Todd Anderson ve arkadaşlarının Welton Akademisi'ndeki yaşamları, yeni İngilizce öğretmenliri Bay Keating'in gelmesiyle birlikte inanılmaz biçimde değişir. Bay Keating onlara olağanüstü ve farklı bir hayatın kapılarını açar. ondan etkilenen yedi arkadaş, Ölü Ozanlar Derneği'ni tekrar faaliyete geçirirler. Bu gizli dernekte ailelerinin baskı ve beklentilerinden uzakta tutkuları özgürce yaşayabilmektedirler. Keatng onları ünlü ozanların büyük eserleriyle tanıştırdığında yalnızca dilin güzelliğini öğrenmekle kalmayıp, yaşamın her anının ne kadar önemli olduğunu da ayrımsamışlardır.
Ne var ki Ölü Ozanlar Derneği'nin üyeleri, bu yeni kazandıkları özgürlüğün ne kadar acı sonuçlar doğruabileceğini çok geçmeden göreceklerdir...
Todd Anderson ve arkadaşlarının Welton Akademisi'ndeki yaşamları, yeni İngilizce öğretmenliri Bay Keating'in gelmesiyle birlikte inanılmaz biçimde değişir. Bay Keating onlara olağanüstü ve farklı bir hayatın kapılarını açar. ondan etkilenen... tümünü göster
Cimri, temanın, karakterlerle ve yan öğelerle ustalıkla desteklendiği, oyuncuların sahnede yer değiştirmelerinden vücutlarının hareketine kadar her şeyin incelikle düşünüldüğü bir başyapıttır. Molière, Cimri'de trajik bir durumu komediyle anlatır. Aslında korkunç bir kişiliği olan Harpagon, gülünç bir adamdır, çünkü kendini çok ciddiye alır. Cimri'nin para tutkusu, oyunun bazı sahnelerinde gaddarlık, hatta açıkça çılgınlık noktasına varır. Nitekim Goethe, Cimri'nin bir komedi değil, bir trajedi olduğunu öne sürmüştür.
******
Molière'in ünlü yapıtlarından olan Cimri, ülkemizde 100 yılı aşkın bir süreden beri tanınmakta, okurların beğenisiyle karşılanmaktadır. Seyircinin ve okurun yer yer geleneksel tiyatromuzla da bağ kurabildiği bu klasik yapıtta, ünlü tiyatro eleştirmenimiz Dikmen Gürün'ün açıklayıcı önsözüne de yer veriyoruz. Cimri'nin bu eksiksiz çevirisini, dönemin özelliklerini yansıtan vurgulamalarla ve aslına sadık yorumlarla sunuyoruz.
************
Moliere (Jean-Baptiste Poquelin) (1622-1673); Yalnızca oynanması amacıyla yazdıklarındaki tiplemelerle dünya edebiyatında, Shakespeare'den sonra insan gerçekliğine belki de en derinlemesine nüfuz eden oyun yazarlarından biridir. Kadınlar Mektebi'nden Kibarlık Budalası'na, Cimri'den Hastalık Hastası'na bu oyunlar, dönemin tutucu otoritelerini rahatsız etmekle kalmamış, 300 yılı aşkın bir süredir aynı tazelikle sahnelenmeyi sürdürmüşlerdir.
************
Molière kahramanları, hemen hemen istisnasız 17. yüzyıl Fransız burjuvazisinin belli bir öbeğini temsil ederler. Bir kısmı saray aristokrasisi arasındayken, geniş bir bölümü ise ticaret ve manifaktürle uğraşır. İşte bu sınıfın parasını tefecilikle, faizlerle çoğaltan, ama henüz ilerici burjuvaziye özgü bir ticari kafadan yoksun bir temsilcisi olan Harpagon, bir bakıma, feodalizm artığı bir para kazanma yolunu izler. Eserlerinde sadece, aristokrasiyi, aristokrat katına yükselme heveslilerini, hatta monarşinin merkeziyetçi devlet yönetimini ve hamisi Kral XIV. Louis'yi bile eleştirisinin hedef tahtası yapan Molière, ilkel bir para biriktirme takıntısına tutsak olmuş Harpagon'u da öteki kişileri gibi, toplumdışı bir acayiplik olarak sunar. Cimri: Aklın takıntıya yenilgisi.
Cimri, temanın, karakterlerle ve yan öğelerle ustalıkla desteklendiği, oyuncuların sahnede yer değiştirmelerinden vücutlarının hareketine kadar her şeyin incelikle düşünüldüğü bir başyapıttır. Molière, Cimri'de trajik bir durumu komediyle anlatı... tümünü göster
Oyunları ve şiirlerinde insanlık durumlarını dile getiriş gücüyle yaklaşık 400 yıldır bütün dünya okur ve seyircilerini etkilemeyi sürdüren efsanevi yazar, Romeo ve Juliet'de birbirinden farklı pek çok toplumda benzerleriyle karşılaşılan trajik bir ilişkiyi, düşman ailelerin çocukları arasında doğan aşkı ele alır. Romeo ile Juliet'in umutsuz aşkını romantik örgüsünün yarı karanlık örtüsüyle sarmalayan eser, buna rağmen insan ilişkilerini gerçekçi bir anlayışla gözler önüne serer.
Oyunları ve şiirlerinde insanlık durumlarını dile getiriş gücüyle yaklaşık 400 yıldır bütün dünya okur ve seyircilerini etkilemeyi sürdüren efsanevi yazar, Romeo ve Juliet'de birbirinden farklı pek çok toplumda benzerleriyle karşılaşılan trajik ... tümünü göster
Babası öldükten sonra annesiyle evlenen amcasının aslında babasının katili olduğunu öğrenen Danimarka Prensi Hamlet derin bir acıya kapılır. Acı çekmek ya da kendini öldürerek bu acıyı dindirmek arasında bocalayan Hlet\in ikilemini, Shakespeare ünlü Olmak ya da olmamak! İşte bütün mesele bu! sözleriyle dile getirir:Acaba zalim feleğin okuna, taşına göğüs germek mi, yoksa bu mihnet deryasına karşı koyarak hepsine son vermek mi daha asil bir hareket olur? Ölmek: Uyumak... Hepsi bu kadar... Ve bir uykuyla bütün kalp ağrılarını, vücudun yakındığı binbir derdi dindirebilmek... İşte varlığımızın özlediği netice! Ahh, işte güçlük burada! Çünkü ruhumuz bu fani kalıptan sıyrılıp ölüm uykusuna daldığı an, nasıl bir rüya göreceğimizi kim bilir?
******
Cinayetin dili yok belki, ama konuşacak, der Hamlet Shakespearein en bilmecemsi oyununda. Klasik Shakespearei manga çizimiyle kaynaştıran ve sürükleyici etkisiyle okurlarını coşkulandıran çığır açıcı bir uyarlama. Savaşlarla mahvolmuş bir siberdünyada yaşayan Danimarka Prensi, Hamlet babasının ölümü nedeniyle acı çekerken, kalenin burçlarında gezinen bir hayalle karşılaşır. Bu Hamletin ölen babasının hayaletidir ve katilinin adını açıklar: Öz kardeşi öldürmüştür onu. Hamlet, babasının cinayetinin intikamını almaya çalışırken bizleri deliliğe, ihanetlere ve üzücü bir aşk hikayesine uzanan bir yolculuğa çıkarır.Hamlet, William Shakespearein tiyatro oyunlarının çizgi uyarlamaları olan Manga Shakespeare dizisinde yer almaktadır. Japon çizgilerinden esinlenen ve Shakespearein özgün metinlerinden Richard Appignanesi tarafından uyarlanan bu dizi, usta mangacıların çizimleriyle bu büyük yaratıcının sözlerini öğrenciler, Shakespeare okurları ve manga hayranları için canlandırmaktadır.***** Shakespeares Globe tavsiye ederYa resimlerin dramatik bir şekilde peşpeşe gelmesi ya da bir sanat biçimi olarak manganın enerjisi neden oluyor: Nefes kesici bir işle karşı karşıyayız.* The Guardian
************
Shakespearein, Hamleti siyasal, felsefi ve metafizik bir tragedyadır. Günümüze değin çok çeşitli yorumlara sahne olmuştur. Oyunda, temelde siyasal eylemi etiksel bağlamda sorunsallaştıran ve düşünceyi eyleme geçirmeyi sorgulayan Hamlet, bu sorunu varoluşsal düzlemde çözmeye çalışır. Çürümüş Danimarkada Hamlet için iki yol vardır: Ya çürümüş düzeni kabullenip deli rolü oynayarak bu düzene katlanacak, kısacası manen ölmeyi, yani olmamakı seçecek, ya da bu çürümüş düzene karşı çıkıp fiziken ölmeyi dahi göze alarak gerçeği değiştirmeyi, yani olmakı seçecektir.
