insanın boğazına kadar pisliğe batsada bir çıkış yolunun elbet bulanabileceğini anlatan ve bunu kanıtlayan güzel bir roman..
bır mahkumun kacıs oykusu her kacısında yakalanmasına rağmen kacmaktan yorulmayan adam
Çok heyecanlı, ilginç, sürükleyici... tüm bunların gerçek olduğuna inanmak çok zor. o kadar yoğun, tempolu ve tüketici ki kitabın yarısını geçmiş olmama rağmen bitiremedim kitabı. çünkü zihnen çok yoruldum. bir gün sonunu da getireceğim!
Özgürlük insana neden lazım? Çoğu kişinin bi kaç ay içinde umutlarının tükenip kendini mevcut düzene bırakacağı şartlar altında ilk gününden kurtulduğu güne kadar vazgeçmeyen bir adamın gerçek hikayesi.
Henri Charriere tarafindan yazilan, haksiz yere hapse atilan bir adamin orada yasadiklari ve kacis macerasini anlatan, yazarin kendi hayat hikayesi oldugu (?) da gozonune alindiginda insani daha da fazla etkileyen, Defalarca okuma istegi uyadiran bir roman.
özgürlük uğruna arkadaşını harcayan bir adam.bir dönem cezaevlerine girişi yasaktı bu kitabın...pes etmemek gerek...hayatından memnun olmayan zevatların okuması gereken bir kitap
Tekrar tekrar okuduğum kitaplardandır .Hayatın içinden olduğu için samimi gerçek yaşananlar olduğu için sürükleyici bir roman .kitabın benim için ana fikri AZİM AZİM asla asla PES ETME...eğlenceli ,komik, heyecanlı, iç burkucu vs vs.....bir kitaptı çok zevk alarak okumuştum
MUHTEŞEM BİR BAŞYAPIT FİLMİDE MUHTEŞEMDİ HEM ORGİNAL L İLK BASIMI VAR ELİMDE HEM DE YENİ BASIM İKİSİDE ÇOK ÖZEL
Bir mahkumun hürriyet tutkusunun arından sürüklenmek ve yazdıkların da yazgısını yaşamak... Sanırsam yapılabilecek tek yorum bu.
O nasıl bir hayat hikayesidir? O nasıl bir kaçış aşkıdır? O nasıl bir özgürlük hasretidir? O nasıl bir yılmamazlıktır…
Öyle bir adam düşünün ki, bütün haksızlıklara, vahşiliklere, insanlık dışı tecrübelere maruz kalsın ama yine de hayattan kopmayıp kafasında her zaman özgürlüğü düşünüp girdiği her delikten bir şekilde kaçıp kurtulmayı başarsın.
Ötekiler rıhtıma hamallık yapıyor. Hepsi de bir iş tutmuş ama, ekmeklerini güç çıkarıyorlar.
“Zor olmasına zor ya, hiç olmazsa özgürlüğümüz var” diyorlar. “Özgürlük o kadar güzel ki.”
Henri Charriere‘nin gerçek hayat hikayesini günlüğümsü bir şekilde okuyucuyla buluşturduğu 1968 yayımlı kitabında, bir hiç uğruna, cehennemin yaşandığı, karanın yüzlerce kilometre uzağındaki kürek mahkumlarının yanına gönderilen adamın her daim kafasında canlandırıp hayata geçireceği kaçışları okuyoruz. Onun için zor diye bir kavram hiçbir zaman olmamış, imkansızı başarması ise zaman almış adeta.
Buraya yazdıktan sonra tavsiye edilince başlamadan duramadım ve kısa sürede de bitirdim heyecanın hiç dinmediği kitabı. Sırf Henri’nin değil ona yol arkadaşlığı yapan, girdiği cezaevlerinde de tanıştığı insanların hikayeleri gerçekten çok acımasız. Bunun yanında kaçışları sırasında ona kucak açan insanların karşılıksız yaptıkları yardımlar ve bu mahkuma karşı gösterdikleri davranışlar da insanı acayip duygulandırıyor. 9/10
http://cineshoot.net/kelebek-henri-charriere.html
o kadar güzeldiki keşke hiç bitmeseydi.özgürlük uğruna verilen insan üstü çabayı harika bir dille anlatmış.öyleki sonraki sayfayı çevirmeyi heyecanla bekliyosunuz.
okuyana çok fazla ders veren başucu kitabı olabilecek bir kitap tekrar tekrar okunur.kısacası mutlaka okumalı ve okutturmlısınız.
harika bir hayat hikayesi.. her şey var acı, korku, heyecan, aşk... azim... süper.... gerçekten alınma tarzında bugune kadar okuduğum en iyi...
Okuduğum en güzel kitaplardan birisi, herkese tavsiye ederim. Yer yer düşündürerek okutuyor kendisini ve zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz.