Gazap Üzümleri

En Son Değerlendirmeler

Profil Resmi
7 puan

İlk okuduğum kitaplardan Oldukça etkilenmiştim pişman olmayacagınız söyleyebilirim

10 puan

On numara bir kitaptı 10 puan feda olsun az bile

10 puan

Bugüne dek okuduğum en etkileyici roman. Betimlemeler bir harikaydı. Resmen gözümde canlandırdım diyebilirim. Son satırları unutmak mümkün değil elbette.. Açlıktan ölmek üzere olan bir adamın yeni doğum yapmış genç bir annenin sütüyle hayata tutunmaya çalışması..

Profil Resmi
9 puan

ne zaman bırı kapıtalızmın bozdugu ekonomık duzen ve modern kolelerden bahsetse aklıma hep gazap uzumlerı gelir

10 puan

Ne diyebilirim. Bence mükemmel. İşte John Steinbeck'in ustalığının farkı!

Profil Resmi
8 puan

Kapitalizme gerçekçi bir tokat

Profil Resmi
10 puan

Birinci dünya savaşı öncesi ABd'yi anlatıyor.

Profil Resmi
8 puan

Muhteşem eser, ne ararsan var.

10 puan

Baş Yapıt

9 puan

Bir milyon insan aç, bir milyon insan meyveye muhtaç... Ve sapsarı portakal yığınlarının üzerine benzin dökülüyor... Gazap üzümleri insanların ruhlarında olgunlaşıyor, bağ bozumu yaklaşıyor...

Profil Resmi
8 puan

Kapitalizmin kanlı dünyası denir ya hani, işte bu kitap başlangıcının da ne kadar zalim ve kanlı olduğunu gösteriyor. Bankaların, büyük mal(toprak) sahiplerinin, oto tamircilerin, kısaca elinde daha fazlasını elde etmek için fırsat olan herkesin ne kadar bencil ne kadar aç gözlü olabileceğini anlatan klasik. Benim tarzım olmayan çok da merak etmediğim bir kitaptı aslında. Bir şekilde elime geçti, okudum ve klasiklerin boşuna klasik olmadığını anladım.

7 puan

Bu romanında yazar, Amerika'da 1930'lu yılların ekonomik kriz dönemlerini, insanlığın dramını etkileyici bir dille anlatmaktadır

9 puan

Kapitalizmin nasıl doymak bilmeyen bir canavar olduğunu, insanların ellerinden önce yemeklerini sonra evlerini en nihayetinde hayallerini alarak insanlıktan çıkartışını gözler önüne seren müthiş bir eser. Klasik romanların genelinde görülen ağır anlatımın aksine oldukça sade bir dili var. Romanın tek süsü olan betimlemelerin anlatım zenginliği ise hayranlık uyandırıcı. Joad ailesinin dağıldıkça kenetlenmeleri, eski Vaiz Casy'nin düşünceleri ve finali öne çıksa da eser baştan sona çok etkileyici. Yerleşik hayattan göçebeliğe zorlanan insanlar, açlık/onur çatışmaları, açın halinden açın anlaması, kaybedilen umutlar, yollarda bırakılan hayaller ve her şeye rağmen yaşam. Karşınızda Büyük Buhran Amerikası. Bir solukta akıp giden bir kitap.

11 yıl
8 puan

Kapitalizmi anlatan çok harika bir kitap,En temizinden ''Pis Oklahama'lılar...

10 puan

Uzun aramalardan sonra Remzi Kitap evi 1972 baskısı Rasih Güran çevirisini buldum ve okudum hayran kaldım.Kitabın yeni baskısıda Remzi'den ama kısaltılmış.

10 puan

1929 Krizini anlatan şahane bir kitap!

10 yıl, 10 ay
Profil Resmi
10 puan

Daha etkileyici bir son yazılamazdı.

11 yıl, 7 ay
7 puan

Bağbozumu gerçekleşmedi ama sonda bir umut vardı..

10 puan

Kitabı ilk edindiğimde önyargılı yaklaşıp sıkıcı olduğunu düşünmüştüm;ama ilk sayfayı açıp da ilk cümleyi okuduğumda adeta hayran kaldım ve kitabı bir çırpıda okudum:)Joad ailesinin hayatını ve büyükbuhran döneminin koşullarını harika yansıtmış Steinbeck.En sevdiğim dünya klasiğidir bu kitap:)

11 yıl, 11 ay
Profil Resmi
7 puan

Okunacak nitelikte, insana bir şeyler öğretebilecek bir kitaptır.

Profil Resmi
10 puan

emeğin anlamıyla ilgili güzel bir kitap. emek ve toprak yoksa insanlık da yok

10 yıl, 11 ay
10 puan

http://mabelard.blogspot.com.tr/2014/04/bes-soru-bes-cevapla-gazap-uzumleri.html

Soru 1: Sabahattin Ali’nin Kürk Mantolu Madonna romanı bu ismi Andrea Del Sarto’nun aynı adlı tablosundan almıştır. Yine Thomas Harris sinemaya da uyarlanan ünlü romanı Kızıl Ejder’in adını William Blake’in 1805-1810 yılların arasında yaptığı ejderha temalı dört resminden biri olan “ the great red dragon and the woman clothed in sun” tablosundan almış ve romanında bu tabloyu da kullanmış ve anlatmıştır.

Bir tablodan etkilenme durumu John Steinbeck’in Gazap Üzümleri romanında da görülmekte midir?

-Avrupalı ressamların pek çoğu “Carita Romana” mitini anlatan tablolar yapmışlardır. Carita Romana miti yaşlı Plinius ve Valerius Maximus’un kadim hikâyesini anlatır. Hapishanede açlıktan ölüme terk edilmiş yaşlı Cimon’u kızı Pero emzirerek hayatta kalmasını sağlar. John Steinbeck de işte bu mitten ve bu mitin anlatıldığı tablolardan esinlenerek ve onlara gönderme yaparak sarsıcı bir final yaratmıştır. Romanda, Rosa of Shaton bir vagonda çocuğunu doğurur. Fakat çocuk ölü doğmuştur. Bu sırada dışarıda sel vardır ve vagona sular dolmaktadır. Yanındakiler Rose’u bir samanlığa götürürler. Burada yaşlı bir çiftçi açlıktan ölmek üzeredir. Rose süt dolu göğüslerini hastaya uzatarak ona süt vermeye çalışır. Ve onun hayatta kalmasını sağlar.

Profil Resmi
8 puan

Remzi yayınlarından okudum..Kitapta çok fazla imla hatası vardı ama kitabın çevirisi çok güzeldi.

Profil Resmi
10 puan

Bu adam bu işi biliyor

10 puan

Fareler ve İnsanlar'dan sonra okuduğum ikinci Steinbeck romanıydı, Gazap Üzümleri. Kamyonlarıyla Oklahoma’dan Kaliforniya’ya yola çıkan Joad ailesinin karınlarını doyurmak uğruna mücadelerini anlatır. Yazarın dili, anlatımı beni fazlasıyla etkilemiş olacak ki, vahşi kapitalizmi iliklerime kadar hissettim ve derin kedere boğuldum.

"Bir insan ki, kendini zengin görmek için bir milyon dönüm toprağa ihtiyaç duyar, bana göre o insanın gönlü çok fakirdir. Bir insanın gönlü fakir olduktan sonra, milyonlarca dönüm toprak almış, neye yarar, yine de fakirdir."

9 puan

Türkçeye çevrilen tercüme kitapların kaderini çoğu zaman yayıncılar belirliyor. Onun için aynı kitabın hem 250 sayfalık hem 500 sayfalık versiyonu (bazen daha da fazla) piyasada bulunabiliyor. Aynı sebeple kitapların eski çevirileri birçok noktada daha güvenilir oluyor.
Gazap Üzümleri'ni Remzi kitabevinin 1965 baskısından Rasih Güran'ın tercümesinden okudum. Kitap ara ara konulan illüstrasyonlarla beraber 688 sayfaydı.
John Steinbeck müthiş bir gözlemcilik yeteneğiyle yaşadığı zamana tanıklık etmiş ve kuvvetli tasvirlerle, hayata tutunmaya çalışan Joad ailesini gözlerimizin önünde canlandırmış ete kemiğe büründürmüş.
Yazar bölümlere ayırdığı kitabının her iki bölümü arasında birkaç sayfa da olsa araya girmiş ve aileyi bir kenara bırakarak genel bir tasvir yapmış. Roman sanatı açısından günümüz için hoş bir durum olmasa da o zamanlar pek göze batan bir durum değildi sanırım.
Yokluğun içinde çırpınan insanların biribirlerine nasıl sımsıkı tutunduğunu çok güzel bir şekilde anlatır kitap.
Müthiş bir sonla biter. Son sahnede kalakalırsınız.