******
Babası öldükten sonra annesiyle evlenen amcasının aslında babasının katili olduğunu öğrenen Danimarka Prensi Hamlet derin bir acıya kapılır. Acı çekmek ya da kendini öldürerek bu acıyı dindirmek arasında bocalayan Hlet\in ikilemini, Shakespeare ünlü ... tümünü göster
William Shakespeare (1564-1616): Oyunları ve şiirlerinde insanlık durumlarını dile getiriş gücüyle yaklaşık 400 yıldır bütün dünya okur ve seyircilerini etkilemeyi sürdüren bu efsanevi yazar, büyük olasılıkla 1606 yılında yazdığı Macbeth’le "yükselme arzusu ve politik hırsın" kişiyi neye dönüştürebileceğini dünü, bugünü ve yarını kapsayacak bir derinlikle öngörmüştür.
Shakespeare'in bu ölümsüz oyunu genellikle evrensel ahlaki değerler açısından ele alınır, Macbeth'in bilinçli bir şekilde kötülüğü seçmesi ve bu seçimin bireysel ve toplumsal sonuçları üzerinde durulur. Ancak Macbeth Shakespeare'in diğer kötü adamlarına benzemez. Çünkü III. Richard ve Lago gibi karakterlerin aksine, yaptığı kötülüklerden hiç de zevk almaz; dahası, ilk cinayetini işlediğinde gerçekten acı çeker, sözlerine bakılırsa benliğinde bir iç savaş yaşamaktadır.
Peki doğrunun, yanlışın ne olduğun bilen, ileriyi görme yeteneği olan bir adam niçin kötülüğü seçer? Belki de Macbeth'in trajedisi, geleceğe hükmetmeye çalışırken kötülüğe giden yolda attığı her adımın ona azap vermesinden, ahlaki değerlerden ne denli uzaklaştığını bile bile yoluna devam etmesinden kaynaklanır.
William Shakespeare (1564-1616): Oyunları ve şiirlerinde insanlık durumlarını dile getiriş gücüyle yaklaşık 400 yıldır bütün dünya okur ve seyircilerini etkilemeyi sürdüren bu efsanevi yazar, büyük olasılıkla 1606 yılında yazdığı Macbeth’le "yük... tümünü göster
Cinsel dürtülerin insan yaşamındaki önemini elbette bilirsiniz. Cinsellik insanın bütün davranışlarına yön veren bir güç. Artık ruhbilim çalışmaları cinsel yaşamdan yola çıkılarak yapılıyor.Cumhuriyet Kitapları, Türk edebiyatında bir ilk niteliği taşıyan; bilinçle, gerçekçi bir gözlükle cinsellik olgusunu işleyen büyük ustanın 26 öyküsünü bir arada sunuyor. Batı Anadoluda yaşayan halkın yasak aşkları, sapıklıkları, sapkınlıkları, cinsel ilişkileri, bunalımları... Necati Cumalının büyülü kaleminden, buğulu dünyalarda gezinti... Sizler için...
Cinsel dürtülerin insan yaşamındaki önemini elbette bilirsiniz. Cinsellik insanın bütün davranışlarına yön veren bir güç. Artık ruhbilim çalışmaları cinsel yaşamdan yola çıkılarak yapılıyor.Cumhuriyet Kitapları, Türk edebiyatında bir ilk niteliği taş... tümünü göster
Şebnem644 şu anda kitap okumuyor.