Koloni

diğerlerinden çok farklı.

Harika kurgulanmis, dahice yazilmis bir roman. Kaliteli zaman gecirmek isteyene duyurulur.

İlk kitapları kadar sürükleyici değil ama elinize aldığınızda sıkmadan okunabiliyor.

Farklı bir konu güzel bir hikaye. Yine de çok sonraları insanın aklında sadece 'acaba gerçek olabilir mi?' sorusu kalıyor...

Jean Cristopher'in çok daha saglam kurguya dayalı kitapları var

Tasvirleri gayet başarılı

grange beklentileri çok yükseltti diğer romanlarına nazaran daha durgundu gene de sırf yazarından dolayı okumak lazım...

Grange'nin siyah kandan sonra en beğendiğim kitabı... Bu adamdaki hayal gücü beni çok etkiliyor. Özellikle kitaptaki cinayetlerin işlenme şekli ve katilin ulaşmaya çalıştıgı amaç ugruna kullandıgı araçlar beni çok etkilemişti

Bu sefer macerada heyecan biraz düşük gibi ya da çok taslak bir şekilde yazıldığı için olayların ilerleyişi ve sürpriz bir sona bağlanma ihtimalinin tahmin edilebilirliği heyecanı düşürmüş. Olay sıralaması yazarın diğer kitaplarıyla aynı, karakterler farklı olsa bile bir şekilde olaylarla kişisel bağlantıları olduğu anlaşılıyor. Konu olarak Avrupa-Amerika hattında aslında dünyanın başka yerlerinde de olduğu gibi gayet bilinen ama dile getirilmediği için sırmış gibi gözüken oluşum/hareketlerden biri ele alınmış. Bilim ve mistizmin harmanlanmasıyla çok da ütopik olmayan bir sonuca ulaşılmış.

okumadım okuyucam kesinlikle

kitabı beğendim ama keşke bazı sayfalar flu ve yazım hataları olmasaydı...

Harikaa

grange siyah kandan sonraki düşüşüne devam ediyor.kolonide her konudan bir tutam var fakat aralarındaki bağlantı tam olarak gerçekleştirelememiş. olaylar ve olaylara müdahil kişiler tam olarak birbirleriyle bağlanamıyor. özellikle kitaba ismini veren koloni daha doğrusu bu koloninin 1 derecede aktif rol oynayan çocukları niyeyse tam olarak vurgulanmamış.siyah kandaki bilgi,heyecan,sürükleyicilik yok bu kitapta.ayrıca tasvirlerde sizi pek istenilen yerlere götüremiyor. kitabı okurken acaba kendimde mi bir odaklanma problemi mi var demekten kendimi alamadım.

Güzel bir kitaptı.Arka kapağında ki yazı hala aklımda.

Onlar Çocuktular...
En mükemmel elmasların saflığındaydılar...
Ne ufak bir lekeleri...Ne de en ufak bir kusurları vardı...
Ve ne de en ufak bir günahları...
Ama onların saflığı kötülüğün saflığıydı...

En sevdiğim kitaplar arasındadır. Kasdan ve Volonkine arasında gelişen ilişki insanı derinden etkiler. Sadece baş kahramanlar değil yan karakterlerde son derece etkileyici. Nazi Almanya'sına kadar uzanan hikayede bir çok farklı konuda bir çok bilgiye ulaşmak mümkün. Tarzın sevenleri kesinlikle okumalı.

Diğer Grange romanlarını okuyanlar için hayal kırıklığı olacak gibi geldi bana.. İlk kez bir Grange romanı okurken yoruldum ve bitmesini dilediğim anlar oldu. Kurgu ve hikaye ebetteki beklenildiği gibi çok başarılı ancak ,insanı sıkan ve buraları hızlı geçseymiş dedirten çok yer var bu kez.. Yine de cinayet-polisiye okurlarının es geçmemesi gereken bir roman.

Grangé den beklentimin altinda olan bi kitap acikcasi daha leylekleein ucusu veya siyah lan gibi cok sasirtixi gelmedi.ama tabikide grangé in her kitabi degerlidir benim icin akici olmasada okurum her turlu

Grange'dan farklı bir polisiye gerilim kitabı. Kitabın ilk ve orta kısımlarında aksiyon son sürat devam ederken, son kısımda ise bu aksiyon devam etmemiş. Her ne kadar böyle olsa bile elinizden düşeremeyeceğiniz bir kitap.

sürükleyici..

diğer kitaplarına göre biraz pasif kaldı

Sürükleyeci ve sonu harika biten bi kitaptı. Grange'in en sevdiğim kitabıdır.

Grange her kitabında beni tekrar ve tekrar büyülemeye devam ediyor. İşlediği konu olsun, şaşırtmaları olsun, kitabın başından beri doğru kabul ettiğine şeylerin aslında öyle olmadığını göstermesi ile beni kendine hayran bırakıyor.

Bundan bir sene önce falan ciddi bir reading slump dönemindeydim ve bu dönemin başında Koloni'yi okuyordum. Zorlaya zorlaya bir 100 sayfasını anca okuyabilmiştim. Sonunda kitabı kenara koyup, bu dönemi atlattık sonra okuma kararı almıştım ve iyi ki de bu kararı almışım, o dönem de kitabı bitirmiş olsam şimdi aldığım zevkin yarısını bile alamazdım.

