Yatağımdaki Yabancı
Evlilik Bir Kumardır
Dört yıl önce Isabel`e mantık evliliği yapmayı teklif ettiğinde Gray vurdumduymaz bir yakışıklıdır fakat artık genç adamın içindeki o çocuksu serseriden geriye eser kalmamıştır. O artık sırların içine gömülmüş ve kaybolduğundan beri yaptığı şeyler hakkında hep sessiz kalmıştır.
Aşksa Bu Oyunun En Büyük Sürprizi
Isabel`in kolaylıkla başa çıkabildiği o pervasız genç artık yoktur ve bu tutkulu adam ehlîleştirilemez gibi görünmektedir. Genç kadın, Gray`in içinde yanan ateşi keşfetmeye cesaret edebilecek ve karşı konulamaz bir yabancıya dönüşen âşığına içini açabilecek midir?
Yatağımdaki Yabancı
Evlilik Bir Kumardır
Dört yıl önce Isabel`e mantık evliliği yapmayı teklif ettiğinde Gray vurdumduymaz bir yakışıklıdır fakat artık genç adamın içindeki o çocuksu serseriden geriye eser kalmamıştır. O artık sırların içine gömülmüş ve kaybolduğundan beri yaptığı şeyler hakkında hep sessiz kalmıştır.
Aşksa Bu Oyunun En Büyük Sürprizi
Isabel`in kolaylıkla başa çıkabildiği o pervasız genç artık yoktur ve bu tutkulu adam ehlîleştirilemez gibi görünmektedir. Genç kadın, Gray`in içinde yanan ateşi keşfetmeye cesaret edebilecek ve karşı konulamaz bir yabancıya dönüşen âşığına içini açabilecek midir?
Yatağımdaki Yabancı-Sylvia Day
Orjinal Adı:The Stranger I Married
Yayın evi: Pegasus Yayınları
Sayfa Sayısı: 380
Goodreads Puanı :5/3,9
Benim Puanım : 4,5
Yazarın daha önce okumuş olduğum Günaha Davet kitabını beğenerek okumuştum..Yatağımdaki Yabancı konu olarak daha cüretkar bulduğumu söylemeliyim..Hatta beşlerde oluşan evlilik şartları vs. beni rahatsız da etti..Ama yazar konuya bu durumu o kadar güzel harmanlayarak adapte etmiş ki bu oldukça olağan görünüyor hikayenin konusu içinde..Çoğu kişiyi okurken bu durum rahatsızlık verebilir de vermeyebilir de..Bu romanda klasik bir aşkı ararsanız bence yaklaşmayın..
Özellikle aşk romanlarında erotizmi fazla sevmiyorsanız da uzak durun..Ama bence yazar aşk ve tutkunun ayrılmaz olduğunu çok da güzel işliyor..Sıra dışı olan durumlar beni başta rahatsız etti..Ama konu ilerledikçe hikaye beni içine alıverdi.Yazarın kalemi müthiş bence..Hikayenin başlarında aşk yoktu çiftimiz arasında o sonradan geldi..Ama birbirlerini kıskanma ve sahiplenme vardı ki o da sonradan oldu...
Kısaca ben bu hikayeyi bana ters gelen çok özelliği de olsa sevdim..Kitabı çok kolay bitirdim..Kesinlikle takip edeceğim bir yazar olacak..Okuduğum iki kitabını da çok beğenerek okudum..Bir de yazar sanırım erkek kahramanları kadınlardan küçük oluyor..Bunu da belirtmeliyim..Çünkü Gray İsabel'den dört yaş küçük..
Kitabın konusuna gelince:
İsabel ve Gray özel yaşamlarını perdelemek evlenmek zorunda kalmamak için Grayson Markisi Gerard Fauklner ile evlenmeye karar verirler..İkisinin de sevgilileri vardır fakat evlenmeye hiç niyetleri yoktur.Bu mevcut durumu sürdürmek için evlenmek özellikle Gray için kurtuluştur..Zira Gray'ın çok sevdiği evli olan sevgilisinden bir çocuğu olacaktır o yüzden de evlenmek istememektedir...Bir de hiç anlaşamadığı katı yürkeli annesini çileden çıkarmak için bir de fırsat doğmuştur..
İsabel için ise durum daha başkadır..İsabel kocasını beş yıl önce kaybetmiştir.Onu çok evmiş fakat ihaneti ile çok sarsılmış evlenmemeye yemin etmiştir..Zira kocasının ihaneti ile kadınlık gururu,yüreği derin bir yaralamıştır..Bir daha da böyle bir duruma düşmemeye yemin etmiştir..Fakat erkeklere ne kadar güvenmese de onlardan vazgeçememektedir..O da bu durumu kendine sevgili bularak çözümlemeye karar vermiştir..Fakat her ne kadar çok sayıda olmayan sevgilileri evlenmek istediğinde de onlara nazikçe kapıyı göstermektedir..Kocası öldükten sonra birlikte olduğu sevgililerini bu yüzden terk etmiştir..
İşte Gray'ın teklifi ile bu evlilik cenderesinden kurtulmak oldukça çekici gelir..Sonuçta bu evlilik kağıt üzerinde olacaktır..Gray ile ayrıca oldukça da iyi dost ve arkadaşlardır..
İşte Gray ve İsabel bu şartlarda evliliklerini gerçekleştirirler..Bir süre böyle devam ederler..
Gray sevgilisini doğumda kaybedene kadar..Emily ve çocuğu doğumda hayatını kaybeder ve Gray bu üzüntüye dayanamayarak bulunduğu ülkeyi terk eder..
Tam dört yıl gelmez ve bir sabah ansızın tekrar İsabel'in hayatına girmeye karar verir.. Oldukça değişmiş olarak ve karısını geri isteyerek..
Oldukça güzel bir romanda bence..Okuyacak arkadaşlara keyifli okumalar dilerim...
http://hulyami.blogspot.com/2013/07/yatagmdaki-yabac-sylvia-day.html
Bu kitap tam anlamıyla zaman kaybıydı.
İçinde cinsellikten başka hiç bir şey yoktu ve beni baydı doğrusu.
Zor katlandım kitabı okumak için.
Duygusuz bir kitaptı benim için. Kuru kuru cümleler , basit , sade anlatım .
Bana erkek ve kadın karakter tutarsız gibi geldi. Ne istediklerini bilmiyorlar gibi geldi.
O yüzden olmamış bu kitap.
Benim için para ve zaman kaybı oldu .
http://illekitap.blogspot.com/2019/12/sylvia-day-yatagmdaki-yabanc.html
Sylvia Day'in elimde okunmadık başka kitabı kalmadı. Sanırım bütün historical romanslarını okudum ve size de şiddetle tavsiye ederim okuyun.
Kadın cidden bu türün hakkından iyi gelmiş. Akıcı, sürükleyici, merak uyandırıcı, romantik, aşk dolu ve erotik bir şekilde kurgusunu kaleme almış. Bu türe göre karakterlerin aykırı olması, ne istediğini bilen, isteği şeyi elde etmek için her şeyi yapabilen karakterler olması bence kitabı türlerindeki diğer kitaplardan ayırıyor.
Bu türde farklılık arayanlar için mükemmel bir tercih olacaktır.
Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; aşık olarak evlendiği ve sonrasında kocasının başka kadınlarla ilişki yaşadığını öğrenen Isabel erkeklere karşı güvenini kaybederken kocasının ölümünden sonra bir erkeğe bir daha bağlanmamak için kendi kendine söz verir. Bu yüzden erkeklere ilişki yaşamasına rağmen karşısındaki erkek evlilik ya da aşk yolunda bir ilişki istediğinde hemen ilişkisini bitiriyordur. Bunun yanında Garred ise henüz 22 yaşında genç bir delikanlı olmanın verdiği sorumsuzlukla istediği gibi kadınlarla gönül eğlendirirken gençlik aşkı olan Emily ile de görüşmektedir. Emily'nin evli olması onun için sorun değildir ancak ona da sadık değildir. Aynı anda birkaç kadını idare etmektedir. Garred annesinin ünvanına uygun bir evlilik yapması baskılarına dayanamayarak sırf annesini memnun etmemek için Isabel'e evlenme teklif eder. Ama klasik bir evlilik değil anlaşmalı bir evlilik olacaktır. Isabel de Garred da kendi hayatlarını, ilişkilerini yaşayacaklar ama bunun yanında ikisi çok iyi iki arkadaş olarak da evliliklerini hiçbir beklenti olmadan ilerleteceklerdir. Ancak evliliklerinin ilk yılında Garred'ın yaşadığı acı bir kaybın ardından çekip gittiğinde Isabel'i arkasında tek başına bırakmıştır. Dört yıl sonra ise çok değişerek dönmüştür. Eski deli dolu genç adam yoktur artık Isabel'in karşısında. Üstelik evlilik anlaşmasına da uyma gibi bir niyeti yoktur. Genç adam hem karısı Isabel'i kendisine bağlamak istemektedir hem de ona sadece kendisi sahip olmak istemektedir.
Isabel'in güvensizliklerini yıkıp kendisi ile normal bir evlilik yaşamak için her şeyi yapacak olan Garred, hem kendisi aşkı bulacak hem de Isabel'i tekrardan aşka inandıracaktır.
Isabel ile Garred'in arasındaki sohbetler oldukça eğlenceliydi. Aralarındaki cinsel gerilime rağmen arkadaşlıkları çok güzeldi.
