“Kesinlikle okuduğum romanların en iyilerinden biri diyebilirim!”
-Tess Gerritsen-
Kanımda cinayet akıyordu. DNA’mın iki ipliğinde de cinayet yazılıydı. Bundan kaçmak için elimden geleni yapmıştım, ama nereye gidersem gideyim, orada da aynı kişiyim.
Lana Granger, psikolojik sorunların yanı sıra cinsel kimlik karmaşası yaşayan ve sırları olan genç bir kızdır. Buna rağmen okul hayatında oldukça başarılıdır. Üniversite eğitiminin son yılında annesinin vasiyeti üzerine işe girerek kendi ayakları üzerinde durmak için çocuk bakıcısı olarak çalışmaya başlar. Bakıcılığını üstlendiği on bir yaşındaki Luke da kendisi gibi sorunlu bir çocuktur. Fakat zaman geçtikçe Lana, onun yalnızca çocuklara mahsus problemleri olmadığını, bunun da ötesinde tehlikeli biri olduğunu fark eder. Lana’yı içinden çıkılmaz bir girdabın ortasına sürükleyecek ve herkesten gizleyerek maziye gömdüğünü sandığı ölümcül sır, bu esrarengiz çocuğun eline geçmiş olabilir miydi? Belki de geçmişine ait eksik parçalardan biri Luke’un ta kendisiydi…
“Entrika ve gizemin kendini çokça hissettirdiği, sürprizlere açık bir gerilim.”
-The New York Times-
“Sizi ters köşe yapıp hiç beklemediğiniz bir finale imza atacak sıra dışı bir roman.”
-USA Today-
Türünün en iyilerinden, sürükleyici bir psikolojik gerilim. Lisa Unger’in romanlarıyla henüz tanışmadıysanız, başlamak için ne bekliyorsunuz?
-Harlan Coben-
“Kesinlikle okuduğum romanların en iyilerinden biri diyebilirim!”
-Tess Gerritsen-
Kanımda cinayet akıyordu. DNA’mın iki ipliğinde de cinayet yazılıydı. Bundan kaçmak için elimden geleni yapmıştım, ama nereye gidersem gideyim, orada da aynı kişiyim.
Lana Granger, psikolojik sorunların yanı sıra cinsel kimlik karmaşası yaşayan ve sırları olan genç bir kızdır. Buna rağmen okul hayatında oldukça başarılıdır. Üniversite eğitiminin son yılında annesinin vasiyeti üzerine işe girerek kendi ayakları üzerinde durmak için çocuk bakıcısı olarak çalışmaya başlar. Bakıcılığını üstlendiği on bir yaşındaki Luke da kendisi gibi sorunlu bir çocuktur. Fakat zaman geçtikçe Lana, onun yalnızca çocuklara mahsus problemleri olmadığını, bunun da ötesinde tehlikeli biri olduğunu fark eder. Lana’yı içinden çıkılmaz bir girdabın ortasına sürükleyecek ve herkesten gizleyerek maziye gömdüğünü sandığı ölümcül sır, bu esrarengiz çocuğun eline geçmiş olabilir miydi? Belki de geçmişine ait eksik parçalardan biri Luke’un ta kendisiydi…
“Entrika ve gizemin kendini çokça hissettirdiği, sürprizlere açık bir gerilim.”
-The New York Times-
“Sizi ters köşe yapıp hiç beklemediğiniz bir finale imza atacak sıra dışı bir roman.”
-USA Today-
Türünün en iyilerinden, sürükleyici bir psikolojik gerilim. Lisa Unger’in romanlarıyla henüz tanışmadıysanız, başlamak için ne bekliyorsunuz?
-Harlan Coben-
Çok iyi kurgulanmış, severek okunacak bir kitap
Tarz değişikliği yapıp polisiye psikolojik gerilim konulu bu kitabı fazlasıyla övgü dolu yorumları baz alarak okumaya başladım. Yorumlarda okuduğum kitabın sonuna geldiğimde adeta ters köşe olacakmışım. Büyük bir heves ve beklentiyle okumaya başladım tabi. Evet kitabı büyük bir merak ve heyecanla okudum yalan değil, 11 yaşındaki sosyopat bir çocukla ona bakıcılık yapan yirmili yaşlarda psikoloji okuyan psikopatın hikayesi oldukça akıcıydı. Evet kitabın sonuna doğru gerçekten şok edici gelişmeler oldu ve süpriz bir final oldu. Ancak 😊 kitabın sonunu ve gelişmeleri dikkatli bir okur kitabın yarısından itibaren tahmin edebilir. Ki ben de ettiğim için ters köşe olmadım maalesef. Çok güzeldi kitap, sakın beğenmediğimi düşünmeyin, aksine yazarın diğer kitaplarını da temin edip okumayı istiyorum. Şahsi yorumumdur , bilginize. 😉💃
okurken hiç beklemediğim bir anda ters köşe oldum.beklenmedik bir şekilde bitti.şaşırtıcıydı.
Lana ile 11 yaşındaki sosyopat bir çocuğun arasındaki oyun...
Kitabın sonu o kadar ilginç ki bence 6. hisle kapışır. Gerçek sır neydi? Ayrıca isim kitaba çok yakışmış.
Bir psikopat ve bir sosyopatın birbiriyle mücadelesi...
Oldukça iyi kurgulanmış, akıcı ve gizemli(?) bir roman. Böylelerini seviyorum. Özellikle o son sayfaya bayıldım. Tam olarak 'şah mat' dedirtti. Hala yüzümde sanki ben zafer kazanmışım gibi minik bir tebessüm var. Bu tür kitapları seven herkes kaçırmadan okumalı.
Kitabın sonu için onlarca teori ürettim. Ama her bölümde bu teoriler birer birer yok oldu.. Son zamanlarda okuduğum en iyi kurguya sahip kitaptı.
Çok farklı ve güzel bir kitaptı. .Beklediğimden daha güzeldi.
Ciltsiz, In the Blood, 432 sayfa
Haziran2014 tarihinde, Martı Yayınları tarafından yayınlandı