Profil Resmi
10 puan

John Steinbeck'in oldukça etkileyici bir anlatımı vardı. 1930'lu yıllarda ABD'de yaşanan Büyük Göç hakkında etkileyici bir hikaye anlatıyor okura Steinbeck. Joad ailesinin göç sürecinde yaşadıklarını anlatırken, dönem hakkında hızlı ve etkileyici bir özet de geçiyor bölüm bölüm. Topraklarından kovulmuş, büyük umutlarla Kuzey'e göç eden binlerce insanın sefalet ve zulümle geçen yolculuklarını konu alıyor Gazap Üzümleri. Kapitalizmin insanları açlığa sürükleyip, karın tokluğuna çalıştırmasını ve oynanan doğru kartlarla bankaların insanları değersiz kılmasını etkileyici bir şekilde gösteriyor.

Açlık ve sefaletle insanların insan olmaktan çıkarılmaya çalışılmasına rağmen, hala bir şekilde insan kalabilmesi; harcayarak bir kuruş fazla paraları, kendilerine bile kadar yemekleri olmamasına rağmen, insanların ellerindekileri paylaşmaları; kayıplarla ve zorluklarla yola devam etmelerine rağmen, her adımda güçlenmeleri kitabın en ağır noktalarıydı.
Mutlaka okunmalı.

9 puan

John Steinbeck'in 'Gazap Üzümleri'ni henüz bitirdim ve sıcağı sıcağına yorumlayıp, sizlerle paylaşmak istedim.
Steinbeck'i daha önce okumadınızsa etkileyici ve akıcı bir kalemi olduğunu belirteyim. Yazarın Pulitzer ödüllü bu eseri; 557 sayfa olduğu halde sıkmayan, yormayan bir olay örgüsüne ve büyüleyici bir kurguya sahip. Kapitalist düzeni tüm gerçekliği ve işleyiş biçimi ile çok güzel vurgulayan bir eser. Zenginlerin nasıl daha da zengin olduğu ve fakir halkın sömürülmekten öte çaresizlik çukuruna, ölüme, açlığa, sefalete mahkum edilmesini yazar, ustaca kaleme almış.
Kısaca konusuna değinmek gerekirse; ABD'de Büyük Buhran zamanında tarlaları ve evleri elinden alınan bir aile kendileri gibi yüzlerce, binlerce aile ile birlikte batıya iş aramaya gidiyor. Anne, baba, 6 çocuk, damat, amca, nine, dede ve eskiden papaz olan bir dostları eski bir kamyona kalan eşyaları da yükleyip yollara düşüyor. Gittikleri her yerde ucuza çalıştırmak isteyen patronlar, açlık, sefalet onları bekliyor. Ama direnmek zorundalar, yaşamak zorundalar... Özellikle ailenin annesinin güçlü kalması kayıpları olsa dahi, aileyi ayakta tutan yegane etken. Her ne kadar sonu yarım kalmış gibi olsa da doyurucu ve okuru tatmin eden bir eser bence.
Böyle çarpıcı ustaca yazılmış eserleri yorumlarken hep hakkını verememişim gibi hissediyorum. Her ne kadar yazarsam yazayım yetersiz gelecekmiş gibi. Son söyleceğim şahane bir eser olduğu ve gözüm kapalı tavsiye edeceğimdir dostlar.

Profil Resmi
10 puan

Betimlemelerden uzak, hüzünlü ve trajedik bir olay örgüsüne sahip olan , sürükleyici bir kitap

geri ileri