"Savaşta olumlu hiçbir şey yoktu, ne düş, ne görkem, ne onur; onursuzluğun yüz kızarıklığı olmasın yeter ki. Utançtan ölmemek için ölürlerdi. Sürünerek tünellere girerler, ateş altında ilerlemeye devam ederlerdi. Her sabah, bütün belirsizliğe rağmen, bacaklarını harekete zorlarlardı. Dayanırlardı. Sırtlamayı sürdürürlerdi. O kadar kolaydı, gerçekten. Kendini yere bırak, kaslarının gevşemesine izin ver, konuşma ve kankaların seni, yerden kalkıp havalandıktan sonra burnunu indirip ileri atılarak uzağa, dünyaya götürecek helikoptere yükleyinceye kadar hiç kımıldama. Kendini yere atmaya bakardı, ama kimse yere atmazdı kendini. Cesaret değildi tam olarak; amaç kahramanlık değildi.
Korkak olamayacak kadar korkmalarıydı nedeni daha çok."
"Savaşta olumlu hiçbir şey yoktu, ne düş, ne görkem, ne onur; onursuzluğun yüz kızarıklığı olmasın yeter ki. Utançtan ölmemek için ölürlerdi. Sürünerek tünellere girerler, ateş altında ilerlemeye devam ederlerdi. Her sabah, bütün belirsizliğe rağmen, bacaklarını harekete zorlarlardı. Dayanırlardı. Sırtlamayı sürdürürlerdi. O kadar kolaydı, gerçekten. Kendini yere bırak, kaslarının gevşemesine izin ver, konuşma ve kankaların seni, yerden kalkıp havalandıktan sonra burnunu indirip ileri atılarak uzağa, dünyaya götürecek helikoptere yükleyinceye kadar hiç kımıldama. Kendini yere atmaya bakardı, ama kimse yere atmazdı kendini. Cesaret değildi tam olarak; amaç kahramanlık değildi.
Korkak olamayacak kadar korkmalarıydı nedeni daha çok."
Daha iyi bir çeviriye ihtiyacı olan iyi bir metin. Ama savaş ile ilgili bir şeyler okuyacaksanız "Gecenin Sonuna Yolculuk, Louis Ferdinand Celine"i okumalısınız.
savaşın nasıl bir şey olduğunu, savaşın insanın iç halini nasıl etkilediğini, savaş öncesi ve sonrası psikolojisini birinci elden bütün çıplaklığıyla gözler önüne seren bir kitap. şu ana kadar savaşa dair izlediğim filmler ve okuduğum kitaplar arasında savaşı en iyi gösteren şey bu kitap sanırım...
Okuduğum en iyi savaş romanlarından biri. Savaşın sıradan, iyi bir genci bile ne hale getirdiğini içiniz acıyarak okuyorsunuz...
Savaşan askerin halini, duygularını en iyi anlatan kitaplardan biri bence. Bu açıdan Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok romanı gibi keyifli, etkileyici ve müthiş bir anlatım. Aslında Taşıdıkları Şeyler bir romandan çok bir müfrezenin askerlerinin çeşitli zamanlardaki öykülerinin toplamı üzerinden savaşı anlatan bir kitap. Yazarın da belirttiği gibi bir tarafta gerçek olaylardan veya gerçek olayların algılanabilen ve hatırlanabilen kısımlarından diğer tarafta kurmacaya kadar uzanıyor ve hangi kısım gerçek hangi kısım kurmaca, birbirine giriyor. Benim için ilginç olan bir şey de kitabın ilk bölümlerinin son bölümlerinden daha etkileyici hissettirmesiydi.
Okunması ısrarla tavsiye edilir. Avi Pardo çevirisi de çok iyi ayrıca.
Karton Cilt, 1. Baskı, 219 sayfa
2016 tarihinde, Siren Yayınları tarafından yayınlandı