Sait Faik’in Hikâyeciliği

Usta eleştirmen Fethi Naci, İpek Mendilden Alemdağda Var Bir Yılana uzanan hikâyeleri, uzun hikâyeleri ve romanlarıyla Sait Faikin düzyazıları üzerine kapsamlı bir inceleme hazırladı. Sait Faikin düzyazılarını büyüteç altına alan Fethi Naci, ünlü öykücüyü öncü edebiyatçı kimliğinin yanı sıra insan yönüyle de ele alıyor. Sait Faik üzerine kılavuz niteliği taşıyan bir kitap. TADIMLIKGirişSait Faik adını ilk kez ortaokulun birinci sınıfında, demek 1939-40 yılında, duymuştum. Sıradan bir öğretmen değildi Türkçe öğretmenimiz Saffet Tunay; edebiyatı izleyen, ilimizin tek haftalık gazetesi Yeşilgiresona yazılar yazan, Halkevinin kültür etkinliklerine katılan, Halkevince sahneye konan oyunlarda oynayan aydın bir öğretmendi. (Evet, tahmin ettiğiniz gibi: Saffet Tunaya deli derlerdi Giresunda!) Bir gün bir İstanbul gazetesiyle girmiş sınıfa, Sait Faik adlı genç bir hikâyeciden söz etmişti: Çok beğeniliyormuş, çok sözü ediliyormuş ama söylendiği kadar değerli bir hikâyeci değilmiş... Bu gazetede bir hikâyesi var, okuyayım da görün! demişti. O hikâyeyi hayal meyal anımsıyorum. Birtakım İnsanlara, Gece İşine benzer bir hikâyeydi ama Birtakım İnsanlar olması da olanaksız, Gece İşi olması da: Çünkü Birtakım İnsanlar, 1936da yayımlanan Semaverde, Gece İşi ise 1939da yayımlanan Sarnıçtadır. Saffet Hoca, hikâyeyi bitirdikten sonra, Sait Faikin Türkçe yanlışları üzerinde, dil savrukluğu üzerinde uzun uzun durmuş, Böyle hikâye mi yazılır! diye bitirmişti o Türkçe dersini.

Usta eleştirmen Fethi Naci, İpek Mendilden Alemdağda Var Bir Yılana uzanan hikâyeleri, uzun hikâyeleri ve romanlarıyla Sait Faikin düzyazıları üzerine kapsamlı bir inceleme hazırladı. Sait Faikin düzyazılarını büyüteç altına alan Fethi Naci, ünlü öykücüyü öncü edebiyatçı kimliğinin yanı sıra insan yönüyle de ele alıyor. Sait Faik üzerine kılavuz niteliği taşıyan bir kitap. TADIMLIKGirişSait Faik adını ilk kez ortaokulun birinci sınıfında, demek 1939-40 yılında, duymuştum. Sıradan bir öğretmen değildi Türkçe öğretmenimiz Saffet Tunay; edebiyatı izleyen, ilimizin tek haftalık gazetesi Yeşilgiresona yazılar yazan, Halkevinin kültür etkinliklerine katılan, Halkevince sahneye konan oyunlarda oynayan aydın bir öğretmendi. (Evet, tahmin ettiğiniz gibi: Saffet Tunaya deli derlerdi Giresunda!) Bir gün bir İstanbul gazetesiyle girmiş sınıfa, Sait Faik adlı genç bir hikâyeciden söz etmişti: Çok beğeniliyormuş, çok sözü ediliyormuş ama söylendiği kadar değerli bir hikâyeci değilmiş... Bu gazetede bir hikâyesi var, okuyayım da görün! demişti. O hikâyeyi hayal meyal anımsıyorum. Birtakım İnsanlara, Gece İşine benzer bir hikâyeydi ama Birtakım İnsanlar olması da olanaksız, Gece İşi olması da: Çünkü Birtakım İnsanlar, 1936da yayımlanan Semaverde, Gece İşi ise 1939da yayımlanan Sarnıçtadır. Saffet Hoca, hikâyeyi bitirdikten sonra, Sait Faikin Türkçe yanlışları üzerinde, dil savrukluğu üzerinde uzun uzun durmuş, Böyle hikâye mi yazılır! diye bitirmişti o Türkçe dersini.


Değerlendirmeler

değerlendirme
9 puan

sait faik okumak isteyen için lüzumlu bir kitap.


Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski