Antik dönemden günümüze değin insanların Tanrı anlayışlarını anlatan ve bunlar arasındaki bağlantıların izini süren Tanrının Tarihi, özellikle üç tektanrılı din içerisinde insan aklını her daim meşgul eden tanrı düşüncesine tarihsel bir bakış niteliğinde. Pagan, Hindu ve Budist inanç sistemlerinin kavramlarına da tektanrıcılığı anlaşılır kılmak amacıyla yer veren Karen Armstrongun bu kitabının esas ağırlığını Yahudi, Hıristiyan ve Müslümanlarca tapınılan tektanrı inancının tarihsel, teolojik ve sosyolojik tartışması oluşturuyor.Eski bir rahibe olarak soruna hem içerden hem de dışarıdan bakabilmek gibi eşsiz bir avantaja sahip olan Armstrong, tanrı düşüncesinin geleceği üzerine de önemli ipuçları sunuyor bu kitabında.
Antik dönemden günümüze değin insanların Tanrı anlayışlarını anlatan ve bunlar arasındaki bağlantıların izini süren Tanrının Tarihi, özellikle üç tektanrılı din içerisinde insan aklını her daim meşgul eden tanrı düşüncesine tarihsel bir bakış niteliğinde. Pagan, Hindu ve Budist inanç sistemlerinin kavramlarına da tektanrıcılığı anlaşılır kılmak amacıyla yer veren Karen Armstrongun bu kitabının esas ağırlığını Yahudi, Hıristiyan ve Müslümanlarca tapınılan tektanrı inancının tarihsel, teolojik ve sosyolojik tartışması oluşturuyor.Eski bir rahibe olarak soruna hem içerden hem de dışarıdan bakabilmek gibi eşsiz bir avantaja sahip olan Armstrong, tanrı düşüncesinin geleceği üzerine de önemli ipuçları sunuyor bu kitabında.
Öncelikle, kitabın kapağında yazıldığı gibi 4000 Yıllık Dinler Tarihi değildir bu kitap. İnsanlığın Tanrı Anlayışının Tarihidir. Ticari kaygıyla dinler tarihi gibi satılmaya çalışılmış, böyle sanıp okuyanlar da hayal kırıklığına uğruyorlar.
4000 yıl boyunca Yahudilerin, Hıristiyanların, Müslümanların; onların peygamberlerinin, din adamlarının; felsefecilerinin, din alimlerinin; ayrıca mistiklerin, Kabalacıların, Reformcuların, aydınlanmacıların, modern bilime yön verenlerin, yazarların, vs. vs, Tanrı'ya bakışı, anlama, tarif etme, nitelendirme çabaları anlatılıyor. Bir sürü kişinn fikirleri kronolojik/dönemsel olarak ele alınmış, karşılaştırmalar yapılmış, değişimler vurgulanmış. (Bunca fikir insanının görüşünün toplumların görüşlerini genel olarak yansıttığı düşünülmüş herhalde ama, bence fikir insanları her zaman toplumdan daha ileri ve farklı düşünürler.) Epeyce karışık ve yer yer yoğun felsefi tartışmalar içerdiğinden anlaşılması zor. Meraklılarına hitap eder.
Yazarın tüm dinler hakkında bildikleri detaylı değil lakin bu konu hakkında araştırma yaptığı kesin. Eğer Muazzez İlmiye Çığ' ın yazdıklarını bilseydi kesin onları da kitabına eklemek zorunda kalırdı. Günümüzden dört bin yıl önce yaşamış insanların tabletlere işledikleri bilgiler onun için bulunmaz fırsat olurdu. Bu durumda yanlı ve tutumlu olduğunu söylemem yanlış olmaz. Yine de bu konu hakkında yazılmış kitaplar arasında iyi bir kaynak.
Karton Cilt, 639 sayfa
2008 tarihinde, Ayraç Yayınevi tarafından yayınlandı