Eylül'ün Dünya'yla olan arkadaşığı çok saplantılıydı. Ayrıca bu kadar okumuş ve iyi bir aileden gelen Eylül'ün uyuşturucuya başlaması çok saçmaydı. Kitabı özendirici buldum.
Bir kızın yakın arkadaşına bu kadar bağlı olabilmesine anlam veremediğim yine de bir günde okuduğum bir kitap. Yoklukta gideri var diye düşünüyorum.
İlk okuduğumda sevmiş olsam da sonradan durup düşünüce biraz gerçeklikten uzak,tozpembe hatta belki özendirici buldum.
bu kitaba ayılıp bayılanları anlayamıyorum, canan tan popülerizmi kullanarak gündemde kalmaya çalışan bir yazar.birkaç kitabını daha okudum öny argılı davranmamak için fakat tüm kitaplarının iskeleti resmen aynı sadece biraz dikkatli bakmanız yeterli.,
gerçekten vasat bir kitap, ayrıca özendirebileceğine bende katılıyorum, zaman kaybı.
Romanla ilk buluştuğumda aradığım kitap bu demiştim kendi kendime. Ne yazık ki zaman geçtikçe böyle olmadığını anladım.Kitaptaki karakteri sevdim fakat anlatılan hikaye,kızın başına gelenler o kadar gerçek hayattan uzak ki.En göze batanı Eylül'ün ortama ayak uydurabilmek, rezil olmamak için uyuşturucu kullanmayı kabul etmesiydi.Bu kadar çocuk oyuncağı mı bu?Özellikle de Eylül gibi kültürlü,BOĞAZİÇİLİ bir öğrenci için?
Bu kitap okuduğum ilk Canan Tan romanıydı.(Diğeri pohpohlanmasına dayanamayarak okuduğum Pirayedir)Kitabı fuarda bizzat yazarına imzalatarak almıştım.Kendisi çok cici ve kibar bir hanım.Fakat kitaplarından nedense hiç tat alamıyorum,bu kadar seveni beğeneni olmasına şaşırıyorum.Seçtiği konular güzel ama yazarken çok fazla tekrarlara düşüyor,basit bir dille yazıyor hep.Tek iyi yani sürükleyici,kitabın vermek istediği mesajı tam iletemediğini düşünüyorum.
Yazarı işlediği konu açısından takdir ediyorum. Böyle bir kitap yazmak büyük sorumluluk ve emek ister eminim. Fakat beni etkileyen bir kitap olmadı ne yazık ki. Önce okumak için geç kaldığımı düşündüm, 17-18 yaşlarında kitabı ilk aldığım zamanlarda okusam belki kitaba adapte olabilirim demiştim. Ama okumaya devam ettikçe o zamanlarda da okusam fikrimin aynı olacağına karar verdim.
Ana karakterle kendimi özdeşleştiremedim bir türlü, hem bu kadar aklı başında bir şeylerin farkında olup hem de bu derece olmaz şeyleri hayatına sokabilen birisini pek hayal edemedim ne yazık ki. Belki dar bir pencereden bakıyorum bilmiyorum ama; üniversite yaşamının, bir başına ayakta kalabilme çabasının tek bir açıdan anlatılması beni hayal kırıklığına uğrattı.
Kitabın beğendiğim bir noktası var tabi ki; o da İzmir ve İstanbul betimlemeleri. İki güzel şehrin bütün pırıltılarını çok güzel yansıtmış yazar.
Kolaylıkla eli kalem tutan birinin yazabileceği konu ve metinler yazıyor Canan Tan. Okuyup bitirseniz bile ufkunuza çok katkısı yok.
Canan Tan asla sevemeyeceğim yazarlardan biri sanırım. Sığ bulduğum anlatımı beni daraltıyor. Bitireyim diye bin takla attım resmen şu kitapta.
Canan Tan ın romanlarından biri. beğendim fakat bir yazarın birden fazla eserini okuyunca az çok ono tanıyor yazma şeklini anlıyorsunuz ve bu biraz sıkıcı olabiliyor. Benim için de bu kitap böyle oldu
Sinir bozucu bence, ilk kez Canan Tan okudum, bir daha okumamam gerektiğini anladım.
Canan Tan'ı ilk okuyuşumdu. Kitap beklentilerime uymadı. Sadece Eylül'ün hayatına odaklanmış bir çok kişiden bahsettiği halde onların sonu ne oldu anlatmamış. Bu kitap bende sınıfta kaldı.
Kötü alışkanlıklar sefalet yada kötü ailede büyüyenler için değil çok iyi ailede de kazanılabilir. Ebeveynler mutlaka okumalı