Gray'in değişimini kitabı okurken hissediyorsun, ilk sayfalardaki o hovarda ile dört yıl sonra geri dönen o genç adam arasındaki farkı yazar çok iyi anlatmış ve sanki gözünün önünde gibi değişikliği hissetmek mümkün.
Garred'in Isabel'i elde edebilmek, evlilikleri için bir şans olması konusunda ikna edebilme çabası çok güzeldi.
Isabel'in güçlü karakteri, istediği şeyi bilmesi ve tavırları hayranlık uyandırıcıydı.
Kitabın sadece Isabel ve Garred'e odaklı olmaması ve her ikisinin de kardeşlerine değinen kurguları olması çok hoşuma gitti. Yan karakterlere değinen ve onları da konuya dahil eden kitapları severim.
Özellikle Trenton... ah adamım süperdin. Özellikle son anda Abby'e yaptığı şey çok güldüm. Adam aşığım sende benim olacaksın diyor resmen. Süperdi.
Ben diğer kitapları gibi bu kitabı da çok sevdim. Historical romans seviyorsanız mutlaka deneyin bu kitabı ancak +18 satırları olduğunu da unutmayın lütfen.
Crossfire serisindeki o tadı bulamadım açıkçası... Daha bir havada kalmış gibi geldi bana.
Yazara bayıldımmm
Karakterlerin cesur duruşu harika. Birçok historical'da mış gibi haller ya da cesur kişiler görsel de yazar bu konuda çığır açmış. Bir erkek sadece tahrik olmaz kendini tatmin de eder, bir kadın aşığı olsa da erdemli kalabilir. Hangisini saysam ki çok beğendim.
Ana karakterleri sevsem de Abigail nasıl tatlıydı öyle, cesareti ve açık sözlülüğü muhteşemdi.
Yazar erotik kitaplar yazmayı bir kenara bırakıp historical tarza ağırlık vermeli çünkü bunda daha başarılı olduğunu düşünüyorum.
Kitap her anlamda çok iyiydi.Bazen saçma ve gereksiz bulduğum kısımlar olsada kendisini okutturdu.
Kadın karakterlerin güçlü ve bağımsız olmaya olan tutkuları her zaman beni çekmiştir ki burda da olan buydu.
Aşktan korkan ama yine de ona karşı direnen bir kadın.
Yalnız erkeğimiz biraz dengesiz geldi bana. Mantıksızdı çoğu şey... Yazarın isteğidir dedik okuduk ne yapak :)
Tavsiyemdir mutlaka alıp okuyun :)
Crossfire serisinden farklıydı. Onun kadar iyi olduğunu söylemem ama sonu gerçekten güzeldi.
Sylvia Day'in ilk okuğum ve her zaman favorim olan kitabı. Gray ve Isabel ikilisi bana nedense hep sempatik geliyor. Evli bir çift olsalar da sadece arkadaş olan ve evlenirken amaçları baştan beri birbirlerini aldatmak olan bir çift zamanla aşık olunca hoş bir hikaye çıkmış ortaya. Yazarın başarılı olduğunu rahatça söyleyebilirim. Erotik unsurları çokça barındıran bir kitap fakat yine de benim favorim budur.
Okuduğum ilk Sylvia Day kitabıydı.
Isabel'in, Gray'e karşı olan tutumunda bazen ona hak verdim; bazense bırak şu inadı, görmüyor musun adam sana deliler gibi aşık demekten kendimi alamadım. Sonuçta ben de olsam en yakın arkadaşıma aşık olmaya başta çekinirim ve ayrıca Gray daha önceden sevmiş olduğu kadına da pek sadık değildi, doğal olarak insan ilerde bu adam bana da aynısını yapabilir diye düşünüyor.
Gray, aşık olduğum kitap karakterleri arasındaki yerini aldı. Dört sene sonra geri dönen Gray daha aklı başında, geçmişinden dersini almış ve Isabel'i kazanmak için elinden geleni ardına koymayan tapılası biri.
Kitabın ismi de hikayeye tam oturmuş.
Yalnız ilk kez bir Pegasus kitabında çeviri hataları gördüm. Elbette çevirisi gerçekten iyi olanlarda bile bir iki hata vardır ara sıra bunlar Pegasus'ta da görülüyor ancak bu kitabın bazı cümlelerinde ne anlatıldığını cidden anlamadım. Kim ne yapmış, ne demiş biraz karışmış bu kitapta.
Bunu haricinde kitaptan memnun kaldım.
özgün ve cesur aşk romanlarını sevenler için okumaya değer kitaplardan biri. aşkı tüm çıplaklığı ile görmenizi sağlıyor ve erkeğin kalbine giden yolları tek tek deneyerek bir anlamda okurlarına da yol göstermeye çalışmış yazar.
Karton Cilt, 384 sayfa
3Temmuz2013 tarihinde, Pegasus Yayınları tarafından yayınlandı