I. TOPLUM VE SANATA ÖZET BİR BAKIŞ / Tarih Sanat Din Dil Sosyal Yapı Bir Ölümün Kurgusu MimariII. KENTLER / Ksanthos (Kınık) Patara (Gelemiş) Tlos (Kale Asar- Düver) Letoon (Bohsullu) Pınara (Minare) Telmessos (Fethiye) Karmylessos (Kayaköy) Kadyanda (Üzümlü) Antiphellos (Kaş) Phellos (Felen) Uluburun (Kaş) Teimiussa (Üçağız) Simena (Kale) Dolikhiste (Kekova) Aperlai (Sıçak) Apollonia (Kılınçlar) Kyaneai (Yavu) Avşar Tepesi (Avşar Tepesi) Trysa (Gölbaşı) Myra (Demre) Andriake (Demre) Sura (Demre) Limyra (Turunçova) Arykanda (Arif) Rhodiapolis (Hacıveliler) Akalissos (Asarönü) Idebessos (Kozağacı) Olympos (Çıralı) Phaselis (Tekirova) Trebenna (Çağlarca) Akarassos ? (Elmalı) Kızılca (Kızılca) İslamlar (İslamlar) Armutlu (Armutlu) Kibyra (Horzum-Gölhisar) Oinoanda (İncealiler) Balbura (Çolkayık) Bubon (İbecik)III. FOLKLOR VE ETNOGRAFYAİlk SözBir büyüdür Likya. Dağları, sulak vadileri ile,ve Likyalıları deniz halkı yapanAkdenizle bir benzersiz rüyadır.Akan ve akmayan sular dağ eteklerinde coşar.İnanılmaz bir buluşmadır yaşanan.En çılgın bulutlar sarar dorukları,birer gelin gibi salınır sedirler yükseklerinde,ve her güneyde göze gelir uçsuz bucaksız maviler. Bir ışıktır Likya; bir zenginliktir bitkiden, hayvandan ve de insandan yana.An olur, bir Kuzey Afrika hurması sürgün verir Patarada,an gelir, nesli tükenmekte olan bir Caretta baş çıkarırAkdeniz mavisinden.Bir kardelen uzatır kırılgan yapraklarını Erentepede.Başınızı çevirirsiniz, bir Elmalı sediridimdik tanrıya uzanmaktadır çamlara inat.Yaprak hışırtılarına çoban sipsileri eşlik eder.Ne tür müziktir çalan bilemezsiniz:Keçi çanları, koyun melemeleriçok eski bir türkü olur yamaçlarda;her defasında ilk kez dinlersiniz.Her bir köşesinden farklı insan kümeleri yüz gösterir.Kelebek kanatlarıyla yarışır renklilik. Kimi Rodostan, Kıbrıstan,kimi Pisidyadan, Milyastan gelmiştir.ve kimileri de yer var olalı beri oradadır.Er ya da dişi ayırmaksızın yüreklerde oturan sevgi ve nefret griyle ya-rışır. İnsan elinden çıkmış binlerce nesne,Likyanın tüm sırlarını açar dosta düşmana.Yaşanmış her şeyintaştan, çamurdan ya da metalden tanıkları,tarihin o noktası ve noktası ve coğrafyanın burasındaneler yaşanmışsa anlatır gören gözlere.Kimi zaman, küçük keramik parçasıyla Neolitike,kimi zaman, bir tapınaktan arta kalmış tanrı heykeliyleHellenistike götürür.Periklenin gücünde Destan Çağı Likyasını,St.Nikolaosun ayak izlerinde Hıristiyan Yarımadayı izletir.Abdal Musalarla da İslamın resmi çizilir Tekkede.Bazen bir deponun alnacındaki Hadrianus yazıtıyla Romadır tarih.Bazen Finike denizinde Bizansı yenenAbu-l Avar,bazende Şahkulunun baş kaldırdığı Osmanlıdır.Ve artık, tarihin adı, ayyıldıza sinmiş özgürlüktür. Çok küçük bir modelini önce TV belgeseli için yazdım,bilgi olarak değil ama sunum olarak farklı olan buarkeolojiyi herkesle paylaşalım istedim.Sonra gönlüm elvermedi geçici duymalara.Ve, istedim ki ak kağıt üstüne de düşsün,kalıcı olsun Likya.Şimdiye kadar olduğu gibi değil.Sadece bilim adamları arasında paylaşılan dille veyaklaşımla da değil. kalıntılarla sarmallanan dağı-taşı,hayvanı-insanıyla, ille de yüklediği duygularıyla,sıkılmadan okunsun ve sevilsin,ve de korunsun istedim.Biz için, gelecek için.Sevgiyle... Nevzat ÇevikAntalya 2001
I. TOPLUM VE SANATA ÖZET BİR BAKIŞ / Tarih Sanat Din Dil Sosyal Yapı Bir Ölümün Kurgusu MimariII. KENTLER / Ksanthos (Kınık) Patara (Gelemiş) Tlos (Kale Asar- Düver) Letoon (Bohsullu) Pınara (Minare) Telmessos (Fethiye) Karmylessos (Kayaköy) Kadyanda (Üzümlü) Antiphellos (Kaş) Phellos (Felen) Uluburun (Kaş) Teimiussa (Üçağız) Simena (Kale) Dolikhiste (Kekova) Aperlai (Sıçak) Apollonia (Kılınçlar) Kyaneai (Yavu) Avşar Tepesi (Avşar Tepesi) Trysa (Gölbaşı) Myra (Demre) Andriake (Demre) Sura (Demre) Limyra (Turunçova) Arykanda (Arif) Rhodiapolis (Hacıveliler) Akalissos (Asarönü) Idebessos (Kozağacı) Olympos (Çıralı) Phaselis (Tekirova) Trebenna (Çağlarca) Akarassos ? (Elmalı) Kızılca (Kızılca) İslamlar (İslamlar) Armutlu (Armutlu) Kibyra (Horzum-Gölhisar) Oinoanda (İncealiler) Balbura (Çolkayık) Bubon (İbecik)III. FOLKLOR VE ETNOGRAFYAİlk SözBir büyüdür Likya. Dağları, sulak vadileri ile,ve Likyalıları deniz halkı yapanAkdenizle bir benzersiz rüyadır.Akan ve akmayan sular dağ eteklerinde coşar.İnanılmaz bir buluşmadır yaşanan.En çılgın bulutlar sarar dorukları,birer gelin gibi salınır sedirler yükseklerinde,ve her güneyde göze gelir uçsuz bucaksız maviler. Bir ışıktır Likya; bir zenginliktir bitkiden, hayvandan ve de insandan yana.An olur, bir Kuzey Afrika hurması sürgün verir Patarada,an gelir, nesli tükenmekte olan bir Caretta baş çıkarırAkdeniz mavisinden.Bir kardelen uzatır kırılgan yaprakl... tümünü göster
Akdeniz bölgesindeki antik yerleşim yerleri son derece akıcı bir uslupla bilimsellikten uzaklaşmadan kaleme alınmış. akdeniz bölgesine tatile gittiğimde bavuluma koyduğum kitaptır.