Peru sahilinde bir balıkçı kaybolur. Norveçli petrol arama uzmanları deniz tabanında yüzlerce kilometrekarelik alanın garip organizmalar tarafından işgal edildiğini keşfeder. Bu sırada İngiliz Kolombiyası sahili boyunca balinalar korkutucu bir değişim geçirir. Olayların birbirleriyle hiçbir alakası yok gibi görünmektedir. Ama tesadüflere inanmayan iki bilim adamı, bu durumun kaynağını araştırırken en korkunç kâbuslarıyla yüz yüze gelecektir.
Sürüyü okurken dünya yıkılsa fark etmeyeceksiniz.
D/e Welt
Satış rekorları kıran bir kitap... Tatil güneşi ne kadar sıcak olursa olsun tüyleriniz ürperecek... İyi eğlenceler.
Evening Standard
Bu 800 nefes kesici sayfadan sonra denizlere çok farklı bir gözle bakacaksınız.
Focus
Nefes almak için yüzeye çıkacağınızdan kuşkuluyum. ...bu nihai yaz okuması, Crichton ve Kingin en iyi özelliklerini birleştiriyor.
Contra Costa Times
Peru sahilinde bir balıkçı kaybolur. Norveçli petrol arama uzmanları deniz tabanında yüzlerce kilometrekarelik alanın garip organizmalar tarafından işgal edildiğini keşfeder. Bu sırada İngiliz Kolombiyası sahili boyunca balinalar korkutucu bir değişim geçirir. Olayların birbirleriyle hiçbir alakası yok gibi görünmektedir. Ama tesadüflere inanmayan iki bilim adamı, bu durumun kaynağını araştırırken en korkunç kâbuslarıyla yüz yüze gelecektir.
Sürüyü okurken dünya yıkılsa fark etmeyeceksiniz.
D/e Welt
Satış rekorları kıran bir kitap... Tatil güneşi ne kadar sıcak olursa olsun tüyleriniz ürperecek... İyi eğlenceler.
Evening Standard
Bu 800 nefes kesici sayfadan sonra denizlere çok farklı bir gözle bakacaksınız.
Focus
Nefes almak için yüzeye çıkacağınızdan kuşkuluyum. ...bu nihai yaz okuması, Crichton ve Kingin en iyi özelliklerini birleştiriyor.
Contra Costa Times
Başlarda biraz sıkıcı ama sonradan çok sarıyor diyen arkadaşıma güvenerek aldım. 30 sayfa geçti 60 sayfa geçti 100 sayfa geçti hala kitap toparlayamadı,anca 200lere yaklaşınca sevmeye başladım ve soluksuz okuma faslına geçebildim. Tabi 800 sayfalık kitabın 'başlarda sıkıcı' kısmının 10sayfayı kapsadığını falan düşünmek benim hatamdı. Tabi ki 200üncü sayfadan sonra güzelleşecekti. Her neyse,demem o ki ilk başlardaki o yavaşlığa tahammül edebilecekseniz gerisini okumaya değer bir kitap Sürü. Tavsiye ediyorum :)
Kitapta çok fazla bilimsel açıklama var.Anlamlarını bilmediğiniz taktirde pek bişey anlaşılmıyor sözlük olmadan..Sayesinde bir sürü yeni bilgi öğrendim deniz altı yaşamı ile ilgili.Kitabı okurken sanki film izliyormuşum gibi hissettim.Bilimkurgu severlere tavsiye edebileceğim bir roman
Kitabın en başında basit bir harita ile deniz diplerinin yapısı, kıta sahanlığı, derin deniz çukurları gibi yüzey oluşumları gösteriliyor ve insanoğlunun uzay hakkında bildiklerinin denizlerin altı hakkında bildiklerinden çok daha fazla olduğuna dikkat çekilerek kitaba bir giriş yapılıyor.
Peru sahilleri, Norveç açık denizlerindeki petrol araştırmacıları, İngiliz Kolombiyası gibi kuzeyden güneye bir hat üzerinde denizlerde bir takım anormallikler meydana gelmeye başlıyor. Kaybolan balıkçı, balinaların sebepsiz yere teknelere saldırması ve saldırganlaşması, petrol araştırmacılarının deniz tabanının garip mikroorganizmalar tarafından işgal edildiğini tespit etmesi (bilinen ama evrim geçirmiş deniz altı canlıları) gibi olaylar silsilesine bilim adamları şüphecilikle yaklaşarak bunların bir tesadüf olamayacağını söylerler. Önce bireysel ve küçük gruplar halinde başlayan araştırmalar, bir süre sonra durum tüm ülkeleri ve hatta gezegenimizi tehdit eder hale gelince, dünyanın en iyi bilim adamları ile bir araştırma grubu kurularak araştırılır.
Matematik, fizik, biyoloji bilimleri ve tabii ki dünyamızın ekolojik dengesi ile ilgili birçok bilgi içeren kitap 800 sayfa ve küçük puntolarla basılmış olmasına rağmen kesinlikle sıkıcı değil. Kitabın sonunda, yazarın araştırmalarından ve kendilerinden yardım aldığı bilim adamlarının bir listesi var.
800 sayfa roman değil biyoloji kitapı sanki, kapaktaki abartalı yorumlara aldanıp heycanla okumaya başlayınca büyük bütçeli filmlerin cazibesini arıyorsunuz hoş deep impact, contact, gibi filmlerle kıyaslayınca yine birşey değişmiyor hikaye bakımından yine isteneni vermiyor.
Konu ilginç olmasına rağmen kendimi biyoloji derslerime geri dönmüş gibi hissettirdi kitap.o yüzden okurken dikketli düşünün 800 sayfa kesinlikle bir yere dayandırmadan kitabı elinizde okuyamıyorsunuz o kadar ağır yani.Ama onun dışında kitabı beğendim film olarak izlesem kesin daha çok beğenirdim.
Çok çok çok iyi bir kurgu. Çok başarılı analizler. Dünyanın anasını nasıl ağlattığımıza ve nasıl cezalandırılmamız gerektiği üzerine bir roman. Mutlaka okuyun derim.
Bu kitap birden çok soruyu sorguluyor.
1) İnsanoğlu evrende kendisi gibi akıllı canlılar olup olmadığını merak ederek uzayı izliyor ve uzaya mesajlar yolluyor ama bilincinin bir tarafından egosu ve dinlerle desteklenen özel yaratılmış zeki tek varlık olduğunu düşünüyor. İnsalar ekosistemin bir parçası olduğunu değil egosuyla dünyanın sahibi olduğunu düşünerek dünyayı yavaş yavaş yok ediyor. Buna karşı çıkacak bir güç zeki bir ırk olsa insanlar ne hissederdi.
2) Kitap 2004'de yazılmış. O dönemin tek Süper Güçü olan ABD'nin Dünyamızı kendi malı gibi gören egosantirik bakış açısı çok güzel verilmiş.
3) Kitapta çok güzel bilgiler var. Özellikle teknoloji ve çevre ile ilgili.
4) Yazar konuları çok fazla uzatmış ve karakterlerle ilgili fazla detay vermiş ve kitabı çok fazla bilgi ile doldurmuş. Sonuçta konunu akışkanlığını durağana çevirmiş ve kitabın ritmini bozmuş. Bu nedenle 7 verdim kitaba yoksa 9'u hak edebelirdi. Giriş çok uzun tutulmuş, gelişmede ona keza ama sonuç bölümü çok kısa tutulmuş. Durağan giden kitap sonunda aniden atağa kalkıyor.
5) Film yapılsa çok güzel bir senaryo çıkar bu kitaptan.
Kapladığı hacim ile göz korkutan bu kitabı okumayı düşünenlere yorumum;
... -800 sayfalık, normalden küçük yazım şekli, ayrıntılı anlatımları ve bir sayfaya bir paragraf gibi bazı yönleri dışında bence güzel bir kitaptı.
İlk yarısında biraz sıkıyorsa da sonralarının heyecanını anlamak için gerekli olduğunu anlıyoruz kitabı bitirince.
Özellikle son 100 sayfasını çok heyecanlı buldum. Gerçekten ''Dev Bütçeli bir film'' gibiydi.
tsunamiler, köpek balıkları, balinalar, yunuslar, iyi adamlar, kötü ve güçlü adamalar ve kadınlar, dost gibi görünüp casus çıkanlar, yakışıklı ama iyi kalpli dostlar, deneyler, denizin ortasında dalışlar...
film gibiydi...
eğer hızlı okunursa daha sürükleyeceğini düşünüyorum çünkü bazı yerleri ve acıklamaları cidden sıkabiliyo...
Konu denizde olmaya başlayan bazı garipliklerle -liman dalgaları, yengeç sürüleri saldırısı gibi- bir grup bilim adamı ve ilgisi olan kişilerin toplanıp denize açılmalarını kapsamasıyor. Ama toplanmaları kitabın yarısından sonra oluyor!
Gizemi ve aksiyonu olduğundan özellikle son yarısı daha hızlı ilerliyor! keyifli okumalar!
Kitabın sonu sanki editörü "Frank çabuk ol, bekliyorlar" demiş de 10 dakikada yazılmış gibi. Daha iyi olmalıydı.
Öte yandan soluksuz okudum.
Yazar cidden cok emek vermis ve cok basarili bir is cikarmis. Bu kadar detay bu kadar iyi bir kurgu alkisi hakediyor. Ama bu kadar uzun olmasinin dezavantajlari da var. Ara ara kitaptan kopabiliyorsunuz cunku cok fazla konuyla ilgili cok fazla teknik detay var. Ust uste gelince bos gozlerle tekrar tekrar okudugum cok sayfa oldu. İlk basta hiz sonraki sayfalarda baska bir seye evrildi. Heyecan verici birseyken sonrasi gerilim aksiyon oldu. Gercekten bir filmi okumak gibiydi. Son kısmı ise cok acele gibiydi. Cok fazla soruya cevap bulmanin cabasi bir yerde yoruyor insani. Baslarken cok hevesliydim ama niyeyse sonlara dogru bunu kaybettim. Buyuk beklentilerimin oldugu bir kitapti epey bi bekletmistim bu yuzden ama keske bekletmeseymisim dedim.
Karton Cilt, 842 sayfa
Eylül2015 tarihinde, Pegasus Yayınları tarafından yayınlandı