yüzyıla kadar bu toplumdan en ufak bir umut bile taşımaz...
344 sayfa