Kitaba geçecek olursak, baya ilgi çekici bir konusu var. Bir emekli polis ve onun gitmekte olduğu kilisedeki koro şefinin beklenmedik cinayeti etrafında şekilleniyor konu. Bu kesinlikle konunun başlangıcı ve hiçbir şey göründüğü gibi değil. Polisiye okumayı seviyorsanız, okumayı es geçemeyeceğiniz bir kitap.

Kitapta bariz şekilde ortada olan bir konu var ve bizim kahraman emekli polisimiz Kasdan bunu kitabın sonunda anlıyor. Yani baya insanı çileden çıkaran bir şey bu, bir sürü işaret var ve öğrendiği her şey bu konuyu işaret ediyor. E adam kaç yıllık polislik geçmişin var, bunu neden bu kadar geç anladın diye sitem etmedim değil.

Bir de emekli polisimize yardım eden, kadınların gördüğünde vurulduğu yakışıklı ama sorunları olan açığa alınmış polisimiz Volokine var. Kasdan ile yolları bir şekilde kesişiyor ve Grange diyor ki bize bu kitapta gerçekleşen her şey bağlantılı, ben durup dururken bu adamları bir araya getirmedim. Volokine, kitapta hayran olduğum bir karakter, hayran olmamak da elde değil zaten. Ki kitapta Volokine ile alakalı çok büyük bir olay ve dikkatli bir okuyucu iseniz ne olduğunu anlamanız işten bile değil.

Kitaba aslında 10/10 verirdim ama Kasdan'ın bir kaç geri kafalılığı yüzünden 2 puan kırdım. İlk başta homofobik olması beni baya sinirlendirdi, tepkilerini düşündükçe kızıyorum adama. İkincisi de Ermeni olmasının getirdiği o soykırım takıntısı. Bu iki durum beni ciddi sinirlendirdi onun dışında kitap muhteşem!

Okuyun, okutun.

Yazarın okuduğum ilk kitabı ve bittiğinde keşke daha önce okusaymışım dedim.Çok güzel hazırlanmış bir kurgusu var.Başları biraz sıksa da ilerleyen zamanlarda konu gitgide ilginçleşiyor,gizemler artıyor,elinizden bırakamıyorsunuz.
Önerebileceğim bir kitap,Grange iyi bir yazar gerçekten

Grangé'ın en iyi kitabı değil ama polisiye-gerilim sevenler okumadan geçmemeli. Okumak için biraz sabra ihtiyacınız var. Bir Fransız yazarın elinden yine Ermenistan- Türkiye dokundurmaları okumaksa klişe olarak nitelendirilebilir.

Condor Planı ve naziler hakkındaki ilginç bilgiler başımı döndürmüştü.Gene de Grange Siyah Kan'dan sonra eski tarzını bir türlü yakalayamadı:(

çok çarpıcı yerleri olsada zor okuduğum kitaplar arsında..birazda karamsar buldum açıkçası..

Nazi Almanyasındaki toplama kamplarında başlayan, Şili’de Pinotche devriminde büyüyen ve günümüze kadar uzanan olaylar zincirine tanık oluyoruz.

Sözde Ermeni Soykırım’ını gerçekmiş gibi kitabında anlatması hafif Fransız kaçıyor. Daha önceki kitaplarında da Türk’lere yer veren Jean Christophe Grange, bu sefer bu konu ile yine Türk’lere değinmiş.

Çok belli şekilde vurgulamasada, atıf çok açıkça belli oluyor.
Hoş kitap birazda soykırım, darbe, işkence vs.vs. gibi şeylerinde gizliden eleştirildiği bir eser olmakla birlikte sanki kurunun yanında yaşta biraz yanmış

kendisinden nefret ettiğim zorla sonuna geldiğim bir kitap.kesinlikle okumayın derim

GRANGE İN BEĞENMEDİĞİM KİTABI.

Polisiye-Gerilim ve macera türü romanların en beğendiğim yazarların başında gelen Fransız Jean-Christophe Grange den yine elden düşürülmeyecek bir roman.

Baş karakterler Lionel Kasdan 63 yaşında emekli bir cinayet masası komiseri Diğeri Cedric Volokine adlı 30 yaşlarında uyuşturucu bağımlısı bıçkın sert bir polis. İki zıt karakterin yolu, Ermeni olan Kasdan'ın emekliliğinde yardım ettiği Ermeni kilisesinin Orgcusu ve koro yönetmeni Şili'li Wilhelm Goetz'in cesedinin bulunmasıyla birleşir. Ondan sonra bu iki karakter son derece sıkı dost olur ve bir cinayetler ve gizemler labirentinin içerisine son hız girerler.

Benim bu tür romanların Glenn Meade ile birlikte en sevdiğim yazarıdır Grange. Bir çok romanını okurken aldığım zevki Kolonide de aldım. Roman 422 Sh ve Katil, İşkenceciler, Koloni adlı Üç bölümden oluşuyor. Çeviride çok güzeldi. Bu türü severlerin sanırım bir çoğu okumuştur. Eğer yine bu türü sevipte okumayan varsa okumasını tavsiye ederim.....