Kaptanın Teknesi

En Son Değerlendirmeler

10 puan

favori kitabımdır .çok zaman geçti okuyalı ama hala etkiler beni düşündükçe . hem komik hem duygusal hem merak ettirici. kısacası mutlaka okunmalı.

4 puan

http://fistiklitombininbirseyleri.blogspot.com.tr/2015/01/kaptann-teknesi-sezgin-kaymaz.html


Zülfü Livaneli'nin Serenad kitabını okumasaydım gerçekten etkilenebilirdim ama daha ilk sayfadan O'nun kim olduğunu anladım ! Büyük harf ile yazmasından;neyse ki sonunu güzel bağladı ve "hadii bee" falan dedirtti zira bir ara tüm kitap boyunca Selen ile arkadaşının aptalca muhabbetlerini okuyacağım diye çok korktum

10 puan

Nasıl anlatsam bu romanın bana hissettirdiklerini bilemiyorum,hiç duygusal biri olmamama rağmen sonunda gözyaşlarımı tutamadığım bir kitaptır.Sezgin Kaymaz'ın hayal dünyasında,fantastiklikle gerçeklik arasında kaybolacağınız bir boyutta yazdığı kitaplarından biri...İçinde günlük tarzda diyaloglar var,bir parça küfür de var(rahatsız olabilecekler için de belirtmiş olayım)fakat son derece sürükleyici ve başarılı bir kitap.Tavsiye ediyorum.

10 puan

zorla alınan nefesler
yanan beden
gülmekten yanakları ağrıtan ağız
bitmeyen gözyaşları
açılan korkular
kapatılan kitap:
kaptanın teknesi. eski kapağı tercih ederim. yenisi çok "toy" kalmış, okuyunca karar verdim.

9 puan

Kötü yorum yazanları okuduğumda gülesim gelmedi değil. Yazar olarak Zülfü Livaneli'yi Sezgin Kaymazdan daha üst bir yere koyuyorsanız bu kitabı sevmezsiniz. Argoyla karşılaştığınızda tezek koklamış gibi oluyorsanız kitaba hiç el sürmeyin daha iyi. Kitap seçimlerinizde en dikkat ettiğiniz şey sonunda ne olacağını bilmek ise şok haber yaşamayacaksınız. Siz en iyisi okumayın.

Sezgin Kaymaz'ı tanımalık bir kitap değil bu. Sevmelik, hatta aşık olmalık kitap. Tanımak isteyenleri Bakele okumaya davet ediyorum.

2 puan

Sezgin Kaymaz’ı keşfettiğimden beri her kitabını okumaya çalışıyorum. Öyle ki, bu okuduğum 7. Kitabı. Ama maalesef o kadar büyük bir zaman kaybıydı ki yazarı okumaya biraz ara vermeye itti beni.

Arka kapak yazısında “ Kafa kızlar” olarak tabir edilen roman karakterlerinin kurgulanışı tam bir felaket. 27 yaşında ve üniversite son sınıf öğrencisi olmasına rağmen; silgisini koparıp sınıf arkadaşlarına atan, sinirlendiği zaman dil çıkaran bir ana karakterden bahsediyoruz. Böyle bir karakter değil üniversite, lise son sınıf öğrencisi olarak bile kurgulanamazdı. Üstelik 331 sayfalık kitabın her zerresinde olan bu kafa kızlar(?) arasındaki sohbetler o kadar bayağı ki, karakterlerin üniversite öğrenimi görmekte olan 2 genç kadın olduğunu kabul etmek çok güç. Bu yorumumu yanlış anlayanlar olacaktır. Ancak bir roman okurken beni rahatsız eden şey hiçbir şekilde karakterin küfretmesi veya toplumca hoş görülmeyen sözler söylemesi olamaz. Ben bizzat romanın yazım dilini abes buldum.

Kitapları hiçbir zaman atlayarak okumam. Bu kitapta kendimi çokça zorladım. Elimden bıraktığım anda kitaba asla dönmeyeceğimi bildiğim için her şeyi bir kenara bırakıp bitirmeye çalıştım. Yazı dilinin kötülüğü kurguyla telafi edilebilir umudum, olumsuz sonuçlandı.

Okumamış olmayı tercih ederdim. Yazarı ilk kez okuyacak arkadaşların, yazarın diğer kitaplara yönelmesi çok daha iyi olacaktır.

1 puan

Kitaptaki diyaloglara tahammül edebilmek çok zordu. Günlük hayatta kulak misafiri dahi olmak istemeyeceğim jargonu kullanan gençlerin muhabbetleri anlamsızlığıyla resmen rahatsız etti. Şimdiye kadar vaktimi en çok ziyan eden kitaptır. Konunun bağlanışı da gayet tahmin edilebilirdi, şaşırtmak bir yana merak bile ettirmedi. Geber Anne 'yi okuyup beğenmiş, hemen ardından bu kitabı sipariş etmiştim . Şimdi Sezgin Kaymaz dan bir kitap daha okur muyum emin değilim. Çok büyük hayal kırıklığıydı. Bir genç kızın gizli defterini okuyun daha iyi, o derece... Keşke 1 den düşük puan verebilsek yaaa...

geri